Zamlar insanları rahatsız edince Kazakistan karıştı..  Yoksa bir senaryo mu söz konusu? 

24
Reklam

Herhalde bir ay olmuştur; devlette önemli görevler üstlenmiş, şimdilerde gelişmeleri kenarda izleyen bir siyaset adamıyla birkaç yazar görüşüyorduk. Söz nereden açıldıysa bir ara Kazakistan gündeme geldi. Ülkeyi ve devlet görevi sırasında tanıdığı Kazak siyasetçileri övdü o siyaset adamı. Bir gazeteci dost, Turgut Özal’la gidilen ziyaretlerden ortak izlenimleri aktardı. Ben de, fazla uzak olmayan bir tarihte yeni başkentte bir toplantıya katılmıştım; Almatı ile yeni başkent arasındaki farkı yeniyi kollayarak anlattım.

Yeni başkentlerine önce ‘Astana’ ismi uygun görülmüştü; tarihin bir döneminde İstanbul için kullanılan ‘Asitane’ isminin Kazakçası olmalı. [Asitane ve Astana ‘başkent’ anlamına geliyor.] Yeni başkan Kasım Cömert Kemeloğlu Tokayev koltuğunu kendisine devreden Nazarbayev’in ilk ismi olan ‘Nursultan’ ile değiştirdi yeni başkent Astana’nın ismini…

Dört kişi oturmuş Kazakistan’ı övülesi yönleriyle konuşurken meğer orası içten içe kaynamaktaymış. O kadar konuştuk, birimizden bile bugünleri öngören bir görüş çıkmadı.

Astana’da bana rehberlik yapan Ankara büyükelçiliğindeki görevinden merkeze yeni dönmüş olan genç Kazak diplomatın anlattıklarının etkisinde fazla kalmış olmalıyım; insanların sokaklara taşmasını, göğüslerini kurşunlara siper etmelerini, isyan görüntülerini de, yeni başkanın barışçı gösteriler yapan halkın üzerine ateş açılması emri yüzünden ilk elde 14 kişinin hayatını kaybetmesini de çok yadırgadım.   

Hükümetin doğalgaz, petrol ve pek çok kıymetli maden zengini ülkede LPG gazına zam yaptığı için başladığı söyleniyor hareketlenmenin. Ellerde taşınan pankartlar da bu söylentiyi doğruluyor.

Ne kadar basit bir sebep değil mi? 

Zam sebep olsa bile, insanların zaman içerisinde biriktirdikleri menfi enerjinin patlaması gözüyle de bakabiliriz şimdilerde yaşananlara…

Tokayev sokakları sakinleştiremeyince Moskova’dan asker talebinde bulundu.

Reklam

Moskova’nın da canına minnet; ülke sokaklarında güvenliği Rus askerleri sağlıyor.

Halkın yaygın olarak kullandığı temel ihtiyaç maddelerinin zam gördüğü tek ülke Kazakistan değil. Korona etkisinde büyük bölümü evlere kapanılarak geçirilen iki yılın en ağır faturası sağlık yanında ekonomide hissediliyor. Hükümetler vatandaşlarına çalışmadıkları günlerde mali yardımda bulundular; buna karşılık üretim büyük çapta durdu, ticari hayat felce uğradı ve bütün bunlar hayatı pahalı hale getirdi.

ABD’de ve Avrupa’nın bütün ülkelerinde zamlar insanları şaşkınlığa düşürüyor.

Pek çok ülke daha önce hiç yaşanmamış yükseklikte enflasyonla karşı karşıya.

Bizde de aynı durum yok mu? Var. TÜİK Aralık ayı enflasyonunu yüzde 36.8 olarak açıkladı. Hissedilen pahalılık onun çok üzerinde. Prof. Veysel Ulusoy’un başkanlık ettiği Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) Aralık ayı için enflasyon oranını %82.81 olarak hesapladı. Dünyanın öndegelen ülkeleri ekonomilerini gözetim altında tutan Amerikalı Prof. Steve Hanke’nin Türkiye için enflasyon hesabı %100.65…

Metropoll araştırma firması son anket çalışmasında insanlara hissettikleri enflasyon oranını da sormuş. İnsanların büyük bölümü (%61.5’i) “%100 veya daha fazla” cevabını vermiş; bir bölümü de (%28.8’i) “%50-%100 arası” demiş. İkisinin toplamı olan %90.8 enflasonun %50’in üzerinde olduğu kanaatinde. Enflasyonun etkisini %50’inin altında hissedenlerin oranı yalnızca yüzde 7.1 çıkmış… “Enflasyon %50’in, belki %100’ün üzerinde” diyenler AK Partililerin bile %77.7’sini teşkil ediyor.

Hayat yalnız bizde pahalanmadı, ABD’de, İngiltere’de, Almanya’da ve diğer Avrupa ülkelerinde de hemen her ihtiyaç daha pahalı karşılanıyor bugünlerde. Mallar yanında hizmetler de eskisinden daha pahalı.

İnsanlar hayatın pahalılanmasını hemen her ülkede protesto ediyorlar.

Reklam

Ancak hiçbir Avrupa ülkesinde ve tabii ABD’de de hayat pahalılığını protesto etmek için düzenlenen gösterilerde göstericilerin üzerine ateş açılmıyor.

Hükümetler hayat pahalılığını vatandaşlara hissettirmeyecek yöntem arayışındalar; onu bulamadıklarında halklarına pahalılığın sebebini anlatıp enflasyonu aşağıya çekecek tedbirler alma yolunu tutuyorlar.

Dikkatle izliyorum, enflasyonları tarihi rekorlar kıran Batılı ülkelerin istatistik kurumlarının bulgularına ‘çakma’ muamelesi yapılmıyor. O kurumlara güven üst düzeyde.

Zaten hiçbir Batı ülkesinde enflasyon oranı bizdeki kadar yüksek değil; oralarda enflasyon %5’in üzerine çıktığında alarm zilleri çaldırılıyor…

Faiz konusu o ülkelerde de gündemde, ancak tasarruflarını bankalardaki hesaplarında tutan mudilere o ülkelerde zaten pek faiz verilmiyor; bazılarında küçük de olsa masraf alan bankalar bile var oralarda. Faiz daha çok makul oranda ve krediler için söz konusu oluyor.

Bizde banka hesaplarına Merkez Bankası tarafından uygun görülen faiz oranı -%14- enflasyonun bayağı altında; ancak bir süre önce yürürlüğe konulan yeni modelle hesaplar kura bağlı ve kurdaki yükselme mudilere artı gelir olarak yansıtılacak. Öte yandan kredi faizleri yüzde 22-30 arasında uygulanıyor bankalar tarafından. Hazineyi boşaltmamak için kuru aşağıda tutma gayreti var ve bunda kısmen başarılı da olundu şimdiye kadar. Ancak TL’yi değerli tutma çabası ile kur yükselmezken enflasyonun azması gelecek ayın oranı açıklandığında tabloyu daha da bozabilir.

Ekonomi uzmanları bu ihtimali hatırlatma ihtiyacı duyuyorlar.

Meydanları ekonomideki sıkıntılar değil açılışları bahane eden iktidar ve muhalefet cephelerinin mitingleri hareketlendiriyor. CHP-İYİ Parti ikilisinin Mersin’deki mitingi kalabalıktı; AK Parti’nin Konya’daki mitinginin zayıf geçtiği anlaşılıyor.

Bunu da doğal karşılamak gerekiyor.

İnsanlar yeni bir şeyler duymak istiyorlar. İktidar adına konuşanlar geçmişte, 20 yıllık iktidarları süresince yaptıkları icraatlardan söz ediyorlar. Muhalefet mitinginin daha fazla ilgi görmesi onlar iktidara gelince nelerin değişeceğini öğrenme merakıyla ilgili.   

Seçimleri hikayesi olan kazanıyor.

Kazakistan birkaç ay önce (Haziran 2011) seçimden çıktı; rahatsızlığa gösterilen zam gerekçesi doğru bir şikayet, ancak gerçekçi değil. Sokakların hareketlenmesini, ardından güvenlik güçlerinin silah kullanma talimatıyla halkın üzerine sevk edilmesini ve sonrasında Rus askerlerine davetiye çıkarılmasını bir büyük senaryonun parçaları olarak değerlendirenler çıkıyor.  

Dostlarla bir dahaki buluşmamızda herhalde bildiğimiz ve övdüğümüz Kazakistan’a bu arada olanları konuşacağız. 

ΩΩΩΩ

Reklam

24 YORUMLAR

  1. Sayın hb, bugün kazakistanla ilgili paylaşılan bilgiler sizin için tatmin edici oldu mu acaba?

    • H. Gayret
      8 Ocak 2022 At 22:08
      “Türk milleti, vatanı ve bayrağı için çalıştı”
      Türk milletinin zorluklar karşısında yılmadığının altını çizen Bahçeli, “Türk milleti, 951 yıldır üzerinde yaşadığı vatan coğrafyasını aynı zamanda sırtında taşımış, çok şükür bugünlere ulaştırmıştır. Mukaddesatla örülmüş nesiller arası bağlar hiç kopmamış, tam tersine zaman ve mekanın bereketli hamurunda milli ve manevi değerlerle yoğrulmuştur.” diye konuştu.

      Bahçeli, Türk milletinin vatanı ve bayrağı için çalıştığını, istiklali için düşmanının çalımını bozduğunu ve çalışkanlığıyla göz doldurduğunu aktararak, şöyle devam etti:

      “Yıpranmak, paslanmaktan daha makuldür. Yozlaşmaktansa yorulmak evladır. Her kim ‘bizden bir şey olmaz’ diyorsa ona dikkat kesiliniz. Her kim tarihimizi hor görüp hiçe sayıyorsa üstelik geleceği karamsarlıkla adlandırıp, harap addediyorsa ona karşı kesinlikle uyanık olunuz. Çünkü bu tipler bizden görünebilir, kendilerini bizim gibi gösterebilir ama hakikatte biz değillerdir. Çıkarlarının ikmali için takmadıkları maske yoktur. Rant devşirmek için girmedikleri kılık yoktur. Siyasi ikbal için istismar etmedikleri değer de yoktur.”
      İTİRAZI OLAN???

    • Her zaman vaktim olmuyor. Siteye yeni girdim. Yeni bilgilere amenna. İyi niyetine rağmen Nazarbayev’in de hataları olduğu kesin. Türkiye ile benzerlikler de var. Onu yerine olsaydım. Ülkeye katkıda bulunmuş olsam bile kendi heykellerimin yapılmasını asla müsade etmezdim. Ülkeye (her köşeye eşit ağırlıkta) kaktıda bulunmuş emek (alın teri), akıl (bilim-teknoloji) ve iman sahip (ilk iki ana grubun değerini bilen- onları manen motive eden ilahi konularda aydınlatacak kadar alim) kişileri el üstünde tutar, bunların kıymetinin bilinmesi için sembolik değeri olan halka açık anıtlar yaptırırdım. “Akıl*İman Sentezi” bunu gerektirir. “Akıl*İman Sentezi” zafiyetinden kaynaklanan ciddi eksiklikleri, yanlışlıkları olan kişilerin ülkeye hizmetleri olmuş olsa bile “heykel”lerini her yere dikmek bütünü kutuplaştırır. Anlaşılan o ki Kazakistan yöneticilerinin “nefs” hakimiyetleri zafıymış. Kazakistan’ın kutuplaştırılmış olmasıyla, geleceği karartılmış paylaşmak ve tabandan yükselmek varken bölünmeye-ufalanmaya müsait hale itilmiş bir yapısı var. Bunun önüne geçmenin yegane yolu “Akıl*İman Sentezi”ni hakim kılmaktır.

  2. Fatih Kurnaz arkadaşımızın ,uzun yıllar boyunca bizzat yaşadığı ve gördüklerini anlatan ayrıntılı açıklamasını ilgiyle ve merakla okudum ; kendisine teşekkür ederiz .
    Ancak bu güzel ve ayrıntılı açıklamanın sonunda bizzat kendi kanaatinin ne olduğunu da özet olarak belirtseydi çok çok daha iyi ve yerinde olurdu ; bunu yarınki yorumunda beklediğimizi belirtmek isterim.
    Ben ise bu açıklamalardan ; devlet kurum/kuruluşlarının tam olarak yerine oturmadığı , yönetimin oldukça basiretsiz ve gerçeklerden uzak olduğu , adalet ve denetim mekanizmalarının yetersiz olduğu dolayısıyla yolsuzluk ve haksızlıkların yoğun olduğu , vatandaşlık ve millet bilincinin zayıf olduğu vs. gibi bazı sonuçlar çıkarmaya çalıştım .
    Ve nihayet Allah bu duruma düşen milletlere merhamet ve yardım etsin !
    Selamlar, iyi akşamlar

  3. MSB , ‘ Gelen bilgiler biraz karışık, pozisyonumuzun netleşmesi için biraz beklememiz lazım ‘ dedikten sonra yazarımıza ve bizlere sadece oturup beklemek düşer !
    Ve yine dışişleri bakanımız gibi Kazak halkına nasihat ve tavsiyelerde bulunmaktan başka elimizden bir şey gelmez !
    Heeeyt bre ! Büyük devlet dediğin böyle olur işte !

    • ama herkes hükümet mensuplarının kazakistana destek açıklamalarını ve kazakistan cumhurbaşkanı Totayev’in de desteklerinden dolayı Türkiye’ye teşekkür ettiğini konuşuyor. arada Türkiye hükümetinin suriyede ve diğer arap ülkelerinde halka destek olurken Kazakistan’da neden yönetime destek olduğunu soranlar da var. H.Gayret bey’in de bu destekten haberi yok galiba ki ” yağ suratlı Totayev” deyip duruyodu. bu arada tokayev başka kimlere teşekkür etmiş, çin yönetimine putin yönetimine ermenistan yönetimine …liste uzayıp gidiyor.

    • Mucib bey hayırdır, şimdi de almatı merkez camisinde filan mı cumayı kılmak istiyorsunuz nedir?

      • H.Gayret kardaşım, burda bir yanlışlığın var , ben öyle bir şey demiyorum ki !
        Biliyorsun o söz sizinkilere aittir , unuttun galiba ! Hani Suriyede bir yerdeki camide namaz kılacaktınız ya !
        Hey gidi günler hey !

  4. “H. Gayret
    8 Ocak 2022 At 16:48
    Baran bey bu bahsettiğiniz suç örgütleri arasında;
    dsö, bm güvenlik konseyi, nato ya da interpol de var mıdır acaba?

    Yorumu Cevapla
    Baran
    8 Ocak 2022 At 22:07
    Ben yaşamın içinde rastladığım suça meyilli insanlara bakarak bir suçlu psikolojisi tasavvur edebilirim ama içlerinde hiç bulunmadığım ve bulunanların da hiç birini tanımadığım siyasi teşekküller hakkında senin gibi ahkam kesemem.

    Ancak Rusların NATO’yu en azından Türkiye yapılanmasını kullandığına NATO ülkelerinin de buna bir ‘karşı istihbarat’ kapsamında göz yumduğuna inanıyorum. Gerisini de sen tahmin et.

    Bunu bir şey biliyorum da mı söylüyorum; hayır bir şey bildiğimden değil, yalnız aklım beni bu kanıya götürüyor.”
    DEMİŞSİN DE;
    BİZ BİR SORU SORDUK DİYE “ahkam kesmiş” OLUYORUZ AMA KENDİN OLUNCA “aklım beni bu kanıya götürüyor.” ÖYLE Mİ?
    SAYIN NAMLU GELSE DE BİZE BİRAZ “dialog kültürü” AŞILASA NE GÜZEL OLUR:)
    EPEYLERDEN “sorun kültür kültür…” diye şarlıyordun, ahmet de “sorun insan insan” diye el çırpıyordu!
    O da yetmezmiş gibi diğer ahmet de “bizden bi cacık olmaz/gavurdan biraz insanlık öğrensek!” diye ötmüştü geçen gün…

  5. Enflasyon, deprem etkisi gibidir ama tersinden. Depremin şiddeti merkezde hissedilir ve gittikçe azalır. Enflasyonun etkisi ise tam tersidir en az merkezde hissedilir, hissedilen sadece depremin olduğu anlaşılacak kadar.
    Enflasyon bütün ülkelerde olduğu söyleyerek Ülkemizle kıyaslayanlar, enflasyon depremini en az hissedenlerden başkası olmaz.
    Enflasyonla ilgili diğer bir husus enflasyonla mücadele eden ülkelerin yeni ekonomik uygulamaları halka birer yük getirmediği gibi tepki çekmiyor ,yol haritalarına da güven duyuluyor.
    Bizim Ülkemizde ise yöneticilerin söylem ve eylemleri tam tersi olduğu için güven sağlayamıyorlar.
    Sayın hocam “Meydanları ekonomideki sıkıntılar değil açılışları bahane eden iktidar ve muhalefet cephelerinin mitingleri hareketlendiriyor.” diyor. Meydanları bilmem ama sokaklar zamlardan şikayetini artık karnından değil açıktan, her platformda dile getiriyor.
    Hangi ortama giderseniz gidin, hangi siyasi görüşten olursa olsun zamlardan dert yanma değil, artık canından bezmişçesine isyan ediyorlar.
    Zamlar öyle bir hal aldık ki sanki yapılan zamlar zam değil, özel tüketim vergisi gibi. Nerdeyse temel ihtiyaç maddelerine de ötv uygulanacak, farklı isimler altında uygulandığını görmekteyiz.
    Yani bundan sonra, yarım porsiyonun üzeri, iki domatesten fazlası, bir metre küpten fazla su, Elektrik, doğal gaz, hatta akaryakıtta da aylık yirmi lt üzeri LÜKS TÜKETİM OLYUYOR yani bu oranların üzeri istedikleri kadar zam yapma hakkı görüyorlar kendilerinde. Bu durumda halkı şaşkına çeviriyor, çaresiz bırakıyor.
    Daha şimdiden asgari ücrete yapılan yüzde elli zamların otuzu gitti.
    Bizim Ülkemizde Seçimi kazanan iyi olduğu için değil rakibi çok kötü olduğu için kazanır.
    İktidar değişikliğinin en büyük sebeplerinden birisi tenceredir.
    En son yaşanan Kazakistan örneğini Ülkemiz yöneticileri, muhalefeti, uzmanlar çok iyi araştırıp bu noktaya nasıl gelindiğini, ülkemizin aynı duruma düşmemesi için yapılması gerekenleri tespit edip bir yol belirlenmelidir. Aksi halde Allah muhafaza Kazakistan faciası ortamı her an oluşabilir. Bunu engellemek ilk önce devlet yöneticilerinin, daha sonra muhalefetin hassas olması gerekir. Ok yaydan çıktıktan sonra eğil, halkın sinir uçlarına basmadan önlemler alınmalıdır. Tam da zamanı değil mi? ne dersiniz….

  6. Özellikle fatih beye kazakistanla ilgili bilgi yüklü paylaşımlarından dolayı çok teşekür ediyorum…
    Muhalefet taslağı arkadaşların cehaleti ise işte ortada:)
    Sayın yazar geçen gün türk dünyasını bizde kimse yeterince tanımıyor diye hayıflanıyordu ama gördüğünüz gibi milli şuur sahibi birçok aydın yorumcumuz var, ee?

  7. Yeraltı zenginlikleri olan hiç bir ülkenin halkı mutlu değil.Devlet yaşamlarını idame ettirecek 300 500 doları bedelsiz halka verip hayatlarını idame ettirmeleri ni sağlıyor .Halk da bedava gelen bu maaşlar ile yaşamlarını sürdürüp tembelliğe alışıyor.10 yıl önce Astanaya yaptığım bir gezi de lüks konutların olduğu rezidanslari sorgulayinca Kazak arkadaşım bunları ancak devlet işinde çalışıp avanta ve rüşvetle iş yapanların aldığını söylüyordu.Halkin bunlara ulaşma imkanı asla olamazdı.Sartlar biraz değişip bedava verilen maaşlar biraz kesilince maalesef halkta isyan da başlıyor.Burada olduğu gibi ,Irak’ta olduğu gibi,İran’da olduğu gibi.
    Buralarda yapılması gereken halkı çalışmaya ozendirip çalışmalarına oranla gelirlerinin de artırılmasını sağlamak.
    Bu olaylardan aslında çok ciddi dersler cikarabiliriz .
    Bizde de bedavadan maas alıp calismaksizin hayatını idame ettiren lerin sayısı artıyor.Ayrica son konut ve diğer lüks materyallere halkin ulaşımı son artışlarla imkansizlasti.Gidisat hiç de iyi değil.Devleti yönetenlerin ve aydınların düşünürlerin bu konuya ciddi egilmeleri elzemdir.

    • Ahmet bey “Halk da bedava gelen bu maaşlar ile yaşamlarını sürdürüp tembelliğe alışıyor.” demişsiniz de elhak öyledir!
      Ama karahalkın üretilen zenginliklerden küçük de olsa bir pay alması niye tembellik oluyor ki?
      Eğer öyle olsaydı bütün alman vatandaşları parazit gibi yaşıyor olurdu!
      Fakirlere verilen 3 kuruşluk sosyal yardımlara göz dikeceğinize tuzu kuruların gittikçe şişmanlayan servetlerine bir baksanız nasıl olur?
      Allah akıl fikir versin emi!

  8. Rahmetli Mahir Kaynak Hocamız bize kaynağı ve müşevviki tespit edilemeyen karmaşık toplumsal proje, kalkışma vb durumlarda olaya basit bir soru ile karşı durmamızı önerirdi. “Cui bono” yani kim kazançlı sanırım Aydınlık’ta yazan hokkabazlara göre Amerika, Kazak kardeşlerimizi kışkırtıyor ve rütbesiz general Putin paşa bu bize Allah’ın bir lütfu diyerek Kazakistan’ın davetine icabet işgali başlatıyor. Bu iddiaya kim inanır bilinmez ancak Mahir hoca sağ olsaydı inanmazdı, olayı bütün yönleri ile derinlemesine irdeler ve kazançlı çıkanın hamlelerini gözümüz önüne sererek kazançlı çıkanın aynı zamanda başarısız olma ihtimali olmayan tezgahı kuranın kimliğini de faş ederdi. Hoca kendisi de bir cuntayı devlet adına deşifre ettiği için darbe nasıl kurgulanır, darbe içine nasıl sızılır ve muhtemelen muhbir gözü ile darbeleri başarısız kılacak hamleleri, yabancı istihbarat izlerini çok iyi analiz ederdi. Aslında son 7-8 yıldır hadiselere sağ olup bir yorum getirse idi çok sevineceğim Mahir hoca artık yok, haliyle biz de toplumsal olaylara, içinde bulunduğumuz hadiselere eksik ve nakıs pencerelerimizden bakıp değerlendirme yapabiliyoruz. ” Oysa ki Allah, her şeyi bilir, siz ise bilmezsiniz.”Ali imran-66

  9. 200 yıl çarlık ve Rus işgali yaşamış kardeşlerimizin hemen demokrasiye geçmesini beklemek,bizim sahip olduğumuz devlet algısının aynısının onlarda da olması gerektiğini düşünmek saçmalık.Nazarbayev insandı yanlışları vardı.Ama ülkesine Türk dünyasına büyük hizmetler etti.Türk milliyetçisiydi.

  10. Ülkede Bulat Abilov,Muhtar Ablozov ve Kajıgeldin gibi liderlere bağlı kısmen silahlı gruplar var.Ayrıca Açık Toplum Vakfı yasaklanmış olmasına rağmen çok faal.Masumane başlayan gösterileri bu grupların provoke ettiğini düşünüyorum.Göstericilere bir çok şehirde kamyonlar dolusu silah dağıtıldı.Bu olaylar neticesinde Kazak Devleti zayıflatacak ve Ülkedeki Çin ve Rus tesiri artacaktır.Ben bu nedenle bu provokasyonları ABD devletinin değil yukarıdaki kazak liderlerin ve onlara destek veren Saroz ve benzerlerinin yaptığını düşünüyorum.Bunların amacı Kazak yönetimini ele geçirmek.Kazakistan’ı Demokrat batı yanlısı bir ülke yapmak.NATO’ya ve AB ye katılmak.
    Ülkede özellikle batıda çok güçlü silahlı selefi akım var.(Deaş tarzı)Gerçi bunların ciddi kısmı Suriyeye Afganistan’a gitti ama halen varlar ve olaylara aktif olarak katılıyorlar.Bunlarında amacı kazak devletini zayıflatmak.Sonra batıda Deaş tarzı devlet kurmak.
    Son olarak şunu da belirteyim.Nazarbayev yiğit bir Türk milliyetçisidir.Müslümandır.Vatanseverdir.Elbette yanlışları vardır.Ama Türk Dünyasına ve ülkesine büyük hizmetler etti.Cenabı hak Kazakistan’ı muhafaza etsin.

  11. Kazakistan’da ciddi bir sorunda Nazarbayev ve Tokayev arasındaki çekişme.Bunlar Tokayev 2019 da Başkan olana kadar çok yakın arkadaştılar.Her ikiside Ulu Cüzden.Tokayev bir diplomat.Uzun yıllar dışişleri bakanlığı ve senato başkanlığı yaptı.Ülkeyi yöneten Nur Vatan Partisinde veya devlette klikleşmeye çalışmadı.Nazarbayevin en sadık ve yurtdışı ilişkilere fokus olmuş adamı olarak kaldı.Kazaklar onu çok elit ve Snop bulurdu.Ben hep ikisi arasındaki ilişkiyi Demirel ve Çağlayangil arasındaki ilişkiye benzettim.Tokayevin Partide,eyaletlerde yada halkta bir ağırlığı yoktu.
    Nazarbayev Başkanlıktan ayrıldı ama Nur Vatan Partisi Başkanlığından ve Milli Güvenlik kurulu başkanlığından ayrılmadı.MGK nın Başkanı görevden alma yetkisi var.Ordu ve İstihbarat MGK ye bağlı.Nazarbayev başkanlığı bıraktıktan 6 ay kadar sonra ikili arasında çekişme başladı ve arttı.Göstericiler Nazarbayevi tüm kaynakları başkente ve geri dönüşü olmayan projelere aktarmakla suçluyor.Nerdeyse 2 gün içinde tüm heykelleri devrildi.Başkentte onlarca büyük bulvar,park,müze,saray,opera,Avm,kültür merkezi vb yapıldı.Tokayev tepkilerin Nazarbayeve yönelmesinden istifade ederek onu görevden aldı.Nazarbayevin ülkeyi terkettiğide söyleniyor.Bu süreç sonucunda Tokayev Nazarbayev i tasfiyemi etti yoksa iki eski dost tepkileri yatıştırmak için oyunmu kurdu i? bunu hep beraber göreceğiz.
    DEVAM EDECEĞİM.

  12. Peki bu olaylar neden çıktı?Son dönemde ülkede çok fazla zam oldu.Doğal gaz zammı bardağın taşma noktasıydı.Ayrıca zamların arkası gelecek deniyordu.Olayların temel çıkma nedeni zamlar,işsizlik ve fakirlik.Kazakistan petrol,gaz ve maden satan gıda ithal eden bir ülke.Pandemininde etkisiyle gıda çok pahalılanmış durumda.
    Kazakistan 3 cüzden oluşan bir ülke.küçük cüz, orta cüz ve ulu cüz.Kabileler cüzleri oluşturuyor.Cüzler İse Kazak milletini.ülkenin batısında yani tüm petrol ve gazın üretildiği bölgede küçük cüz,orta ve kuzeyde orta cüz,Güney ve doğuda ulu cüz mensubu insanlar yaşıyor.Tüm cüzler gerçek Kazakların kendileri olduğunu iddia eder,diğer cüzleri küçümser.Kazakların tanınmış cihangirleri küçük cüzden,bilim ve sanat adamları orta cüzden,devlet adamları ise ulu cüzden çıkmıştır.küçük cüz mensuplarında 20 yıldır şöyle bir psikoloji var.Petrol ve gaz birden çıkıyor ama Astana ve Almatı’ya harcanıyor.Kazakistan 1997 de başkentini Almatıdan, Astana’ya taşıdı ve stepin ortasında sıfırdan büyük ve çok modern bir şehir inşaa etti.Ülkenin kaynakları oraya ve ordaki büyük kısmı verimsiz yatırımlara harcanırken batıda hayat seviyesi aynen veya çok az iyileşerek devam etti.O nedenle küçük cüz mensuplarının büyük kısmı sömürüldüklerini düşünüyor.Bunlar içinde bağımsızlık isteyen gruplarda var.Bir kısmı kendilerini Altınorda Devletine ve Altınorda yıkıldıktan sonra kurulan Nogay ve Astarhan Hanlıklarına dayandırıyor.Biz hiç tarihte Ulu Cüz ve Orta Cüz ile beraber olmadık diyorlar.
    DEVAM EDECEĞİM.

  13. Hayatımın 20 yılını Kazakistan’da geçirdim.Kazakları çok sevdim ve seviyorum.Kazak milletine geçmiş olsun diliyorum.Olayların 1-2 gün içinde biteceğini ve Kazakistan’ın süratle normalleşeceğini düşünüyorum.Türk medyasında çok yanlış yorumlar yapıldığı için bu yazıyı yazmaya mecbur kaldım.
    1-Olayları Rusyanın çıkardığı iddiası tamamen yanlış.Olayların başlangıç noktası olan Yeni Özen Nerdeyse hiç Rus olmayan bir şehir.Almatı ve Aktavda da Kazak nüfus baskın.Ayrıca göstericiler arasında Rus yok.
    2-Kazakistan’da halen nüfusunun %70-80 i Rus olan Ural,Öskömen,Petropavlask,Köstanay gibi eyaletler var.Bu eyaletlerde ayrılıkçı,Rusya ile birleşme yanlısı gruplar var.Ama bu eyaletlerde olay yok.
    3-Göstericiler Almatı Havalanını ele geçirince Ablazov ve Hacıgeldini ülkeye davet ettiler.Bu şahıslar yurtdışında{ABD}yaşayan Batı tarzı demokrasi taraftarı muhalif liderler.Biri eski Başbakan diğeri çok zengin bir iş adamı.Bunlar Rusya ya karşılar.
    4-Göstericiler dün Baykonur Uzay Üssüne saldırdılar.Baykonur Kazakistan’ın ortasında 50 yıl süreyle Rusya’ya kiralanmış bir şehir.Rusya tüm uzay çalışmalarını burdan yapmış.Ayrıca bu üste nükleer silahlarda var.
    5-Kazakistan,Şangay İşbirliği Örgütüne üye.Rusya ile iyi ilişkileri var.Rusya neden böyle bir şey yapsın?Rusya şuan Ukrayna ile meşgul ve önceliği orası.Kazakistan’a böyle bir operasyon yapılmasını gerektirecek bir durumu yok.
    6-Bu demek değil ki,Rusya bu olaylardan faydalanmayacak.Rusya hızla Kazaka asker gönderir.Önemli noktaları işgal eder.Aktav ve Almatı’da asker üs anlaşması yapar.Kendine yakın kadroları kritik noktalara getirir.Kapatılan Rus okulları yeniden açılır.Rusçanın resmî dil olma durumu devam eder.Kazakistan en kısa sürede Kırım’ın ilhakını tanır.Bunlar kesin olacaktır ilaveten uç bir ihtimal ama ülke Kiril alfabesine dönebilir.
    DEVAM EDECEĞİM.

  14. Esnek cisimlerin bir esneme sınırı vardır. Bir yayı çekersiniz uzar, çekersiniz uzar ve bırakınca eski haline döner. Daha da çekersiniz artık uzamaz ve bırakılınca eski haline dönmez olur. Daha da çekerseniz kopar. Tahsilli de, tahsilsiz de diplomalı da, diplomasız da pek çok insan bunu bilir. Ama aç gözlü cahil ve insanların her söylediğine inandığını gören bazı insansılar ne yapılırsa ses çıkarılmayacağını düşündüklerinden bu sınırı aşabilirler ve sınır aşılır. Bakınız Kazakistan.

  15. “Yeni başkan Kasım Cömert Kemeloğlu Tokayev koltuğunu kendisine devreden Nazarbayev’in ilk ismi olan ‘Nursultan’ ile değiştirdi yeni başkent Astana’nın ismini…”
    TİYATRO, SENARYO DERKEN HERKES DE BAŞIMIZA DRAMATURG KESİLDİ!
    BENİM NEYİM EKSİK?
    HATIRLARSANIZ PROF. DAWİDOW DA BİZE AB VİZESİ ALIYORDU, CHP İLE İSTİKŞAFİ GÖRÜŞMELERE DOYAMIYORDU, MEMLEKETTE PATLAK MISIR GİBİ BOMBALAR PATLARKEN MUŞUN NORŞİN KAZASINDA PARTİ TEŞKİLATI SEÇİMLERİNİ KARIŞTIRMAKLA MEŞGULDÜ; ENSEYE TOKATI YEDİĞİNDE İSE ARTIK ÇOK GEÇTİ!
    ANLAŞILAN KAZAKİSTANIN BAŞINDAKİ YAĞ SURATLI KUKLA, “USTASININ” HAMLESİNİ RUS SOPASIYLA/ÇİZMESİYLE ŞİMDİLİK SAVUŞTURMUŞ GÖRÜNÜYOR?
    YALNIZ, EL ATINA BİNEN DE ÇABUK İNERMİŞ!

  16. Senaryo nın kralını oynadılar.
    Aynı Gezi eylemleri gibi.
    Haklı bir gerekçeyle halkı sokağa dök…
    Sonra mevzuyu halkın ve ülkenin aleyhine olacak asıl amaç için kullan.

    Sokaklarda dağıtılan silahlarla güvenlik güçlerini katledip, ordu güçlerinden ele geçirilen ağır silahlarla havaalanı işgal etmeye kadar vardı.
    Ne hikmettir bilinmez, yaklaşık 200 bin kişilik gücü bulunan Kazakistan hükûmeti, sayısını 20 bin olarak açıkladığı yabancı teröristlerle mücadele için, Rusya’nın bölge için kurduğu NATO benzeri bir güç olan Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütünü yardıma çağırdı.

      Her hafta bir yabancı ülkenin büyükelçisi ile görüşürler, destek isterler, destek verirler; Kandil’den bile ittifak çağrısı alır, uygulamalı cevap verirler; bunların kimini açık, kimini gizli yaparlar ama siz “dış güç” dediğinizde ilk bunlar hoplayıverir, “Nerede o dış güç?” diye peşlerinden giden sazanları keklerler!

    Kazakistan’da LPG zammı geri alındı alınmasına da…
    Ülke diz çöktükten sonra, LPG zammının bir anlamı kaldı mı?
    LPG fiyatının 60 tengeden 120 tengeye çıkarılmasına yönelik protestolar anlaşılabilir bir tepkiydi.Lakin işin ardındaki niyetin bu zamlar olmadığı çok geçmeden anlaşıldı.

  17. HALİFE-İ RUY-İ ZEMİN
    halife-i ruy-i zemin kimmiş öğrendiniz mi sevgili trol kardeşlerim ?
    Putin’ miş, Putinnnn.
    Bu işler mangalın külünü savurmakla, palavrayla, köpükle olmuyormuş.
    Köpük demişken, köpüğü alınmış dolar 13,80.
    Geçen yıl bu tarihte 7,34 idi.
    Köpük alayım derken, mazallah bir de köpürtülseymiş ne olurdu bilemiyorum.
    Herşeyi bilen sizlerin bigisi mutlaka vardır.

Yoruma kapalı.