Seçime doğru: “Seçimin sonucunu ittifaklar belirleyecek” deniyor, doğru ama Muharrem İnce’yi unutmamak şartıyla…

32
Reklam

Bulunduğum bir ortamda, gençten biri, durduk yere, “Genç Parti’yi hatırlıyor musunuz?” diye soruverdi.

Hatırlamaz olur muyum?

O gence tek cümleyle “22 yıl öncenin Memleket Partisi oydu” cevabını verdim ve sustum.

Anladığını sanıyorum.

Genç Parti, medyası da bulunan iş insanı Cem Uzan tarafından, 3 Kasım 2002 seçiminden sadece birkaç ay önce -23 Ağustos 2002 tarihinde- kurulmuştu. Genç, enerjik ve imkanları geniş bir lidere sahipti Genç Parti. Ülkenin her köşesinde çabucak örgütlenebilmiş ve kısa sürede seçime katılma hakkını da kazanabilmişti. 

Cem Uzan o seçim öncesinde en fazla mitingine katılanlara ekmek arası döner ikramı yapılmasıyla dikkat çeken ilginç bir kampanya yürüttü ve Türkiye’nin sonraki 20 yılını belirleyecek bir büyük başarıyı gerçekleştirdi: Lideri olduğu Genç Parti ile aynı zaman diliminde kurulmuş AK Parti’nin iktidara gelmesini sağladı.

Aldığı 2 milyon 284 bin 644 oy ve %7.25 oy oranıyla sandıktan 5. parti olarak çıktı Genç Parti ve varlığıyla seçime katılan iki parti -AK Parti ve CHP- dışındaki kendisi dahil bütün partilerin %10 barajı altında kalmasını sağladı.

O seçimde Tansu Çiller’in DYP (%9.54), Devlet Bahçeli’nin MHP (8.36), Mesut Yılmaz’ın Anavatan (%5.13), o sırada başbakan olan Bülent Ecevit’in DSP (1.22) partileri barajı aşamadıkları için Meclis dışı kalırken, Tayyip Erdoğan’ın başında bulunduğu AK Parti %34.28 oyla -yani oyların yaklaşık üçte birini alarak- 550 üyeli Meclis’te üçte iki çoğunluğu -363 milletvekili- elde etti ve iktidar oldu.

Reklam

Uzan ve partisi olmasaydı, aynı seçimde %19.39 oy oranıyla 178 milletvekili çıkarmış CHP yanında DYP ve MHP de Meclis’te temsil edilme hakkı kazanacaktı.

Genç Parti ve Cem Uzan, bilerek ya da bilmeyerek, AK Parti’ye tek başına iktidar yolunu açmış oldu.

Arkasında para ve medya gücü bulunan bir partinin, ideolojik bir tabanı bulunmamasına rağmen, kısa sürede belirli bir oy gücüne ulaşabileceğini Genç Parti örneğinden biliyoruz.

Bu gerçeği Amerikalılar bizden önce öğrenmişlerdi. 

1992 yılında.

Ross Perot adlı iş insanının kurduğu Reform Partisi (Reform Party), iki partili bir siyasi hayatın hakim olduğu ABD’de, Perot‘un üçüncü partinin adayı olarak katıldığı başkanlık seçiminde, daha önce pek görülmemiş yükseklikte oy alabilmişti. (Bilinen son benzer örnek 1912 yılında yaşanmıştı.]

Demokrat Parti adayı Bill Clinton (%43.0) ile Cumhuriyetçi Parti adayı George W. H. Bush’un (%37.5) yanında Ross Perot da 20 milyona yakın oy alarak %18.9 oy oranını yakalamıştı 1992 başkanlık seçiminde.  

Kasım 1992’de yapılan seçime bir kaç ay kala -Temmuz ayında- yayınlanan Gallup anketinde, Perot’un muhtemel oy oranı %39 görünmekteydi. 

Reklam

Öndelen gazeteler ülkenin en zengin adamlarından biri olan Perot’yu ön plana çıkaran haberlere yer veriyor, kanallar kendisini özel programlarda ağırlıyorlardı. TIME dergisinde kapak da olmuştu Perot

Karmaşık olmayan basit vaatlerle yürütüyordu kampanyasını. Bütçe açıklarını kapatacak, benzin ve motorin vergilerini artıracak ve sosyal güvenlik primlerini azaltacaktı. O kadar.

Temmuz ile Kasım ayları arasında arka arkaya yaptığı birkaç yanlış sonucunda ciddi oy kayıpları yaşadı Perot.

Yine de iki parti arasına sıkışmışlık yaşayan Amerikan seçmeni, azımsanmayacak bir oy verebilmişti Perot’ya.

Bu tür olaylarda kim kimi etkiler tam bilinemez. Cem UzanRoss Perot’dan etkilendi de Genç Parti denemesine girişti? Bilemem.

Daha yakın bir örneği de hatırlıyorum: Benim gibi görüşlerini bir gazetede değil de kendi sitesinde açıklayan, benden farklı olarak insanları güldürmeyi de bilen -komedyendi çünkü- Beppe Grillo, 2009 yılında, ülkesi İtalya’da ‘Beş Yıldız Hareketi’ (Movimento 5 Stelle) adıyla bir siyasi parti oluşturdu ve girdiği ilk seçimde yerleşik rakiplerini sollamayı başardı.

İtalya’da 2018-2021 yılları arasında başbakanlık koltuğunda oturan Guiseppe Conte 5 Star Partisi’nin genel başkanıydı. [Partiyi kuran Beppe Grillo seçimlerde aday olmamış, parti liderliğini de genç Guiseppe Conte‘ye bırakmıştı.]

Perot ABD’nin en zenginlerinden bir iş insanıydı, Grillo İtalya’da ismi pek bilinmeyen bir komedyen-yazardı…

Fransa’da da Emmanuel Macron olayı var.

Macron’un mesleği bankacılıktı. Ülkenin en iyi eğitim kurumlarında okumuş, önemli bankalardan birinde yöneticilik yaparken Cumhurbaşkanı François Hollande onu danışman olarak Elysee Sarayı’na almış, oradan da Manuel Valls’ın başkanlığındaki hükümette ekonomi ve sanayi bakanı görevine atanmıştı.

Ülkesi halkının dikkatini, birden bakanlık görevinden istifa edip ‘En Marche’ adını verdiği bir hareket oluşturduğunu ve yapılacak ilk seçime cumhurbaşkanı adayı olarak katılacağını açıkladığında (2016) çekti Macron.  

İlk seçimde aday oldu ve seçildi (2017). O gün bugündür aynı koltukta oturuyor Cumhurbaşkanı Macron.

Hatırladıklarım arasında, bir ara kurduğu ve lideri olduğu partilerle İngiltere siyasi hayatını kırıp geçirmeyi başarmış Nigel Farage da var. Bağımsız Parti (Independence Party, UKIP) adını taşıyan partisinin adını, İngiltere’yi Avrupa Birliği üyeliğinden koparma davası güderken Brexit Party’e çevirmişti Farage. Times gazetesi 2014’te, o yıl partisine Avrupa Parlamentosu’nda 24 üyelik kazandırma başarısı sebebiyle, onu ‘yılın adamı’ seçmişti.  

İngiltere Avrupa Birliği’nden koptu. Nigel Farage bugün bir TV kanalında –GB News’de- sunuculuk yapıyor.

Gencin “Genç Parti’yi hatırlıyor musunuz?” sorusu bana bütün bunları hatırlattı.

Memleket Partisi ve Muharrem İnce bu örnek olaylardan hangisine benziyor?

Dışarıdan hatırladığım örneklerin hemen hepsi arkasında para ve medya desteği bulunan kişilerdi.

Para ve medya desteği var mı Memleket Partisi’nin arkasında? 

Medya patronu ve banka sahibi Uzan ve Perot gibi ultra zengin, Macron gibi para babalarıyla içli dışlı ve Saray irtibatlı, Grillo gibi eğlenceli ve kendisini siyasetin dışında tutarak gelişmeleri etkilemeyle yetinen veya Farage gibi faşizmin kıyılarında dolaşan biri mi? 

Yoksa bize özgü, ‘yerli ve milli’ bir siyasetçi mi?

Örneklerden hangisine daha çok benziyor Muharrem İnce?

Kampanyası biraz daha hızlansın, öğreniriz.

ΩΩΩΩ

Reklam

32 YORUMLAR

  1. Erdoğan’ın açıkladığı seçim beyannamesi kelimenin tam anlamıyla her şeyin bir itirafı niteliğinde; sadece tırnak içindeki şu cümle bile her şeyi itiraf eden bir ifade:

    “Yüksek standartlı demokrasi için dönüştürücü ve koruyucu reformlar döneminden tamamlayıcı reformlar dönemine geçileceğini bildirdi.”

  2. MÜSVEDDE – GERÇEKLİKTEN KOPUŞ
    “Bir toplum gerçeklikten ne kadar kopmuş ise, DOĞRU söyleyenlerden o kadar o kadar nefret eder.”
    Deprem gerçeğini gece-gündüz bizlere anlatmaya çalışan ve öngörü ve tahminleri tam isabet tutan, bizleri “gaflet” uykusundan uyandırmaya calışan bilim insanı hakkında, her alanda savrulan ülkemizin sorunlu-sorumsuzları ” müsvedde” yaftasını kullanmış.
    Tamam.
    “Her konuda, her aşamada en yanlışı yapmaya mecbur ve mahkumlar” hükmünü mükerreren dile getirmeme rağmen, ben bile sadece
    ” pes, bu kadarı da olmaz-olamaz” diyorum.

  3. Bugünkü şartlar 2022 ye benzemesine rağmen Sayın Muharrem İnce Cem Uzan dan farklı biri, hem daha iyi hatip, hem daha milli, hemde çocukluğundan beri siyasetin içinde gelmiş biri. Bu defa 2002 den farklı olarak hem iktidar yıpranmış, hemde ortada CHP dışında oy verilebilecek muhalefet yok. Seçmen iyice sıkışmış durumda olduğundan Muharrem İnce hiç beklenmediği kadar oy alır ikinci tura kalabilir. Böyle bir durumdada Türk siyasi hayatı yeni bir kulvara girer.

  4. ben sayın inceye biraz haksızlık edildiğini düşünenlerdenim,
    daha önce de yazmıştım. demokrasi seçenektir. bütün muhalefeti tek bir adaya oy vermeye zorlamak bize ne kazandıracak? biz zaten tek adam, tek parti zihniyeti ile sorun yaşıyor değil miyiz?
    “sonuçta tek parti sürecinin ne kadar yıkıcı sonuçları olduğunu hep birlikte gördük, ekonomiden tarıma, adaletten sanayiye, eğitimden dış politika her alanda tek parti döneminde hiç gerilemediğimiz kadar gerilemedik mi? paramız bütün zamanların en büyük değer kaybına tek parti akp iktidarı sürecinde uğramadı mı? dünya sefalet endeksi birinciliğine tek parti akp iktidarı döneminde yerleşmedik mi? ekonomimiz 17. sıradan 21. sıraya yine tek parti akp iktidarı döneminde düşmedi mi?”
    o nedenle ihtiyacımız olan çoğulculuk, birliktelik, ortak akılcılık iddiasında değil miyiz? seçmek bir haktır ve seçilmek te bir haktır. sayın ince yaşadığı bazı sorunlardan sonra partisinden ayrılmış, parti kurmuş, derdini anlatıyor. bu onun en doğal hakkı olmalıdır. bir ittifakta yer almak gibi, almamak ta bir seçenektir. anlaşırsınız, anlaşamazsınız. anlaşmak bir yoldur, anlaşmamak ta bir yoldur. biri daha doğrudur demek yerine tercihlere saygı duyacağız.
    burada iş, seçmene düşüyor. doğru tercih yapmak seçmenin sorumluluğudur.
    seçmen bunun hesabını yapmak zorunda. seçmen kendini eğitmek, akla-karayı, doğru ile yanlışı ayırmak zorunda. kimin önünde ne var, arkasında kim var seçmenin görmesi gerekir.
    hayli önemli bir seçime gidiyoruz.
    ülkenin hali ortada.
    “kızılayın hali başta, kurumların, dairelerin, teşekküllerin, ülkenin, ekonominin, yargının, tarımın, hayvancılığın, sanayinin, eğitimin, ahlakın, adaletin hali ortada,
    yaptıkları yapacaklarının teminatı değil mi?”
    millet temel gıda maddelerini alamazken, her gün bir skandal, bir rezalet yaşanırken yoksulluk ve yolsuzluk ve yasaklarla debelenirken, hak, hukuk ve adalette sorun yaşarken, gelir dağılımı hiç olmadığı kadar bozulmuşken, akıl dışı israflar yapılırken seçmen fesini öne alıp karar verecek bi zahmet.
    herkesin bir oy hakkı var ve bu oyla ülkenin yönetiminde bir oy-luk söz sahibi ve ülkenin geleceğini +1 oy belirleyecek, bunun bilincinde oy kullanmak zorundayız. verdiğimiz oyla tüm olanlardan olduğu gibi nasıl sorumluysak,
    olacaklardan da sorumluyuz.
    mevcut düzen ve bu sistemin simgelediği her şey, tek akıl, tek adamlıkla devam mı etsin, yoksa parlamenter sistem ve güçlü bir parlamentoyla temsil, coğulculuk ve ortak akıl mı gelsin?
    şimdi, kemal bey, kazanamayacak aday idi,
    iktidar onu rakip görmek istiyordu, erdoğanın karşısına çıkamaz diyorlardı, kolay lokma olduğunu düşünüyorlardı ama geldiğimiz nokta da kendisine gösterilen ilgi ve sevgiye ve tabii ki anketlere bakılırsa ne kadar yanıldıklarını görmek mümkün. kemal bey, pozitif tutumu, nazik ve beyefendi davranışları, mutabakat metni, seçim desteğini aldığı muhalefet partileri ve gücü ile birleşe birleşe çoğaldığı için, kazanamayacak adaydan kazanacak adaya evrildi.
    seçmenin seçeneğini yok etmek bir tercih olmamalı,
    anlatmak, açıklamak, ikna etmek,
    seçmenin firaset göstermesine yardımcı olmak bir yol olmalı.

    • Abdüllatif Şener’in hakkı değil miydi parti kurup rekabet etmek. Abdüllatif Şener’i destekleyecek tabanı da vardı bakanlık Başbakan yardımcılığı yapmış deneyimli bir siyasetçi. Üstelik geliri de Muharrem İncenin emekli maaşından daha yüksektir, ne de olsa profesör. O kadar imkanlara rağmen masraflarını karşılayamadığı için kapatmak zorunda kaldı partisini.

      Muharrem incenin Abdüllatif Şener gibi hitap ettiği geniş bir tabanı da yok, emekli maaşından başka geliri neler. partisinde masrafları karşılayacak cömert zengin destekçileri de yok, partisini bir kaç ayda seçimlere katılma hakkı elde etmek için milyarlarca lirayı nerden buldu da teşkilatlanabildi? Sadece CB adaylığı için yarım milyar para ödedi. Bu paraları cebinden mi ödedi. o kadar parayı nerden buldu da her ay milyarlarca lira masrafı karşılayabiliyor.

      Bunun hesabını vermiyor kendisi bari onu savunanlar versin. Bir otobüs bir telefon bir şoför ile milyarlarca lira parti masrafı bulunabiliyor mu?

      İddialara cevap verilsin Muharrem inceye parti kurduran ve masraflarını karşılayan akparti olduğu sanılıyor. Aynı şekilde Zafer partisinin masraflarını da akpartinin karşıladığı iddia ediliyor.

      • evet, tam da bu yorumda yazdıkların nedeniyle,
        yorumumda;
        “burada iş, seçmene düşüyor. doğru tercih yapmak seçmenin sorumluluğudur.
        seçmen bunun hesabını yapmak zorunda. seçmen kendini eğitmek, akla-karayı, doğru ile yanlışı ayırmak zorunda. kimin önünde ne var, arkasında kim var seçmenin görmesi gerekir.” diyorum.
        herkesin her bilgiye ulaşabildiği bir zamandayız.
        benzer şekilde sayın incenin tik tok ta yükselmesinin finansmanına ben de bazı yorumlarımda değinmiştim, bir desteğin olduğunu anlamak için bir dahi olmaya gerek yok, 2023’teyiz, her şey ortada,
        akp, inceyi ve zaferi destekliyorsa bu ince zekayı tebrik etmek gerekir.
        keşke bu zekayı ülke yönetiminde de gösterebilselerdi değil mi?
        biz de akp yi desteklerdik.

      • İftirada önde gidersin, Şenere bazıları AKP kapanacak parti kur dediler AKP kapatılmadı(askerlerle anlaştılar ) kendisini uzun soluklu koşuya hazırlamayan şenerde partiyi kapattı. İnce uzun soluklu bir yola çıktı ve hadi CHP iktidar oldu diyelim en iyi muhalefeti o partiyi bilen yapar o yüzden memleket partisi meclisi girmelidir

    • ahmet 11 Nisan 2023 At 11:40
      ben ahmet beyin yorumuna biraz destek vereyim. dolaylı olarak
      ddn 11 Nisan 2023 At 10:10 rumuzlu yorumcunun yorumuna katkı olabilir.

      ” !!!Kemal Kılıçdaroğlu, soyulan 418 milyar doları geri alacağını iddia ediyor.
      Öncelikle bu kadar paranın kişi başına TL karşılığı ne?
      418 milyarı 83 milyona böldüğümüzde 5.036 dolar ediyor.!!!!
      Yani türkiye yememiş içmemiş sadece bu 5 li çeteye çalışmış.
      Sallarsın ama bu kadar da olmaz. ” diyor ahmet bey.

      418 milyar doların kişi başı karşılığını bulmanın mantığı nedir? hadi zorlama bir anlam bulduk diyelim 83 milyona böldüğümüzde çıkan rakam bizi hangi cihetten şaşırtıyor?
      kişi başı gelir 12.000 dolar seviyesinden 7-8. 000 dolarların altına geriledi,
      kimin nereye çalıştığına bakmak için yeterli değil mi?
      dünya sefalet endeksi şampiyonu olmak falan da kime çalıştığınızı görmek için yeterli gelmiyor mu?
      gelir dağılımında dünyanın en eşitsiz ülkelerinden biri.
      Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye’de halkın yüzde 40’ı gelirin sadece yüzde 16,5’ini alıyor. En zengin yüzde 20’lik grup ise gelirin yüzde 47,5’ini alıyor. türkiye yememiş içmemiş zenginlere çalışmış/çalışıyor diyebiliriz,
      millet çocuğuna süt alamaz halde değil mi zaten, lt fiyatı 25 tl.

      “Adamsa çıkar şu projeden şe kadar
      bu projeden bu kadar çalmışlar der .Eğer bunu yapamıyorsan çamur at izi kalsın” diyor ahmet bey.
      her gün ardından haber erişim engeli gelen onlarca skandal çıkmıyor mu?
      cumhuriyet tarihinin en büyük rezervi” olarak kamuoyuna duyurulan elazığ’daki maden rezervinin çıkarılıp işletilmesi ile ilgili ihalenin haberine neden erişim engeli geldi mesela? bir boşanma davasının altından neler çıktı? erişim engeli gelmedi mi?
      erişim engeli getirilen duyurulara bile erişim engeli getirildi?
      ona rağmen her hafta grup toplantılarında kemal bey, meral hanım ve diğerleri pek çok davaya maruz kalarak bu projelerle ilgili rakamlar ve itirazlar, eleştiriler paylaşmıyor mu? dinlemiyor musunuz?
      u tube da arşiv var, dinleyin.
      bırakalım muhalefeti,
      sayın erdoğan bile yolsuzluğu biz çözeceğiz demedi mi?
      aylar oldu söyleyeli, ne yapılmış hangi adım atılmış, hangi düzenleme gelmiş?

      “Bir kısım halk tabiki böyle aptalca şeylere inanıyor olabilir.” diyor.
      burada aptalca olan bir şey yok, bilmek isteyenler ve bilmek istemeyenler var.
      bilmek istemeyenler bilmediklerini aptalca tanımlıyor sadece.

      “Daha vahimi madem biliyorsun 418 milyar dolar çalınmış ver dosyayı savcılara ,herhalde her savcı başkanın adamı değildir. ” diyor.
      bir mahkemenin verdiği kararı, bir başka yerel mahkemenin bozduğu bir ülkede sadece ben mi yaşıyorum, yakın gelecekte farklı bir açıdan tartışıyor olacağımız için şimdilik soru ile yetinelim.

      “CHP de sallamak moda olmuş İmam efendi de dün konuşuyor 10 tane metro yaptım diye .Açıklasın hangi metroyu % kaçta almış mevcut durum nedir. Sadece mahmuhbey metrosunu tamamladı oda % 90 a gelmiş idi. Ama işkembeyi kübrada atmasyon çok 10 metro bitirdim .Yalanın kuyruklusu.” diyor.

      sizin imam efendiye olan tutumunuzun bir tür çekememezliğinizin bazı gerçekleri görmeye engel olduğu ortada. verdiğiniz oydan çok vermediğiniz oyun hesabını sorduğunuz yorumlarınızdan biliyoruz.
      hizmet süresi boyunca kim ne yapmış, kaç km raylı sistem gerçekleştirmiş, hem ibb nin hem metro istanbulun faliyet raporlarından ulaşabilirsiniz.
      mesela kadir topbaş,
      13 yıllık hizmet süresi boyunca 98,55 km. raylı sistemi İstanbul’a kazandırmış. Bu miktar Topbaş döneminde yıllık ortalama 7,2 km.lik inşaatın tamamlandığı anlamına geliyor.
      mesela mevlüt uysal,
      1 yıl 7 ay görevde kalan Uysal’ın yıllık ortalaması 5,6 km.ye tekabül ediyor.
      ve sayın imamoğlu,
      “Yerel seçim atmosferinde geçen 2019’un ilk aylarında seçim sonuçları kesinlik kazanamamış ve Ekrem İmamoğlu yılın ikinci yarısına kadar İBB Başkanı olarak mazbatasını alamamıştı. İBB ve Metro İstanbul 2019 raporları da bu yıl boyunca raylı sistemlere yeni km.ler kazandırılamadığını gösteriyor. 2021 raporlarına göre 2019’da 153,15 km. olan raylı sistemler 2021 yıl sonunda 182,25 km.ye ulaşmış. Bu durumda İmamoğlu görevinin ilk iki yılında 29,1 km. raylı sistem inşasını tamamlamış.”
      https://www.dogrulukpayi.com/bulten/istanbul-da-hangi-belediye-baskani-ne-kadar-metro-insaa-etti
      https://www.metro.istanbul/icerik/faaliyet_raporlar
      linklerini ziyaret ederek ayrıntılı bilgi alabilirsiniz.
      bir itirazınız ya da düzeltmeniz varsa paylaşabilirsiniz.

      • Durun bir dakika! Bu tartışmayı Erdoğan bitirebilir;

        Erdoğan bu gün muhalefetin Yani Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim vaadlerini çok benimsemiş, aynılarını kendi de vaadediyor. Personel alımlarında mülakatı kaldıracakmış, gençlere yönelik vaadleri de aynısı, başka ortak vaadleri de sıralamış.

        Bu sıraladığı vaadleri anketlere yansımazsa çıtayı yükseltip 418 milyarı da getirmeyi vaadederek bu tartışmayı bitirebilir:))

    • arkadaşlar. Biri pişirecek biri yiyecek öbürü çöpünü atacak vs..
      KKILIÇDAROĞLU Büyük şehir belediyelerini almakta üstüne düşen herşeyi yaptı. Meyvesi bu seçimde yenmeliydi, lakin boğazına dizdiler bazıları.
      Altılı masaya 6’da tabure ekleyip, kendileri kahve içerken taburedekilere de çay gazoz (ilaçsız😂) iram etseydi bu günkü durumla karşı karşıya kalmazdı!
      NOT:gel muharrem de bu eksikliklerden biriydi!!! Başını yiyecek belki🤗.
      Fakat telafisi mümkünken, Mhp’nin koalisyon zamanlarındaki hatalarını bunlarda yaptı😡.
      Bedelini nassı ödeyecek, kim ödeyecek? arkası seçimden sonra🤔.

  5. Muhalefet demokrasiden haktan ,hukuktan bahsederek seçimi kazanmaya çalışıyor.
    Nekadar demokrat oldukları Meral hanımın açıklamalarıyla tastiklendi.
    Seçime giderken kamu görevlileri istifa ederler Maşallah bizim İmamoğlu ve Mansur bey
    sahalarda seyyah gibi geziyor. Arkadaş önce benim vergimle aldığın maaşla sen nasıl bir partinin propagandasını yaparsın ,harama çok erken başladınız. Göreviniz şehrinizi yönetmek ne işin var senin amasyada çanakkalede, trafiğe bakıyormusun , istanbul a yeni su kaynağı için hangi çalışmayı yaptın. Hangi metroyu projelendirdin.Asli görevine geri dön , haram yeme .

    • partili cumhurbaşkanımız, tüm dikkatini ittifak ve seçim çalışmalarına vermişken ülkeyi yönetmekle ilgili endişeleriniz yok mu? onun maaşını siz vermiyor musunuz?
      milletvekili olacak bakanların görevleri hakkında bir düşünceniz yok mu, istifa etmeleri gerektiğini düşünmüyor musunuz?
      ülkenin bunca ağır sorunu varken derdiniz nedense sadece imamoğlu ve mansur mu?
      seçim zamanı belediye başkanlarının partilerine destek olması, dayanışma göstermesi son derece doğal değil mi? partili cumhurbaşkanı partisine destek olurken, bakanlar destek olurken, partili belediye başkanları olmasınlar mı? üstelik halkın ilgi, sevgi ve alakasına bakarsak, mitingler ortada. başarılı belediye başkanları sıralamaları ortada. oy potansiyelleri ortada.
      siz onlarla hiç alakası olmayan haramdan değil, gördükleri sevgiden, ilgiden rahatsız oluyorsunuz, haramdan rahatsız olsanız onlara gelene kadar, yüzlerce yorum yazardınız. ama yazmadınız.

      • Didem hanım devletbaşkanımız görevinin başında, bir mahsuru mu var?
        Seçim var diye parti liderliğini bırakması mı gerekiyor?
        Yoksa cb yetkilerini yardımcısına devredip yan gelip yatsın mı?

        • rakibi kendisine üç-beş puan fark atarken yan gelip yatacak zaman değil tabii. makul olmamız gerekiyor değil mi?

  6. Cem Uzan o seçimde sadece DYP ve MHP yi baraj altında bırakmadı. Kendisi de sonrasında servet kaybetti. Şirketlerine el kondu yurt dışına kaçmak zorunda kaldı. Ne derler Allah ın sopası yok. İnce nin Uzan gibi serveti kaybedeceği bir şeyi yok. Tek kaybedeceği siyasi geleceği. Bundan sonra İnce nin siyasi geleceği yoktur. Siyasette unutulanlar çöplüğünde yer alır o kadar. Seçim en fazla 2.tura kalır. 2. turda Kılıçdaroğlu seçilir.

    • Tarafsız olamamış yorumunuz.cemızan başka konu İnce bambaşka. ortak noktaları (baılarına göre) bölen! bence ikiside kanunların boşluğu yada demokratik hakkı en iyi menfaatine kullanabilen!
      Siyasetçi kanunu tam yapsın! (Rte yaptı; ittifak! olayı bunun önüne geçer, geçmeliydi!) yinede geçememiş görünüyorsa görünmeyen çok şey olamaz mı???
      Kendi partilsine kapıyı kapatıp kapıya birde zebani diken neyi hakeder?: Herşeyi🤔.
      Kaybedecek birşeyi “olmayandan” korkmak gerekmez mi? Ecevitin kaybedecek neyi vardı?
      Not: Cem uzanlara birileri GEL dedide gitmediler mi acaba? (ilk tv yi kuran, telsim vs yatırımları yapan birilerini harcayıp kullanamayan neleri haketmez ki?)
      Şahsen ben uzanları sevmezdim. fazla şahbazdılar şah oldular belkide🙂.
      Aynısının benzerini inceye yapan kendi kaynbeder. Sarıgülden ne farkı vardı mesela??
      Sonsöz:incenin uzunun ne’tceği kimseyi ilgilendirmiyor, bilineee😂😂
      CB seçimi biter; DAHA İLK TURDA!
      Hadi geçmiş olsun hepinizeee🤗.

  7. Hataları yanlışları günahları sorunları problemleri ve yapanları yazmaya kalksak ansiklopedi olur! Sebep ve müsebbipleri sıralasak mecliste hükümet kurulur🤔.
    Kişilere şunu demek kadar aptalca bişey olamaz:
    Sen bölücüsün, böldün kızdın sattın öfkene yenik düştün hırsına yenildin kandırdın aldattın!… senin yüzünden egondan bilgisiz cahilliğinden egenekon uydurup balyozu yedi insanlar kafalarına, bir meczubu saldın çayıra dinden oldu insanlar imanı düştü şüpheye insanlar; kara toprağa😡!..
    Neymiş? İnsanoğluna bıraksaydı güvenseydi Tanrı güvenirdi. cehennemi şeytanı yaratmazdı iblisi.
    Peki biz seçmenlerin hiç mi hatası yok?
    -12 Eylülcülerden Natoculardan fötoculardsn gomonislerden okula kapıdan kızları başörtülü girdirmeyenlerden öç almak!
    -Ekonomiyi batırmışlar, battığımız b.ktan çıkarsınlar diye.. (onun bunun uşağını ..😡)
    -inancın dünyadaki koruyucuları! yok muuu!.. Yarın birgün Kitaba kılıfının arasına sıkıştırıp “dinin kurtarıcıları zebanileri korucuları!..” derlermi derler😡.
    Son söz: seçimden sonra kim ne olur derseniz, Sağın Solun başına Ecevit ile Uzan ile negelmiş idiyse aynısının gelmesi mümkün mü mümkün!
    Sen ne yaptın? Seçim, sandık, güvenlik, siyasi partiler, oy pusulaları, parmak boyası, seçim sistemi, hükümet modeli..
    KANUNLARI DÜZENLEMEK KİMİN İŞİ?

  8. DAVŞAN

    Sayın yazarın burada örneğini verdiği cem uzanın partisine benzeyen parti chp dir. Bakmayın köklü parti falan. Daha düne kadar %25 asla geçemeyen ve şu anda da geçemeyen parti cem uzan gibi basit altı vaatlerle iktidara yürüyor. Ne diyor? Alo kemal ben kemal diyecekmiş 428 milyar dolar gelecekmiş, birde ingiltereden tertemiz gelecek 300 milyar dolar var. 728 milyar dolar. Bir de akpartinin yıllık 1 trilyon dolar israf ve yolsuzluğa gittiğini iddia ettiği parayı önleyecekmiş, etti mi 1.728 milyar dolar. Adam bunu vaat ediyor. Yani bir sayın yorumcunun hesabı ile kişi başı 21 bin dolar. Vay be gel de oy verme. Arabalardan ötv yi kaldırma, 3 ayda vizeleri kaldırma. Yani daha Türk halkı ne istiyor anlamıyorum. Sayın yazar bir gün de şu kemalin vaatlerini yazı konusu yapsa ya. Sevindirik olsak.

  9. ince tepkisel davraniyor. chp ye kizdigi icin parti kurdu.. otoriterlige karsi ama kendisi otoriter. kendi ic celiskileri cok fazla. bir sonuc cikacagini sanmiyorum.

    • Toplam oyları yüzde 1 bile olmayan Millet İttifakı’nın 4 partisi ve HDP’ye yakın isimler, CHP listelerini ele geçirmiş durumda.
      Hepsi tartışmalı isimler. Hiçbirinin CHP seçmen kitlesiyle uzaktan yakından ilgisi yok. Atatürk’ün kurduğu partinin listelerinde maalesef bir tane Atatürkçü ve milli bir isim yer almıyor. Kılıçdaroğlu’nun, siyaset tarihine geçen ve seçmeni küçümseyen “Tıpış tıpış sandığa gideceksiniz” sözü vardı. Parti tabanı bu kez “tıpış tıpış” sandığa gitmeyi içine sindiremiyor. CHP seçmeni neden AK Parti’den kovulan adaylara oy versin, masanın küçük partileri neden yıllardır düşmanlık yaptıkları CHP logosu altında seçim çalışması yapsın. Böyle bir ortamda cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce hem kendisinin hem de partisinin oylarını artırıyor. Bugüne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan üst üste 16 seçim kazandı. Hepsini yakından izledim. Hiçbir seçimde Erdoğan’ı bu kadar rahat görmedim.

  10. KİŞİ BAŞI 97.043 TL
    Kemal Kılıçdaroğlu, soyulan 418 milyar doları geri alacağını iddia ediyor.
    Öncelikle bu kadar paranın kişi başına TL karşılığı ne?
    418 milyarı 83 milyona böldüğümüzde 5.036 dolar ediyor.
    5.036 doları güncel dolar kuru olan 19,27 TL ile çarpımı sonucu 97 bin TL ediyor
    “Emeklilere kişi başı 15 bin TL
    nereden verilecek ?” diyorlar.
    Kişi başı 97 bir TL’leri soyulurken “aval-aval” bakanlar.
    İkramiye ilk gündeme geldiğinde de aynı soruyu soruyorlardı.
    97 bin al, 2.200(1.100 TL’den iki ikramiye) ver.
    Önce 97 bin TL’nin nerede olduğunu sor?
    İktidara soramıyorsan bu konuda ne yapacağını Muharrem İnce’ye sor.
    Muharrem İnce bu konuda ne yapacak?
    Sahi nasıl ve hangi kadrolarla yapacak?
    Sizler bir soru daha sorayım:
    Kemal Kılıçdaroğlu – Maharrem İnce görüşmesinden sonra basın açıklaması anında, Muharrem İnce’nin yüzü mos-mor idi. Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibinin tamamının yüzü gülüyordu.
    –Bu tespitim doğru mu?
    –Doğru ise sebebi ne olabilir?

    • Herhangi bir chp 418 milyar dolardan benim payıma düşen 5036 doların 3000 dolarını bana şimdi verirse hakkımdan vazgeçeceğim. 30 günde 2036 dolar kar. Hadi chp liler. N’oldu ya hiçbiriniz inanmıyor musunuz kılıçdaroğluna.

      • Herkes 2023 te enflasyonda hesabını % 20 lere göre yapsın’a inananlar varsa kılınçdaroğluna inanmayan olabilir mi?
        Anketlerde öne geçebilir mi?

    • !!!Kemal Kılıçdaroğlu, soyulan 418 milyar doları geri alacağını iddia ediyor.
      Öncelikle bu kadar paranın kişi başına TL karşılığı ne?
      418 milyarı 83 milyona böldüğümüzde 5.036 dolar ediyor.!!!!
      Yani türkiye yememiş içmemiş sadece bu 5 li çeteye çalışmış.
      Sallarsın ama bu kadar da olmaz. Adamsa çıkar şu projeden şe kadar
      bu projeden bu kadar çalmışlar der .Eğer bunu yapamıyorsan çamur at izi kalsın
      mantığı ile hareket ediyor. Bir kısım halk tabiki böyle aptalca şeylere inanıyor olabilir.
      Daha vahimi madem biliyorsun 418 milyar dolar çalınmış ver dosyayı savcılara ,herhalde her savcı başkanın adamı değildir. CHP de sallamak moda olmuş İmam efendi de dün konuşuyor 10 tane metro yaptım diye .Açıklasın hangi metroyu % kaçta almış mevcut durum nedir. Sadece mahmuhbey metrosunu tamamladı oda % 90 a gelmiş idi. Ama işkembeyi kübrada atmasyon çok 10 metro bitirdim .Yalanın kuyruklusu.

  11. Ben bu yazıda anlatılanlardan şunu anladım ; sadece bizde değil her ülkede seçmen dengesizdir , bilinçli ve gerçekçi değildir, sağı solu belli olmaz , hangi rüzgarın önünde sürükleneceği bilinmez , arasıra doğru kararlar da verebilir .
    Nitekim bizim 2002 seçimlerinde tepkisel olmakla beraber seçmenin kararı çok dogru ve yerindeydi , hak edenlere ağzının payını vermişti!
    Burdan ben şu sonucu çıkarıyorum ; daha gerçekci ve sağlıklı bir sonuç alabilmek için daha farklı veya kademeli bir seçim sistemi düşünülebilir, iyi bilmiyorum , oldukça karışık olmakla beraber
    ABD. deki seçim sistemi gibi bir sistem olabilir mi acaba ?
    Aksi taktirde Aysun Kayaci’nin kulaklarını hep çınlatmaya devam ederiz !

  12. Öğrenebilecek miyiz acaba!
    Böyle perde gerisinde olan şeyler bizlere pek ayan olmaz da!..

    • Küçük bir ilçede bile parti binası ve teşkilatı yok iken derhal 6 aylık kira parası peşin ödenerek, bina tadilatı ve tefrişatı yapılabiliyor.
      Yani en az 250-300 bin TL’ lik masraf edilebiliyor.
      Yani sadece bir ilçe için.
      Yani sadece bir emekli maaşı ile.

        • rusyadan, çin ve araplardan destek ve para akp ye geliyor, inceye destek bir şekilde akp ye destek olacağından mantıklı derim.

      • Adam bir çağrı ile ülkenin her yerinden onbinlerce kişiyi anıtkabire toplayabiliyor. Bu zahmete girenler onar lira verseler sorun kalmaz. Ben de adamı sevmem ama yine de hayret ediyorum. Ben beş kişiyi bir araya toplayabilsem peygamberliğimi ilan ederdim. Bunlar yine çok mutedil insanlar:)))

Yoruma kapalı.