Seçime doğru: Listelere göz gezdirirken aklıma takılanlar.. “Şok, şok, şok” haberleri…

29
Reklam

Gazetelerde partilerin seçime katılacak adaylarının listeleriyle o listelere kimlerin girebildiği ve kimlerin elendiği haberleri yer alacak bugün. Tıpkı dün gece haber kanallarının uzun uzadıya aynı listeleri ve aynı ayrıntıları aktardıkları gibi.

Habercilik bunu gerektiriyor.

Bir de “Şok, şok, şok” başlığıyla sunulan listelerdeki yerini beğenmediği için derhal istifa edenlerle ilgili haberler…

Liyakatların yarıştığı, sınavın söz konusu olduğu bir ortamda veya önseçim mekanizmasının sonucu olarak belirlenmiyor o listeler; parayı ödeyip başvuruyorsunuz, ilgili partinin görevlendirdiği bir-iki kişi ön elemeyi yapıyor, nihai sıralama ise genel başkanın tercihini yansıtıyor.

Protestonun muhatabı kim oluyor bu durumda?

Geçen seçimlerde sırasını beğenmediği için adaylığını geri çekenlerden bazıları bin pişman olmuştu. O adaylıktan çekilince kendisinin yerine konulan dolgu isim, partisi seçimde beklenmedik bir başarı gösterdiğinden, Meclis’e milletvekili olarak girebildiği için…

Eminim ‘şok, şok, şok’ diye verilen haberlerde yer alan bazıları bu defa da aynı pişmanlığı yaşayacaktır.

Seçimler çok bilinmeyenli bir denklemdir de ondan.

Reklam

Yalnız bizdekilerin değil, bu konularda uzmanlaşmış yabancı firmaların da seçim öncelerinde açıkladıkları herbiri titizlikle yürütülmüş araştırmaların sonucu anketlerin, bir süredir seçimler sonrasında hayal kırıklığı yaratacak yanılgılar sergilemesinin sebebi de bu.

İnsanlar anketçileri yanıltmayı da seviyorlar.

Bu seçimde de benzer bir sürpriz tabloya hazırlıklı olmakta yarar var.

Pek çok ilk bu seçime damga vuracak da ondan…

Hatırlayalım: Bir yıl önce, AK Parti-MHP ortak iktidarı, muhalefet partilerini zor duruma düşürmeyi amaçlayan bir yeni seçim yasasını Meclis’ten geçirmişti. Bu seçime o yasayla gidiliyor. 

İlginç bir siyasi mühendislik ürünü olan yeni seçim yasası, ittifakları işlevsiz bıraktığı gibi, ittifaklar içerisinde yer alan partileri tek bir listeyle değil de kendi başlarına seçime gittikleri takdirde dezavantajlı duruma düşürüyor.

Nasıl olsa muhalefet cephesi -özellikle de 6 birbirine benzemez partiden oluşan Millet İttifakı- tek liste altında buluşamaz düşüncesiyle çıkarılmıştı o yasa.

Oysa ne oldu? Millet İttifakı’nın dört partisi -Saadet, DEVA, Gelecek ve DP- CHP listelerinde yer alan adaylarla seçime girmeyi, diğer bir parti de -İYİ Parti- bazı illerde aday göstermeyerek ortak listeye destek çıkmayı başardı.

Reklam

Buna karşılık, muhalefeti zor duruma düşürme amaçlı yasayı hazırlayıp Meclis’ten geçiren iktidar cephesinin iki partisi -AK Parti ve MHP- seçime ayrı listelerle katılıyor.

İşte size daha önce olabileceği düşünülemeyecek bu seçime özgü bir ‘ilk’ görüntü.

Ortak listede buluşan partilerin -özellikle Saadet, DEVA ve Gelecek partilerinin- kendilerini tercih edebilecek seçmen kitlelerini listesinde yer aldıkları CHP’ye oy vermeye ikna edebilip edemeyecekleri de bir başka bilinmeyen.

Madem bilinmeyenleri sıralıyorum, bir başka bilinmeyen de şu: Muhafazakar isimlerin listelerinde yer bulduğu illerdeki CHP’li seçmenin tavrı ne olacak? 

Gönül rızasıyla, içe sindirilerek bir partiye veya adaylara oy vermeye alışmış insanlar, ilk kez bu seçimde, başka bir hesapla oylarını kullanmak zorundalar.

Her seçimde ülkeyi kimin veya hangi kadroların yönetmesi isteniyorsa bunu sağlayacak biçimde kullanılıyordu oylar; oysa bu seçimde seçmenlerin önemli bir bölümü kimin veya kimlerin ülkeyi yönetmemesi gerektiği düşüncesiyle oy kullanmak zorunda.

Sadece muhalifler değil iktidarın devamından yana oy kullanacaklar için de bu bir gerçek.

İktidar cephesi de seçim kampanyalarını karşı tarafın olumsuz yönlerini ön plana çıkararak yürütecek.

Onlar biraz da buna mecburlar. 22 yılın sorumluluğunu taşıyan bir iktidarın seçmene cazip gelebilecek sloganlar bulmak veya vaatlerde bulunmak konusunda zorlanması doğal.

Muhalefetin ise, 22 yıla yayılan iktidar yanlışları yanında seçmeni umutlandırabilecek sözler bulması kolay.

Tabii bir de, var olanlara bakarak yapılan değerlendirmelerin hesaba katması mümkün olmayan beklenmedik gelişmelere de açık bir ülke Türkiye.

Seçime az bir süre kala ülkenin 11 ilini içine alan geniş bir bölgede şiddetli bir deprem olabileceğini, o illerde yaşayan insanların yarısının evlerinin yıkılacağını, içerinden bazılarının geçici veya kalıcı olma niyetiyle başka illere göçerken bazılarının da çadırlarda yaşamak zorunda kalacağını kim düşünebilirdi? 

İktidarın seçmenlere hoş görünebilecek bazı konuları seçimin hemen öncesine takvimlediği kendisini şu sıralarda belli ediyor; ancak yine aynı iktidarın ekonomik dengelerin bu denli bozulabileceğini, hayat pahalılığının dayanılmaz boyutlara ulaşabileceğini -soğanın kilosunun 30 TL’ye çıkabileceğini- öngöremediği anlaşılıyor.

TOGG, doğalgaz, temeli atılan deprem evleri mi, yoksa et, peynir, soğan fiyatları ve tabii elektrik ve başka temel ihtiyaç faturaları mı?

Bunların hangisi sandık başına gittiğinde oyunu etkilemesi açısından seçmen tarafından daha önemli bulunacak?

İşte size bir başka bilinmeyen daha.

Eski seçimlerde elimizde büyüteç, önümüze gelen aday listelerine bakarak seçmen tercihlerini etkileyebilecek isim arayışına girerdik. Bu defa da bunu yapanlar çıkacaktır, ama ben aday isimlerinin fazla bir anlam taşıyacağını sanmıyorum.

Hemen her parti veya ittifak birkaç parlak ismi listelerine yerleştirmiş olsa bile, bu seçimin özellikleri yüzünden, kampanyasını onları öne çıkartarak yürütmeyecek. Hemen hepsi büyük çapta karşı tarafı eleştirerek oy toplamaya çalışacak.

Kim rakibini daha fazla yıpratırsa…

İlginç bir ay -32 gün- bekliyor bizleri.

ΩΩΩΩ 

Reklam

29 YORUMLAR

  1. Sayın yazar “22 yılın sorumluluğunu taşıyan bir iktidarın seçmene cazip gelebilecek sloganlar bulmak veya vaatlerde bulunmak konusunda zorlanması doğal.” diyor ama durum pek de öyle görünmüyor, hatta iktidarın sloganlara ihtiyacı da yok gibi, her güne üçer beşer açılış ve temel atma törenleri yapılan prestij projelerinden sonra içi boş sloganı kim ne yapsın?
    Baksanıza muhalefet de bula bula soğan başını bulmuş, orda burda bir soğan muappetidir gülgül ölürsün:)
    Ekmek için ekmeleddin, soğan için kemal, açılın geliyor! Zavallılık paçalarından akıyor…

  2. Nasıl olsa muhalefet cephesi -özellikle de 6 birbirine benzemez partiden oluşan Millet İttifakı- tek liste altında buluşamaz düşüncesiyle çıkarılmıştı o yasa.
    Sayın yazar tam tersten bakıyonuz bence.belkide tek listede çıksınlar diyede yapmış olmasınlar…hayati chp ile mücedele ile geçen davutoglu chp den aday😀veya kaç defa partileri kapatılan saadetciler chp nin koltugunda..veya yüce divanda yargilayacaği eski akp ekonomi bakani chp nin listesinden…ballı kaymak….erdoğan başka ne istesin Allahtan.😊belki de tek listede anlaşsınlar diye…hoş chp lilere ne versen tıpış tıpış onu veriyolar.yat yat..kalk kalk..

  3. Bu seçimi muhalefet kazanamayacak, iktidar kaybedecek, kendi kalesine atılan gollerde skoru belirler, Ör. KK-Kk(K.kılıçdaroğlu -kendikalesine) attığı gol gibi…..

  4. Mecliste aylıkları en yüksek:
    -(örneğin 20bin) yapacağız!
    -Soğan patates yağ et süt gibi gıda maddelerini borsa gibi hükümette her gün kontrol altında tutup, eksikliğini ihracat ithalat üretimini kontrol altında tutacağız!
    -Eğitim öğretim gerçek MİLLİ OLACAK; öğretmeninden öğrencisine yemek sorunu da dahil masaya yatırılacak!
    BU ÜÇ MADDEYİ HAYKIRAN MEYDANLARDA; KAZANIR🤗.
    (ev araba üç anahtar enflasyon kur!.. o zaten yönetenlerin asli görevi değilmi?).

  5. Baran bey geçen seçimlerde kim kime imza atmıştır bilmem ama bahsettiğin eleman en son kavalanın avukatlığına soyunmuş “bu karar siyasidir, altınçağına bronz karıştı!” diye yeri göğü inletiyordu; anlaşılan bu kez geziciler kendisine imza desteği vermeye tenezzül etmemiş:)

  6. Sayın Koru

    İşin esasını gayet veciz bir şekilde tanımlamışsınız.
    Teşekkürler.

    Her seçimde ülkeyi kimin veya hangi kadroların yönetmesi isteniyorsa bunu sağlayacak biçimde kullanılıyordu oylar; oysa bu seçimde seçmenlerin önemli bir bölümü kimin veya kimlerin ülkeyi yönetmemesi gerektiği düşüncesiyle oy kullanmak zorunda.

  7. ülke savunması için savaş uçağı ve uçak gemisi yapabilenlere mi oy vereceğiz yada bunları ortadan kaldırıp ülkeyi savunmasız bırakacak olanlara mı? işte bütün mesele bu herhalde.

    • Rakipleriniz de Netenyahu’nun Rusya’nın, İran’ın, Çin’in, Suudi Arabistan’ın, Katar’ın ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin desteklediği adaya oy vermeyeceğiz deseler ne diyeceksiniz?

      Botaş’ın 20 Milyar Dolarlık borcunu neden erteler Putin?

  8. CHP İdari ve Mali İşlerden Sorumlu Genel Başkan eski Yardımcısı ve 57. Hükümet’te Spordan Sorumlu Bakan olarak görev yapan Erdoğan Toprak, CHP’den milletvekili adayı olurken, eşi Ece Güner Toprak da boş durmadı ve İYİ Parti’den aday oldu.
    CHP’de Tanıtım, Basın ve Propagandadan Sorumlu Genel Başkan yardımcılığı görevini de yürüten Erdoğan Toprak, 6 dönem milletvekilliği koltuğunu terk etmeyerek, CHP zihniyetinin koltuğa ne kadar meraklı olduğunu da ispatlamış oldu.

    Beyefendi CHP’den hanımefendi İYİ Parti’den aday!

    CHP’den 6 dönem milletvekilliği yapan Erdoğan Toprak’ın, zaman zaman TV ekranlarında bilgiç konuşmaları ile ünlenen eşi avukat Ece Güner Toprak ise İYİ Parti’den milletvekili adayı gösterildi.

    Böylece Cumhurbaşkanı’nı “aile boyu saltanat” suçlamaları ile hedef tahtasına koyanlar, kendilerinin ne kadar saltanat meraklısı olduklarını da göstermiş oldular.

    • kendi gözündeki merteği görmez, elin gözündeki çöpü görür sözü herhalde sizler için söylenmiş, sayan kaya hanedanını hiç duymadınız belli ki laz diyasporasından atanmış mülki amir, bürokrat saadet zincirlerinden habersizsiniz ki iki partiden seçim ile vekil olmak için başvuran aileyi serrişte etmişsiniz. Halbuki liyakatsiz nepotik atanma aynı kefeye koyabilecek bir durum değil, kaldı ki bu coğrafyada namuslu siyasetçi arayacak olsak “biz tekkeye mürit aramıyoruz ki?” diyen reyiziniz, siyasi etik ve şeffaflık yasası çıkarmak isteyen başvekile, “böyle giderse görev alacak il ve ilçe başkanı bulamazsınız” diyerek siyasetin ak tezgahlarda ne için yapıldığını faş eden bir lideriniz bile var size kılavuz olacak.

  9. NASİPSE ADAYLAR

    Naci Korunun seçim kanunu tahlillerini dağdaki karayılan bile okudu demiştik ama okumayanlar varmış. Tip li atay mesela neredeyse garanti yerini hapisteki bir mahkumu çıkarmak için kullanacakmış, gözyaşları içinde bu fedakarlığı kutluyorlardı. Sosyal medya haberinin altında bir yorumcu barajdan bahsetmiş ve onlarca tipli seçime hdp ile girdiklerinden ve baraj sorunu olmadığını ısrarla vurgulamış, ya bunları yeni hdp kandırdı yada kanunu okumadan seçime giriyorlar. Bunlar memleketi yönetmeye talip ey Allahım. Sayın yazar iktidarın nasıl ayağına kurşun sıktığından memnuniyetle bahsediyor. Millet ittifakı birleşmeyi başarmış falan. Bence herkes erken seviniyor. MHP ve İyi partinin barajı aşamadığını düşünün, kim karlı olur. Soğan ve vatan arasında seçim yapacağız bir ay sonra. Merak etmeyin canım tabi ki soğan kazanacak.

    • Soğan iktidarı temsil ediyor, ülkenin ne hale geldiğini. Soğan ekonomidir. Vatan ise millet ittifakını, birleşe birleşe ilerlemeyi simgeliyor. Vatan beraberliktir.
      Umalım soğan kazanmasın.

  10. Az önce bir twit gördüm, Saadet Partisi, CHP listelerine giren adaylarını tebşir ediyordu. Vatana millete hayırlı olsun vb.
    Aklıma Temel Bey’in bir ay evvel kurduğu o garip cümle geldi. “Bütün Türkiye parti binamızın öğrendi” demişti Temel Bey… Emlakçıyız sanki cümleten.
    Binanızı öğrendi, logonuzu unuttu… Seçime CHP logosu altında giriyorsunuz…
    Siyasetsen bundan büyük kayıp mı olur?

    • Muzaffer bey tivit dedin de aklıma geldi;

      Önce, Atilla Yeşilada’nın bir tivitini gördüm bir ekonomi yazarının finans çevreleri, finans dışı çevreleri, özel sektör ve kamu dış borç verilerini ayrıntılı bir şekilde incelediği yazısını “her işveren okumadan haftaya başlamasın” notuyla paylaşıyordu. Bu tivit senlik değil gerçi, sen iş veren değilsin sonuçta!

      Sonra, Durmuş Yılmaz beyin bir tivitini gördüm, “MB’nı piyasa oyuncusu yaptılar” notuyla paylaştığı tivit şu linkteki haberi özetliyordu:

      https://www.ekonomim.com/finans/haberler/dovizde-gunluk-ihtiyaci-kapalicarsi-karsiliyor-haberi-690059

      Benim anladığım bir konu olmamasına rağmen anlayabildiğim kadarıyla okudum;

      Haberde Merkez Bankasının tekerlekli arabalarla her sabah Kapalı Çarşıya 5 000 000 000 lira yazıyla beş milyar lira getirip karşılığında da ne kadar tutarsa (yaklaşık olarak 260 milyon dolar) dolar alıp gittiği, her gün 260 milyon doların da KÇ’ya kayıt dışı para ve Anadolu’dan geldiği.. muhabirin yorumuna baş vurduğu bir finans uzmanı da “560 yıllık KÇ tarihinde ilk kez böyle bir olayla karşılaştıklarını, bunun nedeni olarak da seçimden sonra hangi iktidar gelirse gelsin kur korumalı mevduat uygulamasına sürdürülemez çok saçma bir uygulama olduğundan buna son vereceğini, bunun da döviz talebini artıracağını, önlem olarak da MB’nın KÇ’dan da döviz topladığı” ifadelerini yazıyordu.

      Gerçi bu tivit de hiç senlik değil, sen en iyisi kafana göre takıl:😂

      Fakat bu tivitler ilgilenen herkese önemli mesajlar veriyor. Parası olan için kar-zarar meselesi yani, olmayan için de tedbir meselesi! Dolar artarsa ekmek azalır kısacası!

  11. Dün ben de aday listeleri yayımlandıktan sonra kendi seçim bölgemdeki adayların kimler olduğunu özellikle merak edip inceledim ;12 milletvekili çıkaracak olan bölgemizde, partilerin
    60 yakın adaylarının arasında sadece iki tanıdık kişiye rastladım , geri kalanların hiç birini hiç bir şekilde tanımıyorum .
    Peki , biz hiç bir şekilde tanımadığımız , kim olduğunu , neci olduğunu bilmediğimiz ve çeşitli entrikalarla , alavere dalavere ile , parti yöneticileri tarafından ” Odun da koysam seçtiririm”
    anlayışıyla aday gösterilip bize dayatılan bu adamlara niye oy verelim , biz partilerin ”Çankaya Noteri ”miyiz , bu soytarılar bizi aleni olarak enayi yerine koyuyorlar !
    Bu arada bizim bu köşede sabah akşam partilerine methiyeler düzen , destanlar yazan trol arkadaşlardan da hiç birini aday listesinde göremedik,partileri ayıp etmiş yani !

  12. -İttifak zorunluluğu kanun ile olmazsa bu siyasiler burunlarından kıl aldırmazlardı, iyi oldu. Daha seçimde bir araya gelemeyen vekil ne zaman aynı amaçta birleşir?! (cevap:aylıklarının artırılması oturumunda).
    -AKPartisinin 1.sıradan bakanlarını sürmesi yarışa 1-0 önde girmesini sağlıyor!
    —Bir yada iki vekil olsada muhaliflerin hele ben bulunmaz hint kumaşı değilmişim modu, kompilesine zarar verir mi verir! (onun bir halt olmadığını (ise) baştan söyleyecektin yüzüne!). Möhim kişi ise, hakettiğini vereceksin!
    -Bu sistem sayesinde boşa giden oylar azalacak, 1-2 vekil de olsa farklı görüşteki insanlar meclise girebilecek!
    👍Sonuçta bir değişiklik yeni bir kan yeni düşünceler yer bulacak mecliste.
    (içinde müsibet bela Allahın cez..sı denilecek isimlerde, hatta bazılarına göre vatan haini bile göreceğiz😂😂😂).
    Parti olarak başedemiyorsanız, tek tek dokunulmazlık kalksınlar la uğraşmazlar inşallah!
    🤗Umulmayan ama vücut bulacak bir önemli gelişme;
    Cehape zihniyeti mavrası son bulacak,
    etnik kıyımlar planlar zehirlemeler ortaya çıkıp afişe olacak!
    Not:Rakibini kötülemeye çalışmasın kimse boşuna, sen kimsin? ne yapabilirsin? onu söyle, inandır yeter🤗

    • Ne zaman adam oluruz? sorusu meşhurdur. Meclisimiz ne zaman sükuta erer, nasıl durulur? yada mümkin midir? Seçmen neye layıksa kendi belirliyor🤗.
      TR’nin kaderini belirleyen ve aynası olan TBMM fotoğrafı ile belli olur geleceği de kaderi de dünyanın seni hangi gözle gördüğü de👀👀👀.
      Adaylara bakıp duruyorlar iki gündür tv de;
      Bir zamanların meşhur gastecileri tu kaka ilan edilmişlerdi önce, şimdi giriyorlar meclise🤔.
      Kimisi acandı kimisi satılmış kimisede vatan haini! Bavul mavul işleri beni aşar ona göre😡. Bazıları fetöcü bir diğeri pk.. cı diye suçlandı durdular!
      Heyhaattt…
      Adalardan bir yar gelirmi dersiniz gelecek seçimde sizler? geliirrr .. gelir😂
      Göstergesimi?
      Biri diyor sen adını değiştirmişsin hizb.. sın.
      O da diyor Hayır! ben o ben değilim🤔.
      Kanunda şöyle idi: Suçlayan suçu ispatla mükelleftir!
      (suçla, karşıdaki ben suçsuzum diye kendi ispat etsin!!! varmıydı? bilemedim).
      Demokrasi buysa ve böyleyse…
      İstemeyenler demokrasi den daha başka ne istiyorsa Allah korusun bizi öyleyse 😡.

  13. 3-4 senedir devirler vardır diyorum pek çok yorumda. öyledir çünkü.
    istediğin kadar işine gelecek işler kurgula, seçim kanununu değiştir mesela. ne fayda.
    muhalefet bazı sert havalara rağmen rüzgar gibi geçmedi, toplanmayı, bir arada kalmayı, anlaşmayı, birleşmeyi, hem yürümeyi hem olgunlaşmayı başardı. sorunlar olabilir, yine çıkabilir ama artık bir uzlaşma kültürü ve
    farklı fikirlerin bir araya gelmesinden bir zenginlik oluştu. seçmen bunu görüyor. muhalefet seçmeni olarak arkasında duracağız demiştik,
    anketlerde durum ortada değil mi? inşeAllah seçime günler kala çok daha büyük sıçramalar göreceğiz.
    benzemezlik konusunda eleştirileri olan cumhur kesimi ise muhalefeti taklit ederek daha bir benzemez hale geldi üstelik bir zenginlik yerine ortaya kaos çıktı, akp-mhp bile -eğer değişmezse- bırakalım ortak listeyi, bazı illerde dahi güç birliği yapamadı. anketler ortada değil mi? dsp ye bile milletvekilliği dağıtacak hale geldiler.
    muhalefet çok güçlendi ama asıl sorunları ekonomi elbette.
    her ülkede zaman zaman krizler olur, belli dinamikler vardır çünkü. petrol yükselebilir, dünyada bir ekonomik sıkıntı kendini hissettiriyor olabilir, pandemi çıkabilir, şiddetli bir deprem büyük bir ekonomik pahaya neden olabilir mesela. ama bizim yaşadığımız kriz elbette etkileri olmakla beraber büyük ölçüde bu dinamiklerden kaynaklanmıyor, bizim sorunumuz kötü yönetim. çok hatalı ve son derece yanlış ekonomi politikaları, yanlış kararlarda anlamsız ısrar, ülkenin gücünün çok ötesinde, adrese teslim, devlet sırrı, dövize endeksli gereksiz büyük projeler, akıl dışı israflar, günü birlik kararlar ve en önemlisi tartışmalı yargı kararları ile verdiğimiz güvenilmez, öngörülmez bir ülke olduğumuz imajı.
    bir gece yarısı ülkenin başkanının damadının bir sosyal medya mesajı ile görevini bırakması ya da bir gece yarısı ülkenin piyasaların güven duyduğu bir isim olan merkez bankasının başkanının görevden alınması entegre olduğunuz dünyada sonuçları olan işler değil mi?
    şimdi iktidar istediği kadar togg reklamı yapsın.
    ülkede çok ciddi bir gelir adaletsizliği var. kahir kesim bırakalım togg almayı, hatta et almayı, patates-soğan alırken sıkıntı çekiyor. kalan kesimin bir kısmı çok daha üst segmen araba tercih ediyor, kalan kesim için ise pek çok seçenek var. bir araba markanız varsa şirketmiş falan geçiniz, iyi yönetmeniz lazım. şimdi iktidar neyi iyi yönetmiş ki ümit var olalım? kızılayın hali başta, kurumların, dairelerin, teşekküllerin, ülkenin, ekonominin, yargının, tarımın, hayvancılığın, sanayinin, eğitimin, ahlakın, adaletin hali ortada?
    yaptıkları yapacaklarının teminatı değil mi?
    patates-soğanı 100 tl den alırız artık kazanacak olurlarsa,
    o da bulursak.
    aday isimlerin bir anlamı yok gerçekten.

    • muhammet karadağ 10 Nisan 2023 At 08:31

      “kurşunları iyi parti istanbul il binasına dökenlere lafınız yokmu?
      siz millet ile dalga geçmeye devam edin
      bizim öyle batıl inançlara takılacak durumumuz yok”

      bu yorumun muhatabı ben miyim sayın karadağ?
      cevap yazacağım ama emin olamadım.

      • iyi parti kurşun döktürsün diye yorum yapan birine yazmıştım ama o yorum fethmi korunun dünkü yazının altındaydı
        nasıl oldu
        buraya nasıl geldi
        sizin yorumunuza böyle bir yorum neden yapayım
        elbette ki siz değilsniz.
        özür.

        • o yorum,
          benim ddm 8 Nisan 2023 At 07:12 yorumuma yapılmıştı,
          tahmin ettim ama isim belirtmeyince durum muğlak kalabiliyor bazen de yanlış anlaşılma olabiliyor.
          diyalog iyidir.

      • Masaya zorla oturtulmasının öfkesini seçim gecesi yaşanacak mağlubiyete kadar saklayamadı. Oysa Kılıçdaroğlu’nun siyasi sonunu görmenin getirdiği mutluluk ile karışık öfke dolu konuşmayı asıl o gün beklemekteyiz Akşener’den. Meclis kürsüsünden sağa sola fırlattığı kurşunlar sadece bir prova.

    • “bir araba markanız varsa şirketmiş falan geçiniz, iyi yönetmeniz lazım. şimdi iktidar neyi iyi yönetmiş ki ümit var olalım?”
      Ümitvar olunuz, daha düne kadar bu da yoktu, şimdi var!!!!

      • iyi ki varsın gibi mi?
        öyleyse,
        bir sorun olarak var olmaktan çok,
        bir fayda olarak var olmaktan bahsedebilmeliyiz değil mi?

  14. Sayın yazar “Gönül rızasıyla, içe sindirilerek bir partiye veya adaylara oy vermeye alışmış insanlar, ilk kez bu seçimde, başka bir hesapla oylarını kullanmak zorundalar.” diyor ama
    chp seçmeni için hep aynı durum geçerliydi:
    TIPIŞ TIPIŞ!!!!

  15. Fehmi bey akıllı adam.Bazı turfa müneccimler(*) gibi seçimi çantada keklik olarak görmüyor muhalefet açısından.

    Böyle düşünmesinin haklı sebepleri var:Bir kere Cumhurbaşkanı adayının çok isabetli olmadığı kanaatinde. O’na kalsa seçilecek aday Abdullah Gül’dü.Ama tabii ki bu geçti.Şimdi bunu sorun etmenin bir anlamı kalmadı.İkincisi Fehmi bey, muhafazakar camiayı,mütedeyyin kesimi çok yakından tanıyor.CHP zihniyetinin bu halk kesimine daha dün diyeceğimiz bir zamanda, örneğin 28 Şubat’ta ne zulümler ettiğini çok iyi biliyor.Zulme maruz kalan bu kesimin CHP’ye ne kadar kızgın ve kırgın olduğunu da biliyor.
    Halkın,CHP’nin kolay kolay değişmeyeceği kanaatinde olduğunu da biliyor.Başörtüsünü serbest bırakan yasanın iptal edilmesi için AYM’ne verilen dilekçede ve Erbakan’ın mahkumiyetini evinde geçirmesine CHP’nin yaptığı itiraz dilekçesinde Kılıçdaroğlu’nun imzasının bulunduğunu da biliyor.

    Bu durum muvacehesinde,her ne kadar parti yöneticileri anlaşsalar da
    mütedeyyin seçmenin elinin Kılıçdaroğlu’na oy vermeye kolay gitmeyeceğinin farkında Fehmi bey.
    Bence haksız da sayılmaz.Ama tabii ki muhalefetin motivasyonunu yüksek tutmak için seçimi Kılıçdaroğlu’nun alacağı öngörüsünde bulunmaktan da geri durmuyor.

    (*):”Yıldız arayıp gökte nice turfa müneccim /Gaflet ile görmez kuyuyu reh-güzerinde” .Ziya Paşa

  16. 32. gün, sandıkta muhayyel asrın lideri, ümmetin umudu ve şürekası togg, mmuç ve natural gas futures ile teşkilat dizisi takviyeli propaganda makinesi ile uzlaşma kültürünü artık temsile aday 6 benzemezin temsil ettiği çarşı, pazar diasporasının geleceğe dair verecekleri müteselsil iktisadi ve ıstılahi sözler yarışacak sanıyorum. Bu durum ülkenin içinde bulunduğu sosyal fay kırıklarının da deprem sonrası daha hareketli olması sebebi ile potansiyel sürprizler barındırsa bile milletin kısmı ekserinin kararını görünürde vermiş olması, 20 yılı aşkın yılın günahı ve sevabı ile iktidarın artık mahsuplaşma zamanı gelmiş gibi duruyor. Uzun bir süredir raydan çıkmış kontrolsüz ve yorgun görüntüsü çok aşikar devlet katarına takılmış akpartinin bırakın bizi gidelim bezginliği ile çeyrek asırlık siyasal İslam macerasının hatimesi çekilip tarihe mal olacakları zaman gelmiştir.” Hadiseler akıbetine göre değerlendirilir.” Teemmel

Yoruma kapalı.