Olmayan yasağı kaldıralım derken başörtüsünü referandumla yasak hale getirmek mümkün

27
Reklam

Nihayet bir siyasi lider de söylenmesi gerekeni ifade etti.

DEVA Partisi lideri Ali Babacan, Karar TV’de katıldığı programda, iktidar cephesinden karşı atak olarak gelen, “Madem başörtüsü konusunu sorun olmaktan ebediyyen çıkarmak istiyorsunuz, o halde gelin bunu sizin talep ettiğiniz gibi yasayla değil anayasa değişikliğiyle gerçekleştirelim” teklifine, “Temel haklar oylanamaz” diye karşı çıktı.

Anayasa değişikliği için referanduma gidilmesini istiyor iktidar cephesi.

Babacan’ın karşı çıktığı konu bu. Din ve vicdan özgürlüğünü ilgilendiren bir konu başörtüsü, bunu referanduma sunmanın temel hak ve özgürlükler alanında yanlış bir davranış olduğunu vurguluyor. 

Haklı bir tavır bu.

Oylandı diyelim ve halktan yeterli oy alamadığı için reddedildi; o zaman ne olacak?

Temel hak ve özgürlükler evrensel değerlerdir ve bu haliyle de uluslararası belgeler aracılığıyla koruma altındadır.

İşin garibi şu: Başörtüsü yasağının toplumun gündemine girdiği 12 Eylül (1980) askeri müdahalesi sonrasında, ülkeyi yasaklarla tanıştıran ve her yasağı anayasal koruma altına sokabileceklerini düşünen dönemin güçlüleri, keyfi uygulamalarını sabitleştirmek için, yeniden yazılan anayasaya başörtüsünü yasaklamayı öngören bir madde koyma düşüncesini de paylaşmışlardı.

Reklam

Aynı düşünce,’referanduma sunma’ biçimine sokularak, 28 Şubat’ın (1997 ve sonrası) karanlık döneminde de belli çevreler tarafından gündeme taşınmıştı.

Her iki dönemde de, konunun bu biçimde ele alınmasına, başörtüsü yasağından mağdur olabilecek kesimin fikir önderleri, “Temel hak ve özgürlükler oylanamaz” gerekçesiyle karşı çıkmışlardı.

Onların fikirlerine itibar eden siyasiler de…

Şimdi iş tersine dönmüşe benziyor. Başörtüsünü oylatmak isteyenler geçmişte bu yoldaki tekliflere direnmiş siyasilerin mirasçıları; onlara fikri destek verenler de günümüzün muhafazakar sayılan -veya öyle olduğu sanılan- medyasının kalemşorları.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, seçimde iktidar cephesinin muhalefete karşı kullanabileceği ‘siyasi malzemeler’ arasında yer alacağını fark ettiği, “Bunlar iktidara gelirse başörtüsünü yeniden yasaklar” propagandasını işlemez hale getirmek için ortaya atmıştı, konuyu yasayla gündemden çıkarma düşüncesini.

Propagandayı önleme amaçlı bir niyet dışa vurumuydu teklifi.

Bu arada, üniversitelerde uygulanmakta olan yasağın sona erdirilmesini, dönemin YÖK başkanına kendisinin telkin ettiğini de, hem dönemin YÖK başkanı Prof. Yusuf Ziya Özcan’ı, hem de “Haberi vardı” diyerek dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü tanık göstermeyi de ihmal etmedi CHP lideri…

İktidar tarafından bu çıkış ‘gollük bir pas’ olarak görüldü ve “Yasa yeterli değil, anayasaya bir madde ekleyelim” hamlesiyle karşılandı.

Reklam

“Aile yapısını güçlendirecek ifadelerle birlikte” eki de yapılarak…

Gerçekten yasağın kaldırılması mı isteniyor, yoksa artık zaten uygulanmayan başörtüsü yasağının tümüyle kaldırılacağı bahanesiyle yeni yasaklar getirme niyeti mi var?

“Aile yapısını güçlendirmek” ile kast edilen konular neyse, onlara muhalefet cephesinden itiraz gelebileceği ve bunun “İşte gördünüz, yasağın kaldırılması konusunda samimi değiller” propagandasına yarayacağı hesabı…

Yani, başörtüsü özgürlüğünün yasal güvenceye kavuşturulması teklifi ‘pas’, konuyu aile boyutu eklenerek anayasa düzeyine çıkararak muhalefeti köşeye sıkıştırmak da ‘gol’ oluyor.

E, bu arada, konu referanduma sunulduğunda, teklif o kargaşa arasında reddedilirse ‘gol’ kimin kalesine girmiş olacak?

Başörtüsü özgürlüğü, bu defa, politik ayak oyunları sonucunda referandumun reddedilmesi yüzünden, yeniden yasaklanma tehdidi altına bile düşebilir.

Herhalde bunu istiyor olamaz değil mi iktidar cephesi?

AK Parti?

O cephede yer alanlar arasında geçmişte başörtüsü yasağına ölümüne sahip çıkmış olanlar da var, ama AK Parti?

Böyle bir yanlışa zemin hazırlayabilecek bir teklif başörtüsünün referanduma sunulması. Ayrıca, evrensel belgelerin güvencesi altındaki din ve vicdan özgürlüğü alanına giren, bizde ancak hak ve özgürlüklerin göz ardı edilip çiğnenebildiği askeri vesayet dönemlerinde kamusal alanlarda yasak hale getirilebilmiş başörtüsünün, başörtüsü sözcüğü bile kullanılmadan, kadın hakları kapsamında yasayla bir güvenceye kavuşturulmasıyla yetinilebilir. 

Aslında ona bile gerek yok. Başörtüsü ülkemizde bir daha yasaklanamayacak bir kabule kavuşmuş durumda.

CHP’nin itirazını kaldırması bunu sağladı çünkü.

Tehlikeli sulardan uzak durmak gerekir.

Ali Babacan’ın uyarısı yerinde.

ΩΩΩΩ

Reklam

27 YORUMLAR

  1. Avrupa’da dikiş tutturamamış çapulcuların kurduğu ABD’de çoğu kez keyifle izlediğimiz kovboy filmlerinde gerçek suçlu mu değil mi konusu çok irdelenmeden ahalinin (nazikçesi halk oluyor) asın asın tezahüratları arasında asılan veya kurşuna dizilen binlerce masum (özellikle zenci-siz ikiyüzlü medenilerin bu sözcüğü yasaklamalarına bakmayınız, güya günahlarını affettirecekler) insan vardır. Yüzyıllarca adeta damıtılarak süzülerek yaratılan özgürlükler, insan hakları ahaliye sorularak (referandum) yok edilmemesi gerekir. Hele hele şimdilerde bile büyük çoğunluğu mutsuz insanların yaşadığı coğrafyada yeşeren anlayışın etkisi ile.

  2. ŞÖYLE BİR YASA YA DA ANAYASA MADDESİ OLSA HEPİMİZİ TATMİN EDER Mİ ACABA:
    “BAŞÖRTÜSÜ FURUATTANDIR!”
    EFENDİM?
    YANİ OLSA DA OLUR OLMASA DA OLUR AMA OLMAZSA DAHA İYİ OLUR…
    HERKESE UYAR MI???

    • “Fürüat ne demektir?” sorusuna cevap:

      “Öncelikli değil demektir. İslam’ın şartı 5, imanın şartı 6. Burada başörtüsü var mı, yok. Asıl olan kelime-i şahadettir. Müminsiniz, günahlara dalıp çıktıktan sonra vefat etmeden önce tövbe etmiş olsa o kimse, kim diyebilir ki cennete gidemez diye. “

    • kemal yıldırım 09-12-2013 20:34
      evet gayret bey eğer başörtüsünü bir bayanın takmaması günah ama başörtüsüne inanmıyorum dersen dinden çıkarsın dese herşey anlaşılacak. mevzu şu ortaya muallak bi ifade atıyor…sonra millet şaşıp kalıyor. Teferruattır demesi bence saçma. şu açıdan baksanız anlarsınız saçma olduğunu. E imanın islamın şartlarında yok diyor. imanın şartlarından biri kitaplara iman değil mi evet. e peki biz kitaba iman derken kuranı kerime inanıcaz diğer kutsal kitaplarada ama onların hukmu Kuranı kerimle birlikte kalktı.Biz incile zebura tevrata inanıyoruz ama o kitapların hukumlerini değil kuranı kerimin hukumleriyle amel ediyoruz.buraya kadar tamam. peki kuranı kerimde muhkem ayetler var.hepsine inanmak zorundamıyız.Evet.Kitaplara iman derken biz bırakın kuranı kerimin bi ayetine bi harfine bile yanlış inanmıyorum diyemeyiz.dersek iman halkasından çıkarız.Teferruattırda diyemeyiz. Zira kitaba iman deyince baştan sonra her hukmune inanmamız lazım ciddiye almak lazım.Başörtüsü teferruattan ibarettir diyemeyiz.Zira o kuranı kerimin örtünme ile ilgili hukmu.O hukum ayetlerde açıkca belirtilmiş.İnanmıyorum dersen küfre girer imanından olursun.Teferruattır dersen 2.plana atarsn hafife alırsın buda insanın imanını çok ama çok zayıflatır.zira Ayete teferruat demek , ayet kitabın hukmu olduğundan kitaplara imanıda hafife almak olur. ortamı yumusatacam diye o dönemlerde ne yapacağını bilmeyip şaşırıyor.Teferruatı furuata çeviriyor sonra. imanın şartlarında başörtüsü var. Kitaplara imanın kuranı kerime imanın içinde bir cüz.Yani kitap deyince ben kuranı kerime inanıyorum ama başörtüsüne inanmıyorum diyebilirmisin? Bence bunlar bilmiyorlar veya kasıtlılılar…

      • örtünmenin din kurallarının inanç ritüellerinin kanunla nizamla düzenlenmesi… dediniz mi,
        İran’dan bir farkınız kalmaz!
        TEK SAVUNMASI GEREKEN HERKESİN:
        İNSANLARIN GİYİMİNE KUŞAMINA KARIŞILIP AYAR ÇEKİLMESİNİN ÖNLENMESİDİR!
        inanç gereği nassı örtünmeli nassı giyinmeli o işin uzmanları (TR de müftülük, bulamadıysan cami hocası) veya şu an mevcut bulunan DİB na sorup, bireysel olarak uygulanmaya çelışılmalıdır!
        80 milyon içinde 100 kişi de olsa dikkate alınmalı lakin,
        10 milyon kişi şöyle istiyor diye de tüm ülke huzuru bozulmamalı, genel ortak kurallar nedir?
        uyulması zorunlu olan nedir?
        tespit edilip onun gereği yapılmalıdır!

  3. Kadınların sadece başörtüsü problemi yok, Nükhet Duru’ya kalırsa kadınlara “tayt giyme” özgürlüğü de kısıtlanabilir. Öyle dememiş ama yakışmıyor yapmasınlar demiş. Sonu nereye gider bu zihniyetin biliyoruz. Yasaklardan, yoksulluktan ve yolsuzluklardan gına geldi.

  4. Yasak diyince hemen fehmi koru geliyor..hoşuna gitmeyen yorum olunca YASAKLA ve yorumlarda gösterme..çok samimiyetsizsiniz…

    Kaç yorum yazdım ..hoşunuza gitmeyince yayınlamayın…sonra yasak deyin fikir özgürlüğü deyin …..

  5. Erdoğan eğer başörtüsü savunucusuysa, eğer tesettür giyime inanıyorsa önce cezaevlerinde çıplak arama uygulaması gibi bir rezilliği ortadan kaldıracak yasal düzenlemeyi yapsın. Bunu yapmaya 20 senedir gücü yetiyordu. Şimdi de yapabilir. Bir tarafta cezaevlerinde çıplak arama gibi insanlık dışı uygulamalar yaptıracaksın diğer taraftan başörtüsü özgürlüğü diyeceksin. Erdoğan tarzı siyasetin iki yüzlülüğünden başka bir şey değil.

  6. İktidar kutuplaştırıcı siyaset uygulayarak bugüne geldi ve hala aynı yolda devam etmek istiyor. Bunu zararını hepimiz çekiyoruz. CB sistem değişikliğini yüzde 51 ile kıl payı aldı ve cefasını hep beraber çekiyoruz. Bir adama teslim ettik sistemi. Sonuç, her alanda gerileme ve fakirleşme. Bu kadar kolay değiştirilmemeli sistem ve kurallar. Yap boz olmamalı. Ülke olarak geri oluşumuzun ve bir adım ileri gidememizin temel sebebi bu. Kural koymayı da kuralına göre oynamayı da bilmiyoruz. Başörtüsüne ve diğer özgürlüklere arka çıkacak bir anayasa değişikliği isteniyorsa bu konsensus ile yapılmalı. Milleti bölmeye çalışarak değil. İktidar her açıdan sadece ülkenin kaynaklarını ve enerjisini boşa tüketiyor ve bizi geri bırakıyor.

    • Ender bey “Kural koymayı da kuralına göre oynamayı da bilmiyoruz.” derken kısmen haklısınız;
      Örneğin cb yi halk seçsin mi referandumunda bizim muhalefet topyekün hayır demişti ama halkımızın çoğunluğu evet demişti,
      sonra aynı muhalefet cb seçimlerinde utanmadan aday çıkardı iyi mi?
      Başkanlık sistemi gelsin mi dedik halkımız evet dedi, muhalefet yine hayır dedi;
      sonra yine utanmadan başkanlık seçiminde aday çıkardılar, yahu inanmadığın kabul etmediğin sistemde niye aday gösterip yarışıyorsun ki, boykot etsenize, sandık her şey değildir, hatta hiçbir şeydir diye yeri göğü inletsenize!?

  7. bir sade vatandaşın örtünme sorunu var mı?
    devlet kurumuna vb yerlerde girememe çalışamama gibi bir sıkıntı varmı?
    bence yok!
    nikah yapmayı camide mi yapmak istiyor?
    başörtülü yada kara çarşaflı veya mini etekli konferans mı vermek istiyor?
    veremiyor mu?
    okullarda din inanç ahlak eğitimi, kuralları öğrenilemiyor mu?
    öğretmiyorlar mı???

  8. Bazen bunları yazan Fehmi Korumu diye düşünüyorum gecmiste yasak olmayan başörtüsü bir gecede yasak oldu.Simdi ise bir yönetmelikle sorun halledildi gibi gözüküyor.
    Soru yasa mi buyuk anayasa mi ?
    Kanunla yasağı kaldırdınız peki yeni bir parti geldi ve kanunu değiştirdi ne olacak ?Alsana yasak.Peki anayasa ile güvence altına alındı daha iyi olmaz mı Kanunu isteyen neden anayasa düzenlemesini istemiyor.Bunu neden sorgulamiyorsunuz.Sn koru sizde mi illa muhalefet olsun diye cirpiniyorsunuz.
    Sokaktaki çocuğa sorun yasa mi yoksa anayasa mi büyük ???

  9. Sayın yazar “Oylandı diyelim ve halktan yeterli oy alamadığı için reddedildi; o zaman ne olacak?” diye soruyor, elcevap:
    Katılım düşükse referandum sonucu işe yaramaz, yeterliyse herkes sonucuna katlanır, yani milli iradeye saygı gösterilir, hepsi bu.

  10. Ender bey gayet güzel izah etmiş. Başörtüsünü paraşüt yapıp akıllarınca iktidarlarını uçuracaklar.
    Buna izin vermemek lazım.
    Bugüne kadar bu başörtüsünün çok ekmeğini yediler.
    Artık yeter demeli.
    Herkes elini başörtüsünden çeksin.
    Erkeklerin başörtüsü konuşması kadınları aşağılayan bir şey zaten.
    Kadınlar erkeklerin ne giydiğine karışıyor mu?
    Not:Kadın değilim.

  11. Temel hakların ayaklar altına alınan ülkemizde
    Başörtüsü anayasal güvenceye alınarak gündemden çıkarılmalı.Yasa ile gelen özgürlük
    Yasa ile kaldırılır.Halkumızın kahir ekseriyeti
    Bu antidemokratik yasağı referandumla kaldıracaktır.CHP zihniyeti bunu bildiği için
    Referandumdan kaçmaktadır.80 yıl temel haklar
    CHP zihniyeti tarafından çiğnendi.
    İt……..yemekten vazgeçmez…

    • CHP lideri, ‘Geçmişte CHP başörtüsü konusunda hata yaptı’ diyerek helalleşme istiyor.
      Tek hatası keşke başörtüsü olsa!
      CHP’nin kendisi baştan ayağı hata!

  12. Bu başörtüsü konusundaki tutum ve davranışlar ; bizde siyasetin seviyesini daha doğrusu seviyesizligini , her şeyin nasıl siyasete alet , ikiyüzlülüğü, samimiyetsizligi ortaya koyması açısından gerçekten ibretlik bir durumdur !
    Anayasa isminden de anlaşılacağı gibi ana yani temel bir yasadır, orada temel ve genel hususlar yer alır, ayrıntılar yasayla düzenlenir.
    Referandum konusunda gelince ; aslında referandum çok çok istisnai hallerde ve nadiren başvurulan , çok da sağlıklı olmayan bir yöntemdir.
    Halk , referandum konusunda kendini hiç bir sorumluluk altında hissetmez , konuyu enine boyuna düşünmez, araştırmaz, gelişigüzel bir tercihte bulunur .
    Bu nedenle referanduma götürülmek istenen konuların; yetkili ve uzman birim ve kurullarda her yönden yani hukuki, teknik , ekonomik , vs. yönünden incelenmesi , araştırılması ve en sağlıklı, en doğru , en gerçekçi bir sonuca bağlanması gerekir .
    Işte bu gün 2018 de yapılan yanlış referandumun maalesef en acı sonuçlarını hepimiz ve bizzat taşıyarak görüyoruz .

    • Son iki ayda yaşananlar bize Başkan Erdoğan’ın küresel çapta bir lider olduğunu, tabii ki Türkiye’de de rakipsiz olduğunu ayrıca muhalefetin ava giderken avlandığını gösterdi.

  13. Bu ülke şimdiye kadar kaldıramadi fakat düşe kalkada olsa bu güne kadar idare etti.Bundan sonra bu millet ve ülke Kara cahil idarecileri kaldıramz. Cumhur başkani ve diğerleri biz sıradan vatandaşlar olarak onların aldıkları maaşlari bize hızmet etmeleri için veriyoruz onlar bizim amirlerimiz değil memurlarımız.Onlarda kim oluyorda benim giyeceğimi refaranduma götüriyor.
    Aman Allahım bunlar çıkdırmışlar. Şimdiye kadar zaten yapmadıklari Kendi vazifelerini bırakmış milletin başındaki örtüsü ile oy alabilmek için uğraşiyorlar.

    • Senin giyeceğini yasaklayanlara tek kelime etmiyorsun.Kac masum kız okulunu bıraktı kaç öğretmen işini bıraktı kaç kişi yurt dışına gitti sırf giyimine karisildığı için soylermisin.

  14. dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan eder
    dinimi pekiştireyim derken, insanı dinden eder
    cennetin anahtarını arayayım derken, cehennemine duble yoldan götürür seni.
    üstüne üstlük bir de kafir eder!
    “giyinmek yemek içmek örtünmek inancını yaşamak okumak sevmek sevilmek yardım etmek sosyal olmak cumaya cenazeye katılmak”
    insanların temel hakkıdır!!!
    birisi bunlardan birini kısıtlıyorsa, yapmana engel oluyorsa, özgür değilsin zaten!
    laiklik ilkesini hukuk devletini geçtim,
    SEN ESİRSİN DEMEK!

    • inancı sakız çiğnemek orucu bozarmı sorusuna indirgeyen, üstüne sıkmaçlı bir giysi, kafasına eşarp bağlatan zihniyet!..
      gün geldi, kadını sokakta saçından tutup sürük..
      çocuğunun amatemde depresyon tedavisinde..
      cinsiyetinin bozulmasına ses çıkarma sakın ha..
      (asabım bozuluyor bunları konuştukça)
      konularıyla, aile yapısını toplum ahlakını bozan aykırı işlere” alıştırma ” provası yaptı hep!😠.
      sayın RTE bunu da çözebilir elbet;
      *imam hatiplari geliştirerek, sayısını azaltıp eğitim kalitesini yükselterek!
      *milli eğitim de ders olarak arapça Türkçe meal ve tefsir ile, peygamberimizin hayatı ve sünnetleri derslerini (seçmeli ders! not zorunluluğu olmadan!) 18 yaşına kadar tüm çocuklara okutturabilinir mesela.
      gelecek nesillere en büyük miras bu olmaz mı sizce?…

      • Olmaz, önce normal en basit insani ilkeleri etik kuralları, on emiri öğret de, sonra da işin akademisine bakalım….

        • sen bu yol yöntem ile gerçek ve doğru olanı öğretmez! öğretemez isen,
          fetörculer zembilciler adnancılar cübbeyi giyen her bir köşebaşı merdiven altıncılar
          istedikleri her bir sapkınlığı da yanlışıda siyondan ondan bundan bulup bi güzel belletirler!
          ondan sönra ben dinimi ahlakımı “müslüman olmayanlardan mı” öğreneceemm diye feryat eder bas bas bağrınırsın!..
          lakin senden başka kimse çığlığını duymaz!
          (tollere bel bağlama, hükümet değiştimi onlarda toz olurlar)

  15. İktidar bu kadar acul atladığına göre bu konunun üzerine, aslında yapmak istediği gayet açık. Başörtüsü, aile koruması, akp onaylaması, reisin onayı falan gibi bir torbaya koyacak, paket yapacak milletin önüne koyacak. Yerseniz diye. Eh başkası da beklenmezdi zaten. Siyasi kutuplaştırıcı, dindar ve kindar bir iktidar bu.

  16. Babacan doğru söylüyor. Tüm gücümüzle bu anti-demokrat ve insan haklarından nasibini almamış iktidarı kınamalı ve foyasını ortaya koymalıyız ve bu zihniyet bir daha hortlamasın diye sandığa gömmeliyiz. Ülkemiz yeniden hür ve demokrat ülkeler sınıfına girmeli. Halkımız bunu hakediyor. Aya dört şerit yapacağımızı söylesek bu insanlar inanır diye dalga geçilmesini haketmiyor kesinlikle.

Yoruma kapalı.