Eskiden teknoloji alanında bir yenilik ucunu gösterdiğinde neler olup bittiğini öğrenmek için bu alanın takipçisi yayınlara başvurulurdu. Günlük gazeteler, siyasi dergiler, haber kanalları teknoloji konularına ayda yılda bir ilgi duyardı.
Şimdi öyle değil.
Daha doğrusu hem öyle hem de öyle değil.
Başka teknolojik konuları hâlâ pek fazla dert etmiyor genel ilgi takipçisi yayınlar; ancak bir konu neredeyse her gün yabancı gazetelerin ve TV kanallarının ilgi alanında.
Yapay zeka konusu.
Gazetenin birinde “Matbaanın icadından bu yana en önemli keşif, hatta ondan bile önemli” tezini işleyen bir yazıyla karşılaşınca, “İşte bu” dedim.
Konuyu hayli zamandır yakından izliyorum. Yalnız izlemekle de kalmıyor, kendim de herkese açık platformlar sayesinde yapay zeka ile yakın ilişki halindeyim. Aklıma gelen münasebetli-münasebetsiz konuları artık erişilebilir hale gelmiş yapay zeka platformlarından birine soru olarak yöneltiyor ve çoğu kez aklı başında cevaplar alıyorum. Hatalı bilgilerini hatırlattığım ve doğrusunu bildirdiğimde, hiç gücenmeden kendisine yardımcı olduğum için yapay zekadan teşekkür de alıyorum.
Milyarlarca dolar yapay zekanın biraz daha zeki hale gelmesi için sarf ediliyor. Teknoloji firmaları bu alanda çalışan girişimlere büyük yatırımlarda bulunuyor. Zaten genel ilgi gören Alphabet (Google), Microsoft, Meta (Facebook) gibi platformlar, kendileri de bu alanda hizmet sunma gayretindeler.
Önce ChatGPT varlığını belli etmişti, şimdilerde Microsoft da Bing adıyla devrede olan platformuna yapay zeka özelliği kattı. Google da Bard ile bir çıkış yaptı ama daha ilk gün vahim bir yanlışı yakalanınca geri adım atmak zorunda kaldı.
Bizde henüz ne olduğunu anlayan fazla kişi yok. Ancak pek çok ülkede okuma-yazma öğrenen yapay zekayla da tanışıyor. Kişiler bir çok ihtiyaçlarını kestirmeden yapay zeka ile çözme yolunda. Daha önce Apple firmasının Siri ve HomePod, Amazon’un Alexa ve EchoDot ile başlattığı kişisel asistan uygulamaları, insanları, bu yeni gelişmeye zihnen hazırlamıştı.
HomePod ve EchoDot cihazları bulunan ev ve iş yerlerinde bir asistanın yapacağı hemen her türlü hizmeti Siri ve Alexa yerine getirebiliyor.
ChatGPT türü yapay zeka programları bunu daha da ileriye taşımış durumda. Dijital alanda var olan milyarlarca veriyi anlık olarak tarayan program, hem aranan her konuda bilgiye ulaşmanızı sağlıyor hem de o bilgilerden arzu ettiğiniz tarzda değerlendirmeler hazırlayabiliyor.
Raporlar, makaleler, tezler üretiyor isteyene yapay zeka.
ABD’de bir üniversitede öğretim üyesi olan bir yakınıma öğrencilere verilen ödev ve tez görevlerinin yapay zeka ürünü mü olduğunu nasıl test ettiklerini sordum. Henüz öyle bir yöntem bulunamadığı cevabını aldım.
Günler, haftalar -hatta yüksek lisans ve doktora tezi söz konusu olduğunda yıllar- sürebilen araştırmaların sonucu bilimsel çalışmaları, ne istendiği kendisine doğru aktarılan yapay zeka, çok kısa sürede kotarabiliyor.
Jürilerden geçer not alacak düzeyde hem de…
[Yapay zeka sadece bilgi alanında kullanılmıyor, değişik firmalar farklı alanlarda onu uyguluyor. Dün çocukluk fotoğraflarımızdan birini yüklediğimde, platform, üç birader arasından beni seçti ve yüzümü hareketli hale getiriverdi. Fotoğrafta sabit duran 10 yaşımdaki yüz ve göz ifadelerim, araya yapay zeka girince, canlanarak karşıma çıkıverdi.]
Tehlikeli mi bu gelişmeler?
Geçtiğimiz hafta, ABD’nin öndegelen üniversitelerinden, iş dünyasından, sivil toplum örgütlerinden isimleri bilinen 1000’in üzerinde kişi, yapay zekayı ‘tehlikeli’ sayan bir metne imzalarını koydular. ChatGPT’yi üreten firmaya programı daha da geliştirebilmesi için milyar dolarlık katkıda bulunan iş insanı Elon Musk da var imzalayanlar arasında.
Metinde, ünlü isimler, bu alanda faaliyet gösteren firmaların konuyu genel kullanıma kapatmalarını, hiç değilse çalışmalarına altı ay ara vermelerini talep etmekteler.
Yapay zekayı ‘tehlikeli’ bulanların sıkça kullandıkları örnek olay Belçika’dan…
Orada adamın biri geceli-gündüzlü bir yapay zeka platformuyla ilişki halindeymiş. İntihar etmiş adam. Ailesi, onun odasına kapandığında ne ile meşgul olduğunu araştırdığında bu gerçeği keşfetmiş. Sonra da, kendisine dünyadan artık zevk almadığını, bırakıp gitmek istediğini bildiren adama, yapay zekanın, “İyi de, bu arzunu neden erteliyorsun?” türü bir cevap verdiğini farketmiş aile.
Belçika’da yaşanmış ve doğruluk payı tam bilinmeyen o tekil intihar olayından hareketle ‘tehlike’ çanları çaldırılıyor.
Esas tehlikeyi başka bir yerde arayanlar daha fazla. Yapay zekanın kolayca erişiliyor ve herkes tarafından kullanılabiliyor olmasının işsizliği artıracağı tehlikesi bu. Milyonlarca çalışan bu sürecin sonunda işsiz kalabilir gerçekten.
Öyleyse şimdiden yaygınlaşmasını önleyelim demeye getiriliyor.
Matbaanın icadından sonra, o zamana kadar ekmeğini el ve göz emeğiyle eser çoğaltarak kazananlar, işlerinin tehlikeye düşeceği gerekçesiyle, onun da yaygın kullanıma kavuşturulmasına bazı ülkelerde karşı çıkmışlardı.
Osmanlı’ya matbaanın Batı’dan uzun yıllar sonra gelmesinin sebebi, bazılarının iddia ettiği gibi dini mülahazalar değil, güçlü meslek loncasının o gerekçeyle bu yeni icadı tehlikeli bulmasıydı.
İmza sahipleri istedi diye yapay zeka kullanımına engel getirilir mi?
Sanmıyorum.
Musk’ın bir yandan 10 milyar dolar aktararak bu alanda firmaya destek çıkarken bir yandan da yapay zeka kullanımının yaygınlaşmasına karşı çıkması niyetin farklı olduğunu açığa vurmuyor mu?
Niyetin, bu alanı herkesin değil yalnızca belli bir zümrenin kullanabilmesi ile sınırlamak olduğunu düşünüyorum.
Konu bizim gibi ülkeler açısından olağanüstü önemli.
Geçmişte matbaayı hayli uzun süre uzağımızda tutmakla sonuçlanmış bir yanlışlık yapmıştık.
Sultan Abdülhamid döneminde ithal ederek tanıştığımız otomobilin yapımını erteleye erteleye bugünlere geldik.
Önemi onlardan daha geri olmayan yapay zeka konusunu da görmezden gelir veya kullanımını tehlikeli bulanlar kervanına katılırsak, eskisinden daha vahim bir hata yapmış oluruz.
ΩΩΩΩ
Matbaa batıya erken gelmiş de çine ne zaman gelmiş bilmiyorum ama çin bugün herkesi sollayıp geçti, öyle değil mi? Çinde kağıt da vardı kil tablet de, havada karada herkesten çok yazıp çizmişlerdir, noolmuş? Putperestlikten mi kurtulmuşlar?
Matbaa gelince alayımız okuya okuya hafız mı olduk, tahta boncuklu abaküsü dijital malzeme üzerine işleyince adam mı olduk?
Al sana tiktok:)
Bence Erdoğan çok büyük başarı gösterdi. Hiç bir bilgisi olmasa da ekonomide partinin kuruluşundan itibaren yer alan ekiple ekonomi iyileşti ve Erdoğan hiçten kahraman oldu. Aynı şey iç ve dış siyasette iyi kadrolar sayesinde oldu. Erdoğan iktidarını sağlamlaştırdıktan sonra dış politikada, iç politikada, ekonomide her şeyi sadece ve sadece kendisi ve ailesinin menfaatleri için yapmaya başladı. Her söylediğinin tersini yaptı ve şimdi de bir “seccade” operasyonu üzerinden gündemi sürüklüyor. Ülke batmış, dünyada rezil olmuşuz, gençlerimizin önemli bir kısmı dinden tamamen soğumuş, Erdoğan İslam’ın kurtarıcısı pozlarında geziyor. Başarısız mı? Buyrun siz karar verin.
Fehmi Koru’nun siyasi analizlerine hiç katılmasam da teknolojik gelişmeleri takipteki hızını takdir ediyorum.Bilgisayar kullanmaya ilk başlayan gazetecilerdendi kendisi,
Özal zamanında.Bilgisayar konusunda Özal’la yaptığı sohbetleri de yazılarına yansıtırdı.Tabii o zamanlar pek çok yazısında CHP ve CHP zihniyetini eleştirirdi.28 Şubatçıların niyetlerinin kötü olduğunu da ilk fark edenlerdendi.
O günden bugüne köprünün altından çok sular aktı,CHP aynı yerde duruyor ama Fehmi bey değişti,CHP çizgisine geldi.CHP’nin büyükşehir belediyele- rini alması kendisini mutlu etmeye başladı.Pekiyi gelmeleriyle mutlu olduğunuz CHP’li başkanlar millete hangi hizmeti sunabildiler diye bir soru sorsak,olum cevap verebilece- ğini zannetmiyorum Fehmi beyin. Ama gene de mutlu.Bir de Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı seçilirse değmeyin keyfine.
Evet, doğrudur.
Sayın Koru ,
Herhalde gözünüzden kaçtı. Dün İtalya da chatgpt yasaklandı. Gerekçesi de bireylerin özeline yönelik bilgi sahibi olması.
Düşünün , insanlar AI ya sorular soruyorlar ve cevaplar alıyorlar. Fakat AI geri planda toplumun profilini çıkarttığı gibi her bireyin de özeline ait bilgilere sahip olabiliyor. Sonrasında internete her girdiginhzde ya da telefonunuz acik oldugu her anda AI in yönlendirdiği açılan veya gönderilen spot mesajlar ile insanları motivasyon etmenin ötesinde manipüla etmek çok daha kolay olacak.
Dabbetul arz arzın yaratığı demektir. Bana göre O silikon entegre dir. Bilindiği gibi Silisyum dioksit denen bildiğiniz kumdan yapılır. Deccal ise elinizde tuttuğunuz mobile telefon + bilgisayarlardır. Bir gözü de patlaktır. Şimdi Deccal in son oyunu AI denen yapay zeka ortaya çıktı. Peki bu gücü kim kontrol edecek ?
Delikanlı çıkmış diyor ki , “insanlar cahil, sadece namaz kılıyor diye bir kişiye oy veriyorlar” Bilmiyor ki Allah teala kitabında “Ey iman edenler! Allah’a itaat edin (Kur’an’a uyun), Peygambere (sünnetine tâbi olun), ve sizden olan “Ulu’l-Emr’e” (yani, inandığınız gibi Hakk ve hayır üzere sizi yönetenlere, adil devlete ve hükümete, gerçek ilim ve içtihat ehline) de itaat edin. Eğer herhangi bir hususta anlaşamayıp çekişirseniz, onu hemen Allah’a (Kur’an’a) ve Resulüne (Sünnete) arz edip (bunlara göre hüküm verin. Sorunlarınızı; sarih ayetleri ve sahih hadisleri esas alarak, akıl ve ilim yoluyla kıyas yaparak, İÇTİHAT yöntemiyle çözmeyi öğrenin). Şayet Allah’a ve ahirete inanıyorsanız, bu sizin için daha hayırlıdır ve dönüp erişilecek netice olarak daha güzeldir. Nisa suresi 59 .
Şimdi bunu diyen genç cahil mi yoksa manipülasyona mı tabi ? İnsanların saçmalama özgürlüğü olması hakikatten uzaklasacagı manasına gelir mi ?
“Backdoor” diye bir kavram var ilk bilgisayarlar üretildiği günden beri. Elinizdeki telefonların güncellemeleri de o “backdoor”lardan yapılıyor. Backdoorlar hükümetler istediğinde de açılabiliyor. Chatgbt gibi programlar yokken de bütün kişisel bilgilerinize erişebiliyorlardı. Kişisel bilgileriniz ulusal ve uluslararası şirketlere satılarak büyük paralar kazanılıyor. Facebook bütün gelirini sadece kişisel bilgileri satmaktan elde etti yıllarca, reklam gelirlerine yeni sayılacak bir zamanda başladılar.
Ahmet bey o gencin cehaletinden mi yoksa bilgisinden mi konuştuğunu nasıl anladınız ben çok merak ediyorum.
İhtiyaç duymadığın için gitmediğin yolun tarifini veriyorsunuz ama o genç o zorunlu ihtiyaç duyduğu için tarif ettiğiniz yoku kullanmış ve edindiği kanaati konuşuyor görünüyor.
Sizin yöneticilerle bir anlaşmazlığınız yok ki niye Allah’a Peygambere gidesiniz. Ama o gencin yöneticileriyle bir anlaşmazlığı var ve bu anlaşmazlığı da Allah’a ve Peygamberine götürmüş, aldığı cevaba göre konuşuyor görünüyor.
Siz neye göre konuşuyorsunuz, sizin bir anlaşmazlığınız da yok.
Kredi kartı ve cep telefonu kullanan herkes robottur. Yapay zeka işin sosu, kremasıdır. Gönüllü robotlar olarak kendimizi kasmaya gerek yok; çünkü bizlerden milyonlar değil milyarlar var. Bereket iplerimizin sahipleri her gün kendilerini seviyoruz dememizi beklemiyor.
Sayın Koru,
Rabbit Hole diye Kiefer Sutherland’ın başrolünde olduğu yeni bir dizi yayınlanıyor. 3. bölüm 20. dakikada algı operasyonu ile bir ülkeyi ele geçirmenin yolunu 5 maddeyle izah ediyor. İnsanların medyaya olan güvenlerini sarsmak, toplumdaki hizipler kutuplaştırmak, entelijansiyayı marjinalleştirmek, zeki karizmatik ama kontrol edilebilir bir aday bulmak. 5. madde yok, ülke artık senindir.
dikkatinizden kaçmış olmasın
saygilarımla
Gazetenin biri illerdeki heykelleri verip sanatsal yapay zekanın oluşturduğu daha güzeldi.
https://www.youtube.com/watch?v=qbWnMSU5l1Q
https://www.youtube.com/watch?v=vivi81zv2i8
Türkiye tarihinin en bilgisiz siyasetçisi unvanını almaya çok yakın olan Kılıçdaroğlu, her gün pot üstüne pot kırıyor. Son olarak Konya’yı ülke ilan etmiş. Muhalefetin cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nun gündemini yapay zekâ bilgisayar programları belirleseydi emin olun bundan daha kötü olamazdı.
CB makamına bir yapay zeka koyalım😂
En iyisinden daha iyi yapmazsa ben dişimi kırarım🤗.
Fazla karamsar olmamak lazım!
Biz, 2007 ve 2017 anayasalarının, „Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir“ açık hükümlerine rağmen, Erdoğan’ın 2014-2018 arasındaki Cumhurbaṣkanlığını görmezden gelen yüksek hakimler yetiṣtirdik…
Yapay zekaya ne gerek var?
bu günkü Türkiyenin ana konusu!
Kendi zekamızı geliştirmeyi denesek mi acaba, Yapay zekadan önce??
Mesela, Namaz kılınmayan yere serili bırakılır mı seccade?
Kılınır mı namaz öyle ayak altında?
(namaz kılan kişi namazı biter bitmez kalkarken ucunu kıvırır katlar içe seccadeyi ve kaldırır bir kenara!!!)
Geçtim bunları.
TC’nin CB makamına aday olan biri,
bilmesi gerekmez mi herbi hassas mühim şeyleri??
İnanç denince Anadolu’dan yükselen ezan sesi yanında,
Hristiyanı museviyi süryaniyi aleviyi türkmeni arabı ezidiyi?
Bunları bilmeyen anlamayan nasıl birleştirecek;
Türk Arap Kürt Laz çeçen gürcü tatar çerkez’i?!?…
Sayın seccade zaten sorun ,bu konuyu konuşanlar demekki ramazan ayında akşam namazı kılınması için restoranların uygun bir oda yoksa müdürün odasına 2,3 seccade koyarak namaz kılmak isteyenlerin girip namazını kılıp çıkması ve bazen 10 dakika içinde içeriye arka arkaya bazen 20 30 kişi bazen daha fazla kişi namaz kılar. hatta bazen birisi namaz kılarken dışarıda sıra olur. bu yüzden böyle yer ve zamanlarda seccade kaldırılmaz. dükkan kapatılırken temizlik için kaldırılır ertesi gün tekrar yerine konur.
Tabi böyle zamanlarda böyle yerlerde namaz kılmayanlar bunu bilmez.
Konu seccade değildi aslında. Bazı CHP’liler “Ne var seccadeye bastıysa, yıkanır geçer” diyor. Öyle değil. Sürekli muhafazakar camiaya göz kırpan, Peygamber soyundan geldiği, Kuran’ı ezbere bildiği iddia edilen bir liderin halkın hassasiyetlerinden bu kadar uzak olmasıydı. Kılıçdaroğlu seccadenin kutsal kabul edildiğini bilse herhalde sokakta giydiği ayakkabı ile üzerine basmazdı. O görüntü aslında kutsala saygısızlıktan çok beceriksizlik ve samimiyetsizliğin fotoğrafıydı. Kılıçdaroğlu sonuç olarak hiç konuşmadan, sadece bir fotoğrafla oy kaybeden bir Cumhurbaşkanı adayı olarak siyaset tarihine geçti.
Şimdi önümüzde 41 günlük bir seçim süreci var. Bakalım Kemal Bey’den daha ne neler duyacağız, neler göreceğiz…
Restoran için kolon kesen kafa, abdest için musluk ayarlayan, ayakta işemesinler diye pisuvarı yokeden ileri zeka,
Küçük bir odayıda mescit yapmaya ayırsa mesela?
madem ihtiyaçları o kadar düşünüyorlar!
Eksik kazansın iki masa, müdür odasıda olmayıversin birazda.
“FATİH” PROJEMİZ Mİ VARDI?
Bu iktidarın en büyük projelerinden biriydi.
Her çocuğa bir bilgisayar.
Bu iktidarı çözmek çok kolay:
Ne diyorsa tam tersini itinayla hayata geçirmek.
Bırakın bilgisayar vermeyi, bilgisayarlara Dünyanın en yüksek Özel Tüketim Vergisini getirdiler.
Yani iki tane devlete alırsanız, çocuğunuza bir tane bilgisayar alabiliyorsunuz.
Akıllı telefonlarda durum daha vahim.
4-5 tane devlete aldıktan sonra, bir tane çocuğunuza.
Artık, bilgisayar yada telefonsuz hastane randevusu dahi alınamayan ortamda batan geminin malları ne diyor?
“–Çıkar telefonunu. Telefonunun markası ne?”
Sonunda gençlerden birisi telefonu çıkarıp ağzına soktu da sesleri bir nebze kesildi.
Gencin telefonu biraz mikrop kaptı, ama işe yaradı.
İstiyorlar ki, gençler dosdoğru arama ve görüşmenin yapılamadığı tuşlu telefon kullansın.
Ne diyordu biri?
“–Eğitim düzeyi yükseldikçe bizi hafakanlar basıyor.”
akıllı telifon, akıllı telifon sanki maşallah gençler de bu süper cep boy bilgisayarları ile atomu parçalıyor varsa yoksa TikTok, istagram ve daha adını bilmediğim birçok müptezellikler eğitim düzeyi ile kimseye afakan bastığı yok ahlaklı, şuurlu eğitim düzeyi yükselmeli o akıllı telifonlar ahlaklı akıllar ve eğitimli gençlerin elinde bir anlam ifade etsin yoksa Kızılay, İstiklal boyunca volta atıp piyasa yapanın elinde beyhude zayi olan cihazlardır ki alexander graham bell telifonu böylelerinden dolayı icat ettiğine pişmandır. Kader gayrete aşıktır derler eğer gayrete gelecek bir gençlik bulunmayacaksa bir millet sefalete ve zillete mahkumdur. etrafınıza bir bakın o asım gençliği bu 20 senelik akape iktidarında nerelere savruldu, marifet kemalat kazandırmak iken kem alat ile maksuda.Teemmel
teknolojinin gelişmesi eğer doğru şekilde kullanılır ise her zaman faydalıdır.Ancak ýanlis yölda kullanılırsa da ozaman son derece zararlıdır .Örneğin nukler i enerji üretiminde kullanırsak son derece faydalı olup kömür santrallerinin doğaya verdiği zararlardan kurtaririz.Ama bunu bömba olarak kullanirsak olanları geçmişte hepimiz gördük.
Yapay zekaya yukledigimiz veriler birilerini karalamak eys ýanlis isler için kullanılıyorsa olmaması çok daha yerindedir.Sonucta herşey insana bağlıdır.
ChatGPT Türkçe yazdığım halde Bazen İngilizce cevap veriyor. “cavabı Türkçe ver diyorum” Özür dileyip Türkçe veriyor.
Başka dillerde bir yazı kopyalıyorum Başa Türkçeye Çevir diyip yanına yapıştırıyorum Bana o metnin Türkçesini veriyor.
İngilizcede çok kullanılan Kelimelerin Türkçe karşılığını Parentez içindede okunuşlarını yaz diyorum. yazıyor Bazende karıştırıyor Azeri dilinde okunuşları yazıyor. Okunuşları Türkçe yazmadın diyorum özür dileyip yine aynı hatayı yapıyor. Okunuşları azeri dilinde verdin diyorum doğrusunu verdi. Bazen yine aynı hatayı yapabiliyor.
Çözdüm, Cümleye ek bir şeyler veya Biraz cümleyi değiştirirsen farklı cevaplar o zaman veriyor.
Chatgpt’nin en sevdiğim özellik önceki konuşmalarını biliyor ona göre insanmış gibi konuşabiliyorum. New Chat dersen o zaman ordaki konuşmaları hatırlıyor.
Ben web dili için kullanıyorum “javascript” Dilinde Ne yabancılarda, nede yerli kaynaklarda Bir türlü komutlara ulaşamıyordum Chatgpt hepsini verdi. Tüm Kitapları okuduğu için Bilgiye Çabuk ulaşabiliyorum.
ChatGPT Proğram komutlarınıda Senin sorduğun soruya göre yazıyor.
Osmanlı İmparatorluğuna Maatba Neden Geç geldi. Maatba işini yapan Hattatlar işsiz kalırız diye maatbaya karşı olmuştur.
Otobüs Şirketleri İşsiz kalırız diye Hızlı Treni getirtmediği gibi, Tabi uçaklar fazlalalışınca Otobüs şirketlerin Çoğu yıkıldı kalanların pek etkisi kalmadı.
Asıl tehlike askeri alanda terminatörlerin üretilmesiyle ortaya çıkar; terminatörlerin filmlerini hatırlayalım.
Benim , belki de yaşımız gereği teknolojiyle aram pek iyi değildir, lazım olduğu kadarını kullanırım.
Fehmi Bey’in maşallah büyük bir ilgisi var , tebrik ederiz .
Ben yazıyı okurken aklıma bir şeytanlık geldi ; her teknolojik gelişmeden en iyi şekilde ve azami derecede istifade eden dolandırıcılar ,
acaba bu konuda ne yapacaklar , ne marifetler yaratacaklar , kim bilir !
Evey Fehmi Bey bu gün siyaseti kenara koymuş , ancak ortada önemli bir seccade konusu var , gazeteler de
çarşaf çarşaf fotoğrafı koymuşlar!
Bence , Kılıçdaroğlu , bir gaflet neticesinde olduğunu ve özür dilediğini beyan etse de bu işin arkası bırakılmamalı !
Derhal YSK. adaylığını iptal etmeli , bu yetmez ayrıca en ağır ceza mahkemesinde de kesinlikle yargılanmalıdır!
Bu adam , yarın bir gün ‘yanlışlıkla oldu’ diye mazallah sarıga da oturur !
Sen beni kovamazsın, ben istifa ediyorum!
Matbaa gelirse yüzlerce el işi yapan !..
Sahte et sahte marul üretilirse, çifçide biter besicide biter!…
Bu tartışma daha sürer onyıllarca bizim coğrafya da 🤔 Nedeni sebebi?????
Meleklerin cinsiyetini tartışan Bizans gibi☹️
Göstergesi mi?
4 resim var karşında, vesikalık.
Birisine basacaksın; mührü.
Göz görebiliyor aslında dördünü de aynı anda!
Yani dördüncüye da bassan kazanır O’da!
Ama, fakat…
Bu kafanın, biz beş kişiyiz, siz iki.
Biz asılız, siz geri.
demesine sebep ne olaki?
85 milyona hitap eden adamı kadını görmezden gelip,
10 milyonluk başganı şişirmeye kalkarsan,
sokar sana çuvaldızı😊.
Şimdi soruyorum,
Yapayını geçtim, zeka hangisi?
Yapay sebze et mi sırasını beklemeli?
Tüm inekleri keçileri mi itlaf etmeli?
Bir ihtimal daha var, onuda seçmen kendisi bizzat yapar; belki onu beklemeli🤗.
Silivriden Bakırköye gidiyoruz. çocuk cep telefonunu açtı yol tarifine bakıyor! Ben biliyorum yolu dememe rağmen.
Elinde 30 mlynluk telefon varmış! Bununla ne’tçen diyorum? yolunu buluyorsun ya diyor! Başka? Bakırköydeki hava durumuna bakıyorsun? başka? Angaraya uçak bileti alıyon!!!
Hiç Ankara’ya gittinmi? yok, hiç uçağa bindinmi? yok, Bakırköye ne zamanlar gidiyorsun? bir kere gitmiştim😡.
işyerin nirede? Trakyada!!!
aynı işleri benim 1000 teelee lik telenda yapıyor aslında!
Not:gerçek ihtiyacı olan o telefona alamıyor pahalandığı için gereğinden fazla!
O alamayan kişi, fotoğraflar dökümanlar belgeler güvenli transferler ekonomik işler yapacak oysa!!!
Liyakat kelimesi ne acaba? ona da baksak mı bir ara?
Teşekkürler sayın Koru.
“Yapay zekâ” nasıl teknolojiyi ele geçirdiyse “yapay siyaset” de Türkiye siyasetini ele geçirmiş durumda. Ama bizim bazı siyasetçilerin mantıklarının, yapay zekânın da çok gerisinde olduğunu görüyoruz.
7’li koalisyon masasının gündeminin Türkiye’nin gerçek gündemiyle uzaktan yakından ilgisi yok. Türkiye tarihinin en bilgisiz siyasetçisi unvanını almaya çok yakın olan Kılıçdaroğlu, her gün pot üstüne pot kırıyor. Son olarak ayakkabıları ile seccade üzerinde fotoğraf çektirmiş. Muhalefetin cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nun gündemini yapay zekâ bilgisayar programları belirleseydi emin olun bundan daha kötü olamazdı.
7’li koalisyon masasında ne yaptığını bilen, yapay zekâya ihtiyacı olmayan tek parti HDP. Bütün planlarını adım adım masaya dayatıyor.
Kılıçdaroğlu inançlı bir kimse Zaten hata için Özür diledi. Herkesin inancına saygılı.
İnsanların Ailesini ve ırkını seçemediğini biliyor.
Kılıçdaroğlu Yanında bir kimseye bakmak yerine yere bakarak yürümüyor. Asıl hata Namazı Kılıpta O namazlaya saygı Gösterip Toplamayanın suçu.
Video kısa sonuna kadar izle inanışlara ve Aile saygılıyım diyor
Kılıçdaroğlu’ndan “Niye PKK ile ittifak yapıyorsunuz?” diyen vatandaşa cevap
https://www.youtube.com/watch?v=Fhhf7a2ubpU
Senin kafa, “Ben ne söylüyorum, sazım ne çalıyor” kafası. Burası senin trolluk yapacağın yer değil. Varsa yazarın yazdığıyla ilgili bilginiz ve donanımınız yorum veya görüş yazarsın. hep aynısını yapıyorsunuz. Hadi buradan….
Bu tartışma dünya ile paralel olarak bizde de yürütülüyor ancak, bizdeki tartışma düşünce aşamasında yürüyor. Uygulamaya uzun süre geçebileceğimizi sanmıyorum. En önemli sorun finans ve yapay zekanın hatalardan arındırılması sorunu. Bunun için yazılım mühendislerinden önce güvenilir alanında uzman bilim insanlarının projelendirmesi gerekir.
Yani tasarlanacak yapay zekanın kadim düşünce zincirinden sapmaması gerekir ve muhtemel sapmaları da tamir edici özellik taşıması gerekir.
Her soruya cevap vermesi gerekir elbette ama her soranın arzusuna göre mi yoksa kadim bilgi zincirine göre mi cevap vereceği önemlidir herhalde.
Dünyada geldiğimiz nokta itibariyle en çok para bilişim teknolojisinden kazanılıyor. Dünya’nın en büyük şirketleri sıralamasında ilk altıda sadece bir enerji şirketi var. Diğerleri hep teknoloji şirketleri. Apple 2.5 trilyon dolar ile Türkiye’nin bütçesini 4’e katlıyor.
Rank Company Country Sector ($ Bil.)
1 Apple U.S. Technology 2,508
2 Saudi Aramco Saudi Arabia Energy 2,170
3 Microsoft U.S. Technology 1,910
4 Alphabet U.S. Technology 1,412
5 Amazon U.S. Technology 1,298
6 Tesla U.S. Technology 847
Peki bizim bu yarışta yerimizi almamız mümkün mü? Tabii ki değil. Neden? Dünya’nın bir iletişim uygulamasından terör örgütü listesi çıkarma cinliği gösterilen tek ülkesinde kim bilişim alanında bir icatta bulunabilir ki.
Ekşi sözlük Türkiye’de Wikipedia ile aynı zamanda ortaya çıktığı halde başına gelmeyen kalmadı. Wikipedia iki yıldan fazla kapalı kaldı ülkede.
Ülkedeki bilişim davaları tüm dünya toplamından fazladır dense yanlış olmaz herhalde. Twitter’da yazdıklarından dolayı en çok insanın mahkemelerde süründüğü ülke herhalde başka bir ülke değil.
Bu durumda işimiz hayli zor.
Orhan Bursalı’nın Dünyadaki 2006 ile 2016 yıllarını karşılaştıran bir yazısı vardı.
2006 yılında piyasa değeri sıralamasında ilk 10da sadece iki bilişim şirketi var iken;
2016 yılında ilk 10da bu kez iki şirket( Exson Mobil ve GE)dışında tamamı, yani kalan 8 şirket bilişim şirketi oluyor.
Tarihte piyasa değeri bir trilyon dolara ulaşan ilk şirket Apple oluyor.
Apple bir trilyon dolara ulaştığında, İstanbul borsasında işlem gören tüm şirketlerin piyasa değeri
dörtte biri, yani 250 milyar dolar etmiyordu.
Bu kafayla işimiz çok kolay!
Tabii ki koskoca bir ülkeyi batırmak için.
Sosyal medyada bir tartışma vardı. Dünyada 2 milyar civarında müslüman nüfus var. “Türkiye’deki müslümanlar güneşi kendi elleriyle tutup dünyayı aydınlattığı hayali içinde birbirlerini yok etme savaşı yaparken dünya müslümanlarının harika çalışmalarını” konuşuyorlardı. “Türkler hayal dünyasında yel değirmenleriyle savaşırken müslümanlığı da başka milletlere kaptırdılar”
Yoruma kapalı.