İkinci tura doğru: Muhalefet cumhurbaşkanı adayının seçilmesini gerçekten istiyor mu?

33
Reklam

Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak belirlediği Kemal Kılıçdaroğlu rakibi Tayyip Erdoğan karşısında ilk turda yaklaşık 5 puan geride kaldı. [YSK’nin açıkladığı ve Resmi Gazete’de yayımlanan rakamlara göre, Kılıçdaroğlu %44.88, Erdoğan %49.52 oy almış bulunuyor.]

Erdoğan yeni sistemin ‘%50+1’ şartını yerine getiremediği için seçim ikinci tura kaldı.

Hiç kuşkusuz 5 puan önde olmak ve ‘%50+1’ şartına sadece yarım puan uzakta bulunmak Erdoğan’ı ikinci turda şanslı kılıyor. Ancak tersi de mümkün; ilk turda aldığı oyları koruyabilir ve üstüne daha önce kendisine oy vermeyen -veya oy kullanmamış- kitleden yeterince oy devşirmeyi başarabilirse Kılıçdaroğlu da rakibi karşısında ipi göğüsleyebilir.

Tabii telaşa kapılınmazsa…

İlk verdikleri izlenim, Kılıçdaroğlu’nun kampanyasını yeniden planlayanların telaşla hareket ettikleri, yanlış kabullerden harekete geçip adaylarının seçilmesini daha da zorlaştırdıklarıdır.  

Yanlış kabul, eksik oyların ilk turda üçüncü (Sinan Oğan) ve dördüncü (Muharrem İnce) adayları tercih etmişlerden gelmesiyle Kılıçdaroğlu’nun seçimi kazanacağı varsayımıdır. O varsayımla hareket edildiği izlenimi, kampanyanın ilk iki günü verilen görüntülü mesajlardan alınıyor.

Elbette, o adayların %5’in üzerinde bir oyu var ve o oyların sahipleri de önemli. Ancak o kişilerin oyları için ilk iki adayı değil de neden ötekileri seçtiklerini doğru değerlendirmek lazım. O değerlendirmeyi diğer iki adaya giden oyların bütününü o adayların kişisel özelliklerine bakarak yapmak ne derece doğrudur?

O oylar az oy almış iki aday diğerlerine göre daha fazla takdir edildiği için değil de, yalnızca onlardan daha fazla oy almış adaylar çeşitli sebeplerden dolayı tasvip edilmedikleri için verilmiş olamaz mı? 

Reklam

Protesto oyları?

Eğer hiç değilse önemli bir bölümü ‘protesto oyu’ ise o oyların, seçimi önde götürmüş adayların o kitleyi yanlarına çekebilmek için, kendilerini tasvip edilir hale getirmeleri gerekir.

Tayyip Erdoğan’ın da Kemal Kılıçdaroğlu’nun da…

İlk birkaç gün yarışan adaylardan alınan mesajlara bakıldığında, bu gerçeği rakibinden daha iyi anlayıp ona göre davrananın Erdoğan olduğu söylenebilir.

Kılıçdaroğlu, mesajlarıyla, kendisini Sinan Oğan’a ve kitlesine beğendirme çabasında görünüyor.

Acaba o çaba ilk turda kendisini tercih etmiş seçmenlerin bir bölümünü ürkütmez mi?

[Yukarıda, ikinci turda yarışacak adayların ilk dikkat etmeleri gereken konunun, ilk turda kendilerini tercih etmiş seçmen kitlesini kaçırmamak olduğunu, eksik kalmış oyu da ilk seçimde oy kullanmamış ve kendilerini tercih etmemiş kitlelerden tamamlamaları gerektiğini belirtmiştim.]

CHP çevresinin ilk turu değerlendirirken ileri sürdükleri gibi, ikinci turda her şeye sıfırdan başlanıyor olabilir, fakat yine de elde edilen oylara yenilerini ekleme konusunda sıfırdan başlandığını unutmamak gerekiyor. Aksi halde, eldeki oyların sahipleri ürkütülürse, onların sandığa gitmemeleri veya oylarını farklı şekilde kullanmalarına yol açılabilir.

Reklam

O sebeple, ilk tur öncesinde yürütülen kampanyalarda kullanılan motiflerle taban tabana zıt yeni mesajlardan kaçınmak, eski kampanya mesajlarından karşı adaylara oy kullanmış kitlelere cazip gelecek olanların üzerinde yoğunlaşmak daha akıllıca bir yöntem olabilir.

Tayyip Erdoğan bunu ilk turda özel ağırlık verdiği terör ve güvenlik noktalarına vurguyu artırarak yapıyor.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun sarıldığı yeni mesajlar rakibinin elinden o iki konuyu almak için; bu belli. Ancak iki adayın aynı konularda verdikleri benzer mesajlar kitleler üzerinde kimin lehine bir etki yaratır dersiniz?

Üzerinde düşünülmeyi hak eden bir soru olduğunu sanıyorum bunun…

Güvenlik ve terör konuları ön planda tutularak hazırlanmış mesajlar, Kılıçdaroğlu’nun ağzından duyulduğunda, kendi seçmen kitlesi üzerinde bile, rakibinin haklı olduğu kanaatini oluşturabilir.

Yeni kavramlar üzerinde yoğunlaşması, Kılıçdaroğlu’nun önceki turda kendisine oy verilmesini talep ederken kullandığı ‘helalleşme’ ve ‘ekonomik sıkıntılar’ konularından etkilenerek oylarını ona yönlendirmiş kitleleri yeniden düşünmeye sevk edebilir.

Oysa, ilk turda yoğunlaşılan o iki konu -helalleşme ve ekonomik sıkıntılar- oy vermemiş kitleler için hala anlam taşıyor. 

Ekonomik sıkıntılardan etkilenmeyen kimse olabilir mi?

Sıkıntıları daha az hissettirmek için iktidarın devlet yardımlarına muhatap ettiği kitleler aç ve açıkta kalmayacakları konusunda daha fazla ikna edilmeyi bekliyorlar. 

İktidardan soğumuş ancak elleri CHP’nin genel başkanına oy vermeye gitmeyen kitleler de ‘helalleşme’ arayışının samimi bir çaba olduğundan kuşkulular ve bu konuda iknaya açıklar.

CHP’de liderlerinin ikinci tur kampanyasını planlayanlar bunların farkındalar mı, kuşkuluyum.

Kılıçdaroğlu kendi partisinin geleneksel seçmen kitlesinin tümünden ilk turda oy desteği alabildi mi acaba?

Bu soruyu da, Kılıçdaroğlu’nun ilk turdaki oy eksiğini tamamlamak için oylarına talip olacağı kitleleri yakınlarında da araması için soruyorum.

[Her eğilimden insanın uğradığı bir mekanda bulunurken, yanıma gelen mekanın bir elemanı, Kılıçdaroğlu’nun ilk turda kazanabileceği görüşünde olduğumu öğrenince, beni uyarmak istemişti. Bana ‘‘Siz öyle diyorsunuz ama birkaç gün önce burada ağırladığımız bazı önemli CHP’liler, kendi aralarında Kılıçdaroğlu’nun kaybetmesi sonrasında CHP’nin ellerine geçeceği senaryosunu konuşuyorlardı’’ demişti.]

ΩΩΩΩ 

Reklam

33 YORUMLAR

  1. Kk nin sizin kontrolunuzden cikmamasini istediginiz daha gercekci bence, milliyetci oylar olmadan kazanamadi olmayan birseyi tekrar mi deneyecek ¿ Siz ve saz arkadaslariniz önce haksiz yere alinan vekilliklerin hesabini verin istifaya davet ediniz de görelim ne kadar hakkaniyetliisiniz.

  2. Yıldıray Oğur seçim sonu analizinde rakamlarla aslında milliyetçi oyların fazla değişmediğini göstermiş. Ama bir gerçek değişmiyor. Ülkemizde milliyetçi oylar çok fazla. Genelde fakir ve fakirleşmeye giden ülkelerin temel problemi bu. Milliyetçilik geçen yüzyıldan beri ayakta ve küreselleşmedeki başarısızlıklar tekrar oraya dönmeye neden oldu. Ancak milliyetçilik bizim gibi çok kültürlü, çok milliyetli, çok dilli ve dinli, imparatorluk ve sömürgecilik geçmişi olan ülkeler açısından aslında hiç anlamlı ve mantıklı değil. Kendi ayağımıza sıkıyoruz. Ülkede milyonlarca mülteci var ve bir yere gitmeyecekler. Böyle bir ülkede milliyetçilik yapmak son derece saçma ve tehlikeli, kaotik bir durum. Kendinize sorun, komşunuzun aşırı milliyetçi, hadi hafiften milliyetçi olması sizi rahatsız etmiyor mu? Komşunuz Kürt ise rahatsız etmiyor mu? Ben rahatsız olurum. Kürtsem Türk komşumun milliyetçi olmasını istemem, Türksem de Kürt komşumun milliyetçi olmasını istemem. Hristiyan bir Ermeni isem komşumun Ak partili bir İslamcı olmasını da istemem. Siyaset, milliyet, din, dil gibi konularda herkese eşit olmalı. Maalesef siyasi yelpazeye bakınca herkes buralardan nemalanıyor. Kimse büyümeyi, gelişmeyi, eğitimi, teknolojiyi, daha iyi yönetim modellerini, bütçe planlamayı, kaynak üretmeyi konuşmuyor. Ülkemiz bu yüzden geri, bu yüzden refahtan uzak. Sorunumuz dış güçler yada mülteciler değil, içerdeki siyaset rantçıları.

  3. “YANCI” MUHALEFET
    “Yancı muhalefet” tabirini bu sitede ilk ben kullandım.
    Daha önce de başka yerde kullanıldığını görmedim
    Ülkemizdeki muhalefet:
    1–Candaş: Sadece adı muhalefet. Her koşulda iktidarın yanında olduğunu fütursuzca açıklarlar.
    Bunlar “yandaş muhalefet”ten terfi alanlardır. Yani en yandaşlar.İktidarın bile tereddüt ettiği konularda kararlı duruş sergilerler.
    2–Yandaş:İktidardan ayrı duruş sergilemeleri düşünülemez, düşünülmesi teklif dahi edilemez.
    3–Yancı:Bunlar “güya ” muhalefet. Her nezle-grip olayında “bekâ” hapıyla kendilerine gelirler.Asıllarına rücû ederler.
    4–Kontrollü:İktidarı ayda-yılda eleştiriler. Ancak bu eleştiri için en az milyon kez özür dilerler.
    5–İrtibatlı: Bunların iktidarla değil mahalif seçmenle irtibatı vardır.
    6–İltisaklı:En kritik anlarda beka söylemiyle arz-ı endam ederler.Kaza süsü ile desteklerini verirler.
    Demokrasi tiyatrosunda muhalefetin rolleri.
    Seç beğen al.
    İktidar tapınıcısı pardon destekçileri, bu yazımı gülerek ve muzaffer! edasıyla okusunlar

  4. Meseleyi çözmüşler. Milliyetçilik vurgusu yapacaklarmış. Sağ milliyetçi seçmenden milyonlarca oy akacakmış. Bay Kemal cumhurbaşkanı olacakmış!..
    Bu arada Kandil, ‘başkan kemo’ seçilemediği için hayal kırıklığına uğradığını bildirmiş.
    PKK/Kongra-Gel Eş Başkanı Remzi Kartal, “28 Mayıs’ta oylarımızı Kılıçdaroğlu’na vermeliyiz” çağrısı yapmış.
    Seçimden önce, “Ülkücü arıyorsanız bana bakın”, “ben çok milliyetçiyim, 6 ok.. falan” deyip o kadar yırtınmıştı. Kimse inanmadı.
    Ama sorun değil, HDP/PKK’nın adayı Bay Kemal bu sefer çok daha yüksek perdeden “milliyetçiyim ülkücüyüm” diye 7-8 gün boyunca bağıracak. Sonunda HDP/PKK da ülkücüler de ikna olacak. Ve bu iş bitecek!..
    İlk turda gördünüz. Yahu siz niye feraset sahibi bu millete salak muamelesi yapıyorsunuz?..
    Bu saatten sonra milliyetçilik oynayarak kazanacaksınız öyle mi?..
    Üst düzeye gerek yok, vasatı da geçtik,
    Yahu sizde zerre miskal zeka da mı yok?!..

  5. ERDOĞAN’IN KORKULU RÜYASI CANAN KAFTANCIOĞLU SAHALARDA
    İstanbulda yenildi.
    Erdoğan Bir KADINA Yenilecek.

  6. Siyasetin ve seçmenin düştüğü bu durumu, açmazı, çıkmaz yolu şöyle açıklarsak,
    Belki kurtulur bazıları bu kısır döngüden, çıkar bu fasit daireden ve erer toplum refaha🤗 (isterse Erbakanın refahı olsun).
    -yargı’yı hukuku mu sorgulattıracaklar bize bundan sonra? (Yargı dizisi reytingini araştırsınlar)
    -bunlar suçluları mecliste fink attığı halde yargı görevini yapmıyor! mu diyecekler şimdide??
    -yönetenler diyorki, “bunlar (muhalifler) teröristlerle beraber”😯
    -muhalefet diyorki “siz arkadaşsınız onlarla”
    -dağdaki terörist diyorki biz aslında..
    -mecliste parti olup mv seçilmiş kişiler suçlanıyor hainlikle bölücülükle teröristlikle!
    -suçlu ise ve ispat edilmişse olmlı:HAPİSTE
    -suçu var (sözde! Sana göre!) ama, ispat edilemiyor giriyor meclise bile☹️.
    -EEEE..EKSİK NERDE? SUÇ KİMDE?
    (Eksiği noksanı yasayı düzeltecek bulacak yerine koyacak kim ki????)
    -ülkenin gençleri iş bulamıyor çünkü fabrika arazi bilimum işler askıda..!
    -yurt dışından ha bire sığınmacı geliyor bu da bizim için ne acaba? (Müsibet? Bela?)
    -biri diyor beleş ev veriyom🤔, bu sıkıntıda borçta!?!?
    -öbürü diyor:herşey yolunda😡.

    • Herşeyin yolunda olabilmesi demek,
      Herşeyin fiyatının artması değil,
      VATANDAŞIN ALIM GÜCÜNÜN ARTMASI demektir! (Aylığın zamlanmadan markette herşey çıkıyor ikikatına!)
      Terör örgütünün desteklediğinin ispatı terör örgütü maşasının açıklamalarıyla değil,
      YAKALADIĞIN SUÇLUNUN VE BELGELERİN ORTALIĞA SAÇILMASIYLA
      olur!
      Faizi indirerek enflasyon kur indirilemediği gibi,
      İşsizliğide indirmek mümkün değildir!
      Tam tersi politikayla yada tasarrufla da birşey yapılamaz artık bundan sonra!
      BEN BİR YOL BİLİYOM AMMAAA….
      söylemem🙂. (Hadi büyüklük bende kalsın çoluk çocuk var iyiliğin sonunda. Yazık)
      TÜM PARTİLERDEN BİRER EGONOMİST İSTERSİN! (İster bakan isterse kurulda)
      (Başgan zaten sensin🤗, tek sorumluda🤔)
      Düzdesin 6 AY sooonaaa!…
      Bilemedin gelecek bahara🤗.

  7. toplumumuzda gelir adaletsizliginden ve zenginlerin daha zengin olmasindan kaynakli sorunlar var. Bunlarinda bir nebze cozulmesi, toplumun zenginlerini temsil eden bir partiden beklenmez. Prensipte zaten yanlis. Bir insan milyonlar/milyarlarca dolar kazanmasina ragmen yanindaki isciye 8.500 tlyi fazla goruyorsa boyle bir kesimden adalet beklenmez.
    Yani oynanan oyunda toplumu temsil eden hic olmadi. Sadece buradan oy devsirmek istendi. Buda inandirici gelmedi ve gelmiyor.
    Not: Erdoganin oylari sadece CHPnin guclu oldugu illerde dusmemis.

  8. Sosyal medye Hesabı olan Video’yu Her yerde paylaşsın.
    Kanallar Hükümete çallıştığından Kılıçdaroğlunun Açıklamalarına ulaşamıyorlar.

    Muhalefeti Eleştirenleri Vicdana Çağırıyorum.
    Bütün %95 Medya onların Elinde, Bütün Devlet İmkanları onlarda, Köy ve Kasabalar Sadece TRT1 İle haber alıyor. Böyle Durumda Birde Kripto Erdoğancılar var.

    Sokakda Adamları var Tartışmaya Giriyorlar Evet haklısınız Bazı Sıkıntılar var Ama Yinede “Bu Adamdan İyisimi var” Diyerek Aklınızı Karıştırıyorlar.

    Muhalefet Çok iyi OY Aldı Artı Sandıktada Önlemler Alıyorlar %4-5 Oyunuz Kayboluyordu En üçra Köylere kadar Adam Yerleştirmeye bakıyorlar. Bunlar Hep para ile oluyor.

    Pamuk Eller cebe, Para vermiyorsanız veya Çalışmada katkınız yoksa Rahat oturduğunu O koltuktan Lütfen Gölge Etmeyin.

    https://www.youtube.com/watch?v=U-fpcWe4jqA

  9. son 30 yilda Turkiye nin geldigi bu noktanin ana sebebi CHP dir. demokrasiyi guclendirmek yerine ideolojik yaklastilar. buda maalesef islamciligi buyuttu. simdi demokrasi diyorlar… ama demokrasiye kimseyi inandiramiyorlar…

    Turkiye siyasetinin genclesmesi lazim.
    hukukun etkin ve guclenmesi lazim.
    Demokrasiye olan inancin guclenmesi lazim.
    o zaman Turkiye gercekten guclenir…

  10. Bir işe, bir eyleme heyecan, hele korku, endişe, panik içerisinde girildiğinde veya o girdaba kapılınıp yapay şartların anaforunda harekât tarzı belirlemek hedefin tam tersi sonuçlarını doğurabilir. Belki de yapılması gereken o ortamdan sıyrılıp başlangıç noktasına gelmek ve kartları yeniden karmaktır. Çünkü bu noktada gerçeklik vardır, öze dönüş vardır. Millet ittifakı için gerçeklik sınırı “masadan kalkma” oldu ve geri dönüşü imkansız kıldı.. Oysa, ta ki 2018 den sonra gerçeklik içerisinde hareket etmek için hayli zaman vardı. Muhalefet bunu kullanamadı…

    Şimdiyse söylem değiştirme, mezkur gerçeklik üzerine kurgulu yeniden eylem tarzı belirleme zamanı ve yeri olmadığından istenilen sonucu vermeyecek, vermediği gibi ters tepebilecektir.

    2. tura girerken Cumhur İttifakının milliyetçi söylemine gelmek ve hatta ondan daha şahin davranışlar içerisine girmek, Kılıçtaroğlu destekçisi HDP tabanında ters tepmeye başladı ve parlamentoda istediği temsili elde eden HDP’nin- şimdiki Yeşil Sol Partinin- kurucu idaresinde hoş karşılanmadı ve bu, ifadesini Demirtaş’ın tweetine gelen tepkilerde kendini belli ettiği üzere HDP seçmeninde çözülmeye ve yeniden oy kullanmaya isteksizliğe neden oldu.

    İki ittifak arasında salınım sergileyen ve karar vermede seçim sonrası hedefleri üzerine siyaset tarzı kurgulayan Oğan ile beraber yamağı Ümit Özdağ’ın, “bu ağır tabloyu Kılıçtaroğlu yönetemez” yollu bir açıklaması ile Bahçeli’nin içerisinde bulunduğu ittifakta zinhar bir araya gelinemeyeceği gerçeği ortada iken bu kararsız tutum içerisinde bocalamaya devan edecekler galiba. Bu tutum emaneten kendilerinde duran oy sahiplerini bir yol ayırdına getirecek, kerhen de olsa akış cumhur ittifakına yönelecektir.

    Sandığa gitmeyen on milyon seçmeni sandığa gitmeye ikna etmek şöyle dursun, tarihinin en yüksek katılımı ile sandığa giden 50 milyon küsur seçmenin sandığa yeniden gitmesini sağlayabilmek büyük uğraş, çaba gerektirecektir. Yanında sandık görevlileri, müşahitler cabası.

    Herkes, hepimiz son rötuşlar üzerinde hem hal oluyoruz ama zihnimizin arka planında seçim sonrası durum yatıyor; ekonomi, hukuk, adalet, dış politika; yoksulluk, yolsuzluk, yasaklar; yeni teşkil edilecek yürütme ve bakanlar kurulu… Siyasette yerinden oynayacak taşlar ve yeni oluşumlar. Evet, bütün bunları yine yeniden tartışıyor, konuşuyor olacağız.

    Kökü çok geçmişe dayanmayan, siyasi “gerçeklik”e aykırı teşkil eden millet ittifakının kurucu kadrosunun seçimi geri çevirmesi ya da kazanması öncekinden çok kolay olmayacaktır.

  11. “Güvenlik ve terör konuları ön planda tutularak hazırlanmış mesajlar, Kılıçdaroğlu’nun ağzından duyulduğunda, kendi seçmen kitlesi üzerinde bile, rakibinin haklı olduğu kanaatini oluşturabilir.

    “Açıkça söyleyelim Kılıçdaroğlu’nun seçim sonrası söylemi KHK’lıları ve Kürtleri kaçıracak cinsten.”

  12. BU SÖYLENTİ DE
    Sayın KORU’nun yazısında bahsettiği “Kılıçdaroğlu sonrasına hazırlık” söylentisi de operasyonun bir parçası olmasın.
    Son günlerde sosyal medyada bir kadının güya biriyle seçimlerdeki hileleri de konu alan bir ses kaydı var.
    Bu kayıtta iktidar adayının seçimin ilk turunda %40’ı geçemediğini söyledikten sonra, İktidar adayını Rusya’nın, muhalefet adayını ise ABD’ nin desteklediği söyleniyor.
    Halbuki kamuoyunda ABD karşıtlığı, Rusya karşıtlığı dan çok daha fazla.
    Yani sanki ikitidarın seçim hileleri “ön kabulü” üzerinden iktidara hizmet için üretilmiş bir kayıt.
    Yani seçmene “madem ki muhalefet adayı ABD kontrolünde o zaman oyumu iktidarın adayına vereyim” dedirtmek için piyasaya sürülmüş olabilir diye düşünüyorum.

    • o senin soyledigin kayitlari vs toplumun %99.9u hic dinlemiyor. Bu toplumun buyuk cogunlugu her gun haber bile dinlemiyor. Herkesi kendiniz ve kendi kucuk cevreniz gibi siyasilesmis dusunmeyin.
      sizin gibi masa basinda oturup matematik yapanlar yuzunden kaybetti. Insanlar CHP oy vermedi ve vermeyecek. Bunu gore gore bile bile sirf %60 terlik’e verecek deyip bu oyu CHPye yonlendirerek buradan ikinci bir kemalist devrim cabasi basarisiz oldu.

      • Ne masa başı?
        Ülkemizin en önemli sorununu çözmüş birine çalakalem cevap!
        Cehaletin 50 tonu.
        Ben yazımda bu kaydın(Celâl vs geçen)iktidar tarafından piyasaya sürülme ihtimalinden bahsediyor.
        Benim yazımda bu kayda bir referans yok.
        Zaten bir kısım seçmenin hak- hukuk, dürüstlük gibi bir kaygısı yok.
        Varsa yoksa güç ve para.
        Sahteciliği bizimkiler yapmışsa helâl-hoş olsun modundalar.
        Muhalefete “Amerikancı” yaftası yapıştırmak için piyasaya sürüldüğünü düşünüyorum.
        Bu muhalefet( sol özelinde) ideolojik körlüğü nedeniyle Rusya’nın Ukrayna’yı işgaline bile karşı çıkamadı.
        Çin’in Uygur’lara uyguladığı soykırımı bile kınayamadı.

  13. Bir parmak şıklatmayla tatlı cadı (ünlü dizi film) yapabilir bazı şeyleri. 50-70 yıllık handikap korku tiksindirici ve sindirme politikalarını hafızadan silebilir.
    -ikna odalarını, başörtülü bacım taytrosu, 80 ihtilalini hatta 15 Temmuz zavazingosunu.
    -Dua edin, yeni nesil Z kuşağı bilmiyor daha; 12 Eylül e kadarki hergün ölen xx sayıda üniversiteli gençleri.
    -Sağ siyasetin yıllarca aileleri fişlemelerini sülalece!..
    -Kardeşin birinin gomonist! öbürünün faşist! (Kendisinin) Zannetmesini anlatsam kimse inandıramaz hiçkimseyi😯.
    -yılmaz güneyin filmi başlamasıyla kirli bir elin şalteri indirip şehrin ışıklarının sönmesini☹️..
    HALÂ ANNAMADIN MI DELİKANLI,
    Bu sevdanın olmayacağını☹️.

    • CeHaPe zihniyeti ve SoL “kaybedenler/ kaybedecekler yakasının sakinleri olmuştur hep bu güzelim ülkede☹️.
      Sağ kendi iktidarını sürdürebilmek için sürmüştür elinde olan herşeyi piyasaya.
      Onyıllarca..
      Kâh milliyetçilik kâh din kâh iman namus şan şeref haysiyet..
      Olmayan uzaydan gelme hurafeleri saysan roman değil, olur ansiklopedi😡.
      -Ezan Türkçe okunsun en masum oyun.
      -Sabahattin Ali leri Nazım Hikmetleri yazmaya gerek yok çünkü: “yoketti birileri anlayacak nesilleri”.
      -hablemitoğlumuymuş, Uğur Mumcu mu, A.taner Kışlalı mı dedin?
      Gaffar Okkaaannn.. haa şu …
      Yaa geçin bunları;
      Son trend: ÇÖKME!
      (Evlerin çökmesi değil saptırma leng😡).

  14. levent gültekin, benim gibi Gül aday olmalı tezini yüksek sesle dile getirebilen, eleştirlmiş bir yazar son yazdığı kitap münderacatı da dahil olacak şekilde, seçimlerde kemal kılıçdaroğlu kasten bir kez daha ümmetin umudunun seçilmesi sağlanmak için derin unsurlar tarafından adaylığa ikna edildi ve seçilmemesini derinler dışında cehape içinde eski bir ulusalcı tivi kanalı sahibi ile iyi parti içinde genel başkan dahil pek çok paydaşın bu oyunun kurgusu dahilinde hareket ediyor diyerek seçim sonrası oluşan kafa karışıklığın panikten değil önceden hazırlanmış bir senaryonun çalışılmış rolleri olduğuna dikkat çekiyor. Teemmel

    • Zafer Partisi lideri 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Meral Akşener’in kendisi de aday olduğu halde kampanyasını bilerek düşük tempoda sürdürerek Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanması için çalıştığı yönünde bir ay kadar önce bir iddiası oldu. Özdağ’a göre Akşener basın danışmanına kapalı kapılar arkasında “bir dönem daha Erdoğan kazanmalı” demiş ve kampanyasını son bir ayda neredeyse bırakmış. Ondan dolayı da partisinden daha düşük bir oy almış. Böylelikle seçim ikinci tura kalmadan bitmiş. Bu iddialara Akşener ne cevap verdi bu geçen zamanda duyulmadı.

      Levent Gültekin Medyascope’da Ruşen Çakır ile yaptığı en son sohbet sırasında Erdoğan’ın bir dönem daha kazanması için derinlerin bir karar aldığını ve İYİ Parti’nin Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıkar gözükmesinin de tamamen bir senaryo gereği olduğunu söylüyor.
      Temel amaç muhafazakar kesimden oy alamayacak bir adayı Erdoğan’ın karşısına çıkararak seçimi ona hediye etmekti demek istiyor.

      Bu tabii bir teori ama ayakları yere basan bir teori.

      • derinler degil, chpde belirli kesim %60 tomplumda varolan muhalefet ve oy potansiyeli gorunce, buradan bu firsatla ikinci bir kemal ile ikinci bir kemalizm planlandi, yemedi. toplumun ne chpye nede alevi bir chpliye hazir olmadigini herkes gordu.
        secimden sonra dusen sapkalarda toplumun ferasetiyle chpnin helallesme yalanlarina inanmamasinda ne kadar hakli oldugunu gosteriyor.

    • Sorun Adayda Değil, Sorun Hırsla Kendi Menfaatlerini Düşünen Kişilerde.

      Gülün Bahçesine Helikopter İnmiş Sinmiş, Hiç bir Cesaretli Açıklaması olmayan Kişiden Fayda Gelmez. Gül Ne Şiş yansın Ne kabap Yansın diyen İnsanlardan.

      Kemal Kılıçdaroğlu Arkasında Tam Destek olsa Kazanır; Ama CHP İçine Kripto Erdoğancılar var Biri Misal Truva atı Tuncay Özkan Gizli KRT TV sahibi anka Haber ajansın sahibi Herhalde bunların İstifasını istemşti.

      Diğeride Sandıklardan gelen Oy Hiç Akmamış. O Bilişim ustasınıda Gönderdi.

      Siyaset Pislik Bir şey Osmanlı İmparatorluğundan Kalan Miras yani MAYAMIZ Bozuk.

      Padişah Eşlerin Yönetimi Almak için Entrikalar. Para kazanmış Ama yeni Gelen Padişahla Düzeni Bozulmuş O padişahı yıkmak için uğraşmış Neler neler…..

      Hulki Ceviz oğlu Gibi Solcu biri AKP’den Milletvekili Seçilmiş. Muharrem ince Satmış Yani Kemal Kılıçdaroğlu İyi idare Ediyor.

      Nehir Geçerken AT Değiştirilmez.

      • ATınız size mübarek olsun, Gül donkişot değil elbette siyasetin güvenilmez unsurlarına karşı temkinli olacak bu siyasette sözüne güvenilir kaç namuslu adam var, ben sayamadım? biz milletçe üzüm yemek istedik, bu seçimin kaybedilme lüksü yok dedik, bana neo-ittihatçılar dan bahsetseniz Osmanlı’ya kadar gitmeye gerek yok, İttihatçıların mırık tayfası yeni kurulan cumhuriyetin her kurumuna girerek komitacı ve makyavelist düzeni, 100 yıldır farklı müttefikleri ile bu halka dayatmaktadır. maalesef

  15. 2. TURU Recep T. Erdoğan da kazansa, KK da kazansa hepimizi bekleyen kaçınılmaz sondur. SUÇU GELİN ETMİŞLER KİMSE ALMAMIŞ. İkisi için değil tüm siyasiler için olumsuz sıfatlar kullanma nedenim budur.

  16. Muhalefetin problemi ; tüm senaryoyu Erdoğan gitsin üzerine kurmasiydi.
    Peki o gidince ne olacak idi ,bunun altı dolduruldu mu hayır.O nedenle senaryo yanlış yazılmış nasıl oynarsan oyna beğenilmedi.Bu saatten sonra düzelir mi çok zor.
    Belki başka bahara

  17. Siyaset bir meslek bizim ülkemizde. Bazıları utanmadan, tersine övünerek, kartvizit bile bastırıyorlar siyasetçi diye. Kameralar karşısında ise yalan üstüne yalanla hizmet etmeye talibiz diyorlar. Bu kadar siyasi parti, bunları dolduran işsiz güçsüz aç takım, binalar, parti arabaları, yemeler içmeler. Nereden geliyor bu değirmenin suyu. Elbette cebimizden çalıyorlar. Siyasetin rantı çok yüksek. Ye ye doymuyorlar.

    Yurt dışında ülkeleri gezerseniz, bizimkisi gibi şatafatlı parti binaları göremezsiniz. Bizde ise kötü mahallelere kadar partilerin binası, dairesi, içini dolduran işsiz güçsüz takımı gırla gidiyor. Hakikaten nereden geliyor bu değirmenin suyu.

    Ülkemiz geri bir ülke. Siyaset olarak da, halkın insani gelişmişliği olarak da, eğitimi, hukuku, üniversitesi ile, şehirlerin haliyle, her alanda geri. Bunu kabul etmiyor kimse. Milliyetçi duygu kabarmaları ve kabartmaları ile dünyayı fethedeceğini zannediyor. Halini hiç görmüyor ve anlamıyor.

    Siyaset önce temizlenmeli. Temiz siyasete dönmeliyiz. Bunu yapmanın yolunu bulmalı ve siyasi yamyamları siyasetten uzaklaştırmalıyız. Siyaset bir rant mekanizması olmaktan çıkarılmalı. Bunu seslendirmiyor partiler. Çünkü alttaki yamyamlar buna izin vermezler. Bunu yapmanın tek yolu halkın bunu talep etmesi. Bunun için medyanın gündem oluşturması gerekiyor. Ama onlar da bu çirkef siyasetin bir uzantısı. Yani tavuk yumurta. Yani kısa vadede çözüm yok. Yani böyle devam. Bizden bir nane olmaz. İşini bilen yolunu bulur, gider bir batı ülkesine keyfine bakar.

    • Ender Bey ” Siyasetin temizlenmesi ” için önce toplumun temizlenmesi gerekiyor , zaten siz de yorumun sonuna doğru dolaylı olarak buna temas ediyorsunuz .Bunun icin bir kac nesli icine alacak uzun vadeli master egitim programlarının oluşturulması ve uygulanması gerekiyor .
      Dediğiniz gibi bu iş çok zor !

  18. Açıkça söyleyelim Kılıçdaroğlu’nun seçim sonrası söylemi KHK’lıları ve Kürtleri kaçıracak cinsten.

    Türkiye’de büyük kesimlerin haklarını şiddete başvurarak veya onu meşru görerek savunma istekleri yok ama varmış gibi gösteren marjinal kesimlerin söylemlerini kullanmak faydadan daha çok zarar getirecekmiş gibi duruyor.

    Yani “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olma” ihtimalini hiçbir zaman akıldan çıkarmamak gerekiyor.

Yoruma kapalı.