İkinci tura doğru: ‘‘Davut Calut’a karşı’’ türü bir kapışma yerine eşitler arası bir seçim olsun diye…

40
Reklam

Rakiplerin eşit şartlarda yarışmadığı hiçbir karşılaşma adil sayılmaz; bazen zayıf durumda olan sonunda ipi göğüslese bile…

Eski Roma’daki gladyatörleri düşünün…

Sonunda onları arenaya sevk eden iradenin baş parmağını aşağıya veya yukarıya doğru kaldırmasıyla, ölmek veya hayatını sürdürmek ihtimallerinden biri kazananı bekliyordu o kapışma sonrasında…

İkinci tura kalan cumhurbaşkanlığı seçimini biraz böyle bir karşı karşıya gelme olarak görüyorum.

Bunu siz bizim literatürümüzde ‘Davut ile Calut’ diye bilinen olayla da kıyas edebilirsiniz.

Dev Calut’un -Golyat veya Goliath- karşısına çıkmaya kimse cesaret edemezken cılız Davut ortaya atılır…

Sonuç?

O tarihi olay, aradan geçen binlerce yıla rağmen kutsal kitaplarda da yer verildiği için şimdi bile hatırlanıyorsa, beklenmeyen bir şekilde sonuçlanması sayesindedir.

Reklam

Genellikle güçlüler, o tarihi olayın tersine, zayıfları yener. Calut gibi güçlü olanlar Davut gibi zayıflar karşısında rakibini alt ederler.

Bizdeki güncel olayda rakibi karşısında zayıf görünen kimdir sizce?

Aynı soruyu şöyle de sormak mümkün: Sokaktan geçen birine ‘‘Pazar günü sandıktan kim kazanarak çıkar?’’ sorusunu yöneltseniz nasıl bir cevap alırsınız?

Kısacası, seçim şu ana kadar eşit olmayan şartlarda geçiyor.

Etrafa kulak verdim, özellikle geçmişte seçim süreçleri içerisinde yer almış bazı dostları dinledim ve zorluğu aşmanın reçetesi anlamına gelebilecek bazı görüşleri derleme imkanı buldum.

Yararlı olabileceğini düşündüğüm görüşler şunlar:

Yenilmesi beklenen, sandıktan galip gelerek de çıkabilir elbette. Ancak bunun şartları var.

Bir kere iki tur arasındaki iki haftalık sürenin kısa olduğu, bunun bir saatinin bile boşa geçirilmemesi gerektiği unutulmamalıdır. Boşa geçirilen her saat sonuç almayı zora sokar.

Reklam

Eski Roma’da gladyatörleri savaştıran ve kimin öleceği kimin hayatta kalacağı kararını veren Sezar da denilen hükümdardı; demokrasilerde seçim rekabetinde son sözün sahibi ise seçmen de denilen halktır.

Yenmek isteyen, rakibi üzerinde yoğunlaştığı kadar halkın da gönlünü almak zorundadır.

Pazar günü daha önce kendisine oy vermemiş olanları kanaatlerini değiştirmeye veya hiç değilse sandığa gitmemeye yöneltmek ve bu arada ilk turda kendisini tercih etmiş her seçmeni de yeniden sandığa gitmeye ikna etmek gerekiyor.

Hiç de kolay bir iş değil bu.

Rakip iktidar gücüne sahip ve vaatlerinde sınır tanımıyor. İlk turda geride kalmış olanın ise, yalnızca seçildiği takdirde yerine getirilebilecek vaatlerle ilgiyi kendisine çekmekte zorlanması doğal.

Vaatlerini yerine getirebilecek durumda olduğunu bir biçimde ispatlaması beklenir.

İlk turda İstanbul ve Ankara’nın seçilmiş büyükşehir belediye başkanlarını denklemin içerisine almak akıllıca bir hamleydi; yeterli olmadı. Bu turda da tabloyu güç gösterisi anlamına gelebilecek yeni simalarla takviye etmek düşünülebilir.

Zayıf olduğu yönlerini gözlerden saklamaya, gücüne güç katmaya yarayacak hamleler şart.

Eleştirileri lehine çevirmenin yolları da aranırsa bulunabilir.

Daha önce karşı çıktığı politikaları savunur hale gelmek kafaları karıştırmaktan başka bir işe yaramaz. Savunageldiği politik tavırlardan eleştiriye maruz kalanları, halkın yararına olacakları vurgusuyla ve bunu gözlere sokarcasına tekrarlayarak sürdürmek daha doğru olabilir.

Adalet vurgusu… ‘‘Bugün ona olan yarın sana da olabilir’’ demenin politika diline çevrilmiş hali kitleleri etkileyecektir.

Herkesi yakından ilgilendiren sorunların sorun olmaya devam edip gitmeleri mi yoksa üzerlerine akılcı politikalarla gidilerek sorunların çözülebileceği garantisi verilmesi mi halkı cezbeder? 

Mevcutlarla mukayese imkanı verecek bir çıkışla ekonomik sıkıntılarla baş edecek kadrolar…

Seçim her ne kadar iki kişi arasında yapılacak tercihle ilgili olsa da, iki taraf da birer ittifakın adayı. Milletvekili seçiminde istenilen sonuç alınamadığı için birlikteliği önemsememe hissi Millet İttifakı’nda yaygın. Oysa, ittifakın ‘muhafazakar’ paydaşları karşı ittifaktan oy kazanma konusunda şimdi daha fazla işe yarayabilir.

Özellikle bu aşamada devreye ‘din’ ve ‘milliyetçilik’ konularının fazlaca girmesi sebebiyle…

Temel Karamollaoğlu, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu ile birlikte görünmenin de, Meral Akşener’i ve Mansur Yavaş’ı yanına almanın da kararsız ve sandığa gitmemiş seçmen üzerinde etkileri olacaktır.  

Ekrem İmamoğlu’nun yalnız başına kitleler karşısına çıkması yerine adayın yanında görünmesi de daha etkili olabilir.

Derlediğim görüşler bu kadar.

Nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, bu seçimi zayıf-güçlü dengesizliğinden çıkararak eşitler arası bir yarış haline getirmenin en büyük yararı ülkeye olacaktır. 

ΩΩΩΩ

Reklam

40 YORUMLAR

  1. kendinize geldimi eşitlik diyorsunuz bu millet neler çekti onlardanda bahsedin de inanalım

  2. Sonuçlar belli oldu ama sandıkları açıklamıyorlar. Neden acaba? Kendi sandığımda sonucu göremiyorum. Biri bana açıklasın, iktidar neden sonuçları saklıyor.

    • Ende bey! Sonuçlari açiklarsa YSK Başkanının yazdığ şu “Kayip Ettiniz” mesajı ortaya çıkar.
      Teknolojide kolay kolay yazıları silemezsınız, silseniz dahi sizin bilgi sayar veya telk de silinir. Bu nedenden dolayı, 28 Mayıs akşam saat 18:30 19 arasında atılacak efendim siz % bila bila Kazandınız mesajından sonra yazdıklarınızın hepsini açarlar. Çünkü kazanmaz ama kazanmış olacak.
      Ben 72 yaşında teknoliji cahili biri olarak, bazi merak ettiğim sitelere tesedüfmi yoksa kilevya hatasımı bilemiyorum bir bakiyorum Acayip bilgilere muhataplari vasıtası ile ulaşmışım. %49.50 alacakta…Bizim doğuda yalan söze inanmış gibi yapanlar he he he derler.
      Neyse bundan sonra bu % 52 ile 54 civarında oyu var kazandi diye yazma hatasını yapanların anasını ağlatırlar.
      Gerçekten %50.50 oy alacakta… Siz Türkiyede ihtidar tarafından yapılanlara inaniyormusunuz? Twitter i dahi…. Neyse haberlerde dinledım fakat burya yazarsam yorumum yayınlamaz.
      3 gün önce burda haberleri izlerken Twitter Türkiye dolar molar diye bir haber dinledım. İnanmak için hemen habere konu olan Twit i re twitt ettm. Aninda Twitt im geri geldi bu twitti silmezsen hesabin kapanacak. Bende hemen sildim. Akablnide “Hesabınız 16 saat sonra açılacaktır. 16 hesap dondurma cezasi verdiler. Re twitt attiğim siradan bir değil meclisin en dürüst vekillerinden biri.

  3. Dengeli bir yarış var önümüzde aslında.
    Sonucu yazıyorum: %50+1 %49,8
    (Böyle çıkarsa ne alâ)
    Ya birde (-)piskevit hesabı yaparsa seçmen.
    35’e 60!🤗.
    İhtimal çok!
    En sonuncuyu tercih ederim ben şahsen;
    35 alan davullu zurnalı Esad ‘ın yanına misafir giderler 😂. (Göçmenlerin arasına karışarak demeyin, esad da biraz insan)
    Bizim iktidara değil,
    Sağlam bir MUHALEFETE ihtiyacımız var,
    Gerçekten ☹️.
    (Aynı fikirdeki siyasetçilerin ve seçmenin yeri geldiğinde en yüksek oyu alanı desteklediği!!!
    Sistemi önüne gelenin kendi menfaatleri ve çıkarlarına göre dizayn etmesinin önlendiği,
    Bilimum keferenin bölme parçalama çökertme adaleti yoketme eşit ve hakça bölüşmeyi engellemelerinin karşısına topyekun dikilebildiği
    Güzel günlere inşallah!).

  4. arenada çarpışan gladyatörlerin sonunun ölüm mü yaşam mı olacağına halkın isteği doğrultusunda sezar karar veriyor.
    halk ölsün derse sezarın başparmağı aşağıyı yaşasın derse yukarıyı gösteriyor.
    gladyatör filminde halkın gazını almak için arena gösterilerini başlatılacağını
    söyleyen senatöre halk bunu kabullenir mi sorusuna cevap roma ayaktakımıdır der.
    bir zamanlar Aysun kayacı benim oyum veya bir profesörün oyu ile dağdaki çobanın oyu bir olamaz deyince içinde benimde olduğum üniversite mezunu olan bizler onu yerden yere vurmuştuk.
    ama iktidara yakın bir dekanın biz cahil kesimin ferasetine güveniyoruz demesi ile Aysun kayacının ne kadar da haklı olduğu ortaya çıktı.
    İşte bu zihniyet artık doktor dövebiliyoruz diye övünen zihniyet.
    aile yakınımız basit bir ameliyat içim sabahın köründe gittiği çam Sakura hastanesinden saat 16.00 ya kadar bekleyip yarın gelin diye evine gönderildi.Sebep doktor yok veya gelmemiş.
    istediğin kadar lüks hastane binası yap son model techizatla donat ama işte doktor olmayınca hiç bir işe yaramıyor.
    bir gün bu ülke de dövebileceğin doktor da olmayacak.o zaman duvarları döveceksin.
    ama şimdi giderlerse gitsinler diyen dönün diyor.
    geçti artık Avrupadaki maddi imkanları saygıyı görmüş adam buraya neden gelsin.
    Dışişleri bakanı kaliteli kalifiye sığınmacıları ülke de tutamadığına hayıflanmıyor da babası çoban bulamıyormuş ondan muzdarip.
    size destek veren bir çok genç var.gönderiverin bazılarını çobanlık yapsın ama nerde devlet kuruluşlarında ekmek elden su gölden işe gitmeden parti kontenjanından bankamatik çalışanı olmak varken dağda bayırda çobanlık yapmak olur mu hiç.
    yüksek puanlı binlerce genç mülakatta elenirken gıkları çıkmayanlar koltuk söz konusu olunca mülakatı kaldıracağız demeçleri veriyorlar.elini tutan mı var hemen kaldır.
    mültecilerin sorumlusu olarak chp ve kılıçdaroğlunu gösteren dayı ile benim oyum eşit.
    Dereden tepeden bir yorum oldu aklıma geleni yazdım.katılan da olur katılmayanda insanları aldığı eğitime göre değerlendirmeme karşı çıkanlar tabi ki olacak.Yukarıda yazdığı gibi ben de öyle biriydim.
    neticede bir türk büyüğümüzün söylediği gibi urfa da harvard vardı da biz mi okumadık.
    artık harvard yok ama her ilde her ilçede tabela üniversiteleri mevcut.
    20 seneye kadar ülke de herkes üniversite mezunu olacak.
    bu oy eşitliği problemi de ortadan otomatikman kalkacak.
    oyum Kılıçdaroğluna ama bizi sen kurtarırsın diyenlerin batışını görmek için erdoğanın kazanmasına da üzülecek değilim.
    arjantini yaşıyoruz venezuelaya az kaldı.
    200 milyar vadesi gelmiş dış borcu ödemek için bakalım yüzde kaç faizle dolar bulunacak.
    benim uzmanlık alanım ekonomi ve gözümdeki ışığa bakın diyenlerin yönettiği bir ekonomi yönetimi var.Asla bizim sırtımız yere gelmez değil mi.
    ha birde Arap birliği toplandı Suriye tekrar birliğe alındı.
    içinde suudi arabistan katar birleşik arap emirliği gibi aramızdan su sızmayan ülkelerin olduğu birlik ıraktaki türk askeri varlığının derhal çekilmesi kararı aldı ve uluslararası kamuoyuna deklare etti.dost dediğin böyle olur işte.adını saydığım ülkeler dostumuz ise zaten düşmana ihtiyaç yok.
    israil hükümeti mescidi aksayı işgal ediyor kudüs ve mescidi aksa bizimdir diyor kan döküyor.
    islam dünyasının hamisinden liderinden güçlü bir one minute nidası bekliyoruz.
    mavi marmara katliamı için giderken bana mı sordular denmişti.
    adnan kaşıkçı için neler söylenmişti sonunda tüm dosya katillerine teslim edildi.
    yorumculardan bazılarına bakıyorum da hala bu ülkenin erdoğan olmazsa ayakta kalamayacağını yazanlar var.descartes insan düşünen varlıktır demiş.
    bizi yaratan Rabbimiz yüce kelamında insanı düşünmeye teşvik eden 700 den fazla ayet var.
    benden bu kadar nokta.

  5. Sayın yazar yine olaya şası bakıyor..burda calut ile davut onun düşündügünden farklı..burda calut Erdoganı ve bağımsız türkiyeyi sekteye ugratmak isteyenler ile davut olan bağımsız müslüman türkiye taraftarları. Calut onca ekonomik gücü , doları, dünyadaki birleşmiş miletlerde dahil olusturdugu bütün siyasi teşkilatlari, oluşturdugu medya ve siyasi oluşumlar ,hatta ona çalısan terör örgütleri ve emrindeki devletler ve devlet adamlarına ve ekonomik sisteme varıncaya kadarki eşi görülmemis bir güç..bunun karşısında her taraftan kuşatılmış bir davut (erdoğan)Ama davut calutu yeniyor..
    Temel Karamollaoğlu, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu ile birlikte görünmenin de, Meral Akşener’i ve Mansur Yavaş’ı yanına almanın da kararsız ve sandığa gitmemiş seçmen üzerinde etkileri olacaktır.
    Sayın yazar bu zatların muhafazakar seçmen nezdinde bir ağırlıģının oldugunu zannediyor…ah ah..biraz milletin içine girin..azcık sokağa çıkın nabız tutun…

  6. Ne olursa olsun ama Kılıçdaroğlu kazansın; onun için ne gerekiyorsa söylemeliyim, eksik birşey bırakmamalıyım…
    Bu hâlet-i rûhiye size yakışmıyor.
    Biraz daha objektif yorumlar yapmanızı, 50 yıllık yazar Fehmi Koru adına bir tarafa meyletmiş Taha Kıvanç’tan bekliyorum..
    Ayrıca Calut, Erdoğan değil; ABD, AB, (perde ardında Çin ve belki Rusya), Dünyadaki bütün İslam düşmanı devlet ve örgütlerinin desteklediği Kılıödaroğlu’dur..

  7. Muhalet cephesi eşitliği sağlayıp öne geçebilirdi elindeki iki büyükşehir doğru düzgün çalışsa vatandaş bunlar başarabilir derdi fakat iki belediye de birbirinden beter çıktı

  8. Fehmi bey , bunlar 2.tıura kadar bile dayanamadılar. Başladılar yine. Siz yine yanlış ata oynuyorsunuz14 mayıs yenilgisinin ardından fabrika ayarlarına geri döndü bunlar. Bir süre sureti Haktan göründüler milleti kandırmak için. Yeniden fabrika ayarlarında milleti aşağılamaya başladılar. Deprem bölgesindeki vatandaşlara hakaretler, küfürler diz boyu. Allah fırsat vermesin bunlara. Hiçbirşey değişmiyor bunlardan. Seçime kadarmış.
    Seçime kadar Mücahit Kılıçtaroğluydu türbeye götürdüler Kılıçtaroğlu seyyitti, Kuranı Kerimi ezbere bile biliyordu.Hem de ayetleri ile birlikte. Ayrıca adam libareldi, ayrıca adam Bozkurt Kemal di.
    Devam edin devam edin. Depremi yaşayan insanlara keşke geberseymişiniz diyorlar utanmadan. Ama devam edin millete kendinizi hatırlatın.
    Davut,Calutmuş.
    Kim Davut, kim Calut millet size yine cevabı verecek.

  9. Davut Peygamber , ya karsısındaki
    kıayslaman o kadar ricit ve yönlendirici ki sana ne diyeceğimi bilemiyorum.Allh müstehakını versin.
    Eğer inanç noktasına gelirsen ;
    Firavun a karşı olmak yetmez, Musa nın yanında olmak gerekir.

  10. Türkiye Enstitüsü’nün yaptığı bir araştırmada sorulardan birisi “Türkiye’nin Sorunlarını Çözmek için Hukuk Dışına Çıkılabilir” önermesini destekleyip desteklemedikleri şeklinde.

    Bu soruya İyi Partililer yüzde 7.9 oranında, CHP’liler yüzde 13.5, Ak Partililer yüzde 32.4 ve MHP’liler yüzde 43.8 oranında “KATILIYORUM” demişler. HDP dahil diğer kalan tüm partilerin oranları yüzde 21-22 arasında.

    Hukuk dışına çıkmak demek anayasayı ihlal etmek demek; kanunları uygulamamak demek; imar kanunlarına uymamak demek; yolsuzluğa evet demek; kanunları çarpıtmak demek; hak tanımamak demek; kamu kaynaklarını kanuna aykırı kullanmak demek; ihalesiz iş vermek demek; adam kayırmak demek; liyakati takmamak demek; mahkeme kararlarını uygulamamak demek; vs. vs.

    Aslında bu araştırma tek başına ülkemizin karşı karşıya olduğu durumu ortaya koyuyor. “Türkiye’nin Sorunlarını Çözmek için Hukuk Dışına Çıkılabilir” önermesine en çok katılanlar şu an itibariyle Meclis’te çoğunluğu sağlamış durumda. İşte tam da bu nedenle Cumhurbaşkanlığı bu bloğun eline düşmemeli. Yoksa ülkede hukuk güvenliği çok sıkıntıya girecek anlamına geliyor.

  11. Fehmi Bey hiç kusura bakmayın ama bu seçimin mağluplarından biri de sizsiniz. Son üç senedir muhalif kesimin yayınladığı bütün anketleri bu köşeye taşıdınız, bütün öngörüleriniz yanlış çıktı.
    Genel olarak bütün muhalif medya ve yankı odasındaki muhalif cephe bi özeleştiri yapabilir. Muhalif medyanın, Birinci turdan önce söylediklerinin hiçbiri doğru çıkmamış, bütün analizleri yatmış, tüm tahminleri çökmüş. Fakat en küçük bir özeleştiri bile yok.Özeleştiri olmadığı gibi, sanki “bilge kral” gibi çıkmış, hâlâ analiz kasmaya, tahmin yapmaya devam ediyorlar iyi mi.
    Kısacası, Muhalif sosyal medya çok kötü aldattı kendi yandaşlarını. Suçluyu da buldular. Deprem bölgesindeki iktidara oy veren vatandaşlarmış.
    Yavuz Ağıralioğlu şöyle demiş; Madem bu muhalefet, iktidarı yenecek performansı bir türlü gösteremiyor.Ve madem başarısızlığına rağmen, zerre kadar kendini yenilemiyor. O zaman muhalif seçmene düşen bir görev var:
    İktidarı değiştirmek için önce muhalefeti değiştirme hedefine kilitlenmeli.
    Bir defa daha söyleyeyim. CHP Önümüzde ki belediye seçimlerinde gerçek yenilgiyi tadacak. Yeni nesil ve unutmuş olanlar Chp nin büyükşehirlerde naptığını da gördü bi öncekini de biliyor. Kimin algı çalışmasını yaptığını kimin bahar getirdiğini kimin herşey çok güzel olacak lafının üstüne yatıp hiç bir hizmet yapmadığını gördü. Kıyaslamak için elinde çok güzel veri var. Lafla peynir gemisi yürümüyormuş farkına vardı.

    • Yorumunuz için teşekkür ediyorum, ben de hemen hemen aynı şeyleri yazacaktım baktım siz yazmışsınız vazgeçtim. Fehmi beyi 30 yılı aşkındır takip eder yazılarını okurum son 5 yıldır muhakeme yeteneği ciddi manada düştü. Bu günler yazdıklarını 30 yıl önceki haline göndersek eminim çok farklı şekilde yorumlardı.

    • Sayın yazar doğruları söylemeye devam ediyor. İstikamet demokrasi. Siz demokrasi treninden indiniz diye herkes inmek zorunda değil. Siz de sonunda ayılacaksınız ama iş işten geçmiş olacak. Son virajda dikkat.

  12. olan olacak. TAKDIR ALLAH TAN ne yapilirsa yapilsin. SON degismeyecek. onemli olan dogru ve adil.olmak.

  13. Sizin Yerrine Cumhur ittifakı Düşünüyor.

    Bir bakın Çevrenize Huzursuzluk Kaos varmı?

    Hükümetin sizi Bölüp, parçalayıp, Birbirinize düşmenizi istiyor. Onlarda Bu arada Götürebildiğini Götürüyor İzin vermeyin.

    Halkın Arasında İki aykalı Kafanızı karıştıracak Adamları var. Buna dur diyin.

    Özgürlüğünüz Gidecek. Bu Seçim Kadınların Hareketi olmalı Hüdaparın Söylemi ile Kadınların Beyanı Artık Mahkemelerde Geçmiyecek. Yani Cahile Devri Geliyor.

    Kadınları, Çoçukları Koruyalım. Haydi Haydi Kadınlar Dur Diyin.

  14. TALUT CALUT VAY BABAM VAY

    Amerikayı, avrupayı (Bknz: Avrupalı dergi kapakları, Biden ın muhalefete sınırsız destek verip erdoğanı indireceğiz sözü) Eski başbakanları, bakanları, fetöyü, pkk yı alan, her biri 5 milyondan fazla takipçisi olan yüzlerce sanatçı görünümlü trol, 11 büyükşehir belediye başkanını yanına alan mı gariban.

    Neyse zaten yarış bitti, akşam sinan oğan cumhur ittifakına desteğini açıklayacak ve pazar günü %56 ile Erdoğan aynı oy sayısı ile kazanacak. Bakmayın amerikadaki katılıma onlar son dönüş biletine oynuyorlar.

    Hiç kimse meclis çoğunluğunu almış partiyi es geçerek türkiye yi 5 yıl sürecek bir istikrarsızlığın içine atmaz. Hele ki etrafımız ateş çemberinde iken. Pkk fetö örgütleri tetikte beklerken, ordumuz dış operasyonda iken. Merak etmeyin halkımız feraset sahibidir. Şahsi kin ve garazları için ülkem yansın ama bana yüz vermeyenler yüz üstü düşsün demez.

  15. SAHTE SEÇMEN, SAHTE SAYIM
    Seçim öncesi özellikle anketleri test için aşırı tutucu olması nedeniyle “iktidarın 3-5 oy kaybedip kaybetmeyeceğini ” sorduğum köyümde objektif gözlemde bulunan birisi bana “en az 20 hatta 30 oy kaybedebilir” demişti. Ben de ” bizim köyde durum bu ise muhalefet seçim kampanyası bile yapmasın “demiştim.
    Sizce sonuç ne olmuştur?
    İktidarın firesi 29.
    Civarda tüm köylerde ilçe merkezinde anketlerle uyumlu sonuçlar çıkıyor.Hatta anketlerden iktidar anketlerden daha fazla fire veriyor.Ve bulunduğum yerde milletvekili de kaybediyor.
    Yani anketler aslında iktidarın lehine değil alyhine yanıldılar.
    Seçimin sonunda:
    1–Sahte seçmen kaydı yapılamayan;
    2–Sahte sayım yapılamayan yerlerde kesinlikle kaybettiler.

  16. “Rakiplerin eşit şartlarda yarışmadığı..”
    Halkın kulağı yerinde kalsın da!..
    Yönetime talip olanlar kesip cebine koyduğu kulaklarını açsın iyi dinlesin:
    -dimyata prince giderken sana “aslında etnik siyaset yapan biz değil onlar!!” Dedirterek bedava reklam yaptırıyorlar. (Ben demiyom o diyo, ama doğru diyo🙃)
    -yabancıya ev mev yok! Dedirtip,
    İnşaatçıları emlakçıları banka kredilericileri sigortacıları mütahitleri.. (daha kim kaldiki?)
    Bedava ev i 2’ye çıkarsanda, CANLI’ya bakar vatandaş icabında☹️.
    -sığınmacıları…. (Tamamen eksik bir politika, ters tepiyor hatta)
    -bak reklamın NİRVANASINA: (çok Özel😯)
    “BİİR YANINDA MEHAAPEE BÜYÜK BİRLİKk..
    Y.REFAAHH!, hediyesi desapee…
    Koynunda hizbullaahhh..” (bu kadar MİLLİYETÇİ lik reklamını trlamp yapamaz valla billa).
    Bugün yandaş tv lerde boy boy sağlam yapılmış! iki katlı konutlarda oturanlar;
    “%doksan inşallah”🤔. Diyor traktörün üstüne oturmuş bir vatandaş. (Kim yapmış kim ne zaman destek olmuş ta..)
    (Sizce kimi kastediyor🙂?)
    Not:bunca zaman beklediniz bekledinizde…
    Şimdi mi öğrendiniz gerçekleri olup biteni acaba? Diyecem ama..
    (Şimdi bile değil azzz sooraa).

  17. din adamlarından, bu yapılan montaj, yalan, iftira, gibi konular hakkında açıklama yapmalarına bir engel varmı?

  18. “Seçimin ertesi gününde onların telefonları acı acı çalacak. Açtıkları telefonun ucunda bir ses duyacaklar: Ben Kemal, geliyorum!..” diyordu, maytap geçiyordu seçmenle.
    N’oldu?..
    Acı acı masa tokatlayıp ‘Bur-da-yım!..’ diyor. (Hani geliyordun, neden hâlâ ordasın?!)
    Erdoğan n’apsın?..
    Baktı ki rakibi Bay Kemal koltuğu bırakmayacak ve CHP’den de bir halt olmayacak.., baktı ki muhalefet çok yetersiz, oraya da bir el attı… AK Parti’den ayrılan safraları (34 vekili) rakibine iteledi.., pardon kazandırdı!..
    Erdoğan çok büyük lider arkadaş.
    Bunlar yetmiyormuş gibi eski AKP’li Cevdet Nasıranlı’yı da Bay Kemal’in yanına monte etti. 14 Mayıs’tan sonra Bay Kemal onu başdanışmanı yaptı. (Cevdet Nasıranlı 2019’da AK Parti Kayapınar Belediye Başkan Adayı olup, 2022’de CHP’ye geçmiş bir avukat)
    Velhasıl Erdoğan rakibini şekillendiriyor, yön veriyor.
    Bir tek muhalefetin sırtını; ‘HDP/PKK’ya, FETÖ’ye, emperyalistlere’ dayamasını engelleyemedi.
    Artık onu da CHP seçmeni başaracak…

  19. Ekrem imamoğlu dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan da olacak, yazın bi kenara

  20. Maçın normal süresinde istediği sonucu elde edemeyip malup bitirdikten sonra bütün ümidini uzatmalara bağlaması, taraftarlarını ne kadar ikna edebilir. En önemli faktör ise seçimi ücün’cü bitiren adayın tavrı hem Ülkeyi yönetecek iradeyi hem de kendi siyasi geleceğini belirleyecek. Zor seçim doğrusu, bir taraf da dışlanmış olduğu taraf diğer taraf da içine sinmeme durumu, Fakat bütün ipler elinde olması önemini biraz daha arttırıyor.
    Silahların eşitliği ilkesi Hiç bir seçimde eşit olmamıştır, yönetimde olan her zaman önde başlamıştır, fakat kendi kalesine bu kadar gol atan bit iktidar da olmamıştır. Bu şartlarda maçı kazanamıyorsa oynadığın spor dalı değiştirmeli.
    Maçın sonucu mu? Maçın başında söylediğim şuydu; bu maçı muhalefet kazanamayacak iktidar kaybedecek. Uzatmalarda ise maçın sonunu takımların yapacağı oyuncu takviyesine bağlı, yıldız futbolcuyu kim kaparsa maçı götürür.

    • Evet, maçın kaderini değiştirecek yıldız futbolcu gerçekten verilmesi zor bir kararı vererek oynayacağı takımı seçti. Hangi takımı seçse taraftarlar açısından bir sonucu olacaktı, mutlaka olacaktır da.

  21. Aslında bu seçimde – daha önce de söylediğim gibi – kime oy vereceğimiz değil kime oy vermeyeceğimiz çok daha önemli hatta hayatidir .
    Bu iktidarın dünyayı bağışlasa bile bir an önce başımızdan çekip gitmesi gerekir, dünyada bunlar kadar ülkesine kötülük eden başka iktidar olması mümkün değil!
    Bu iktidarın yaptıklarını en ezeli ve ebedi düşman bile yapmaz!
    Işte bu nedenle kim gelirse gelsin bunlardan mutlaka çok daha iyi olacaktır, ne vaat ettikleri , ne yapacakları hiç önemli değil, bunlar kadar kötü olmamaları bizim için yeterlidir !
    Yani sonuç olarak aslında aklı başında olan seçmen için bu seçim en kolay seçimdir !
    Ama aklı başında olmayan seçmeni de Allah ıslah etsin !

    • Seçilmiş birini Seçim, Kazanırlarsa Kayyumla Alacaklar.

      Kim Bu Hukuksuzluklar Karşında Mücadale Edenler Allahla Beraber, Kim karşı Taraftaysa Şeytana Hizmet etmiştir.

      ‘Bugün ona olan yarın sana da olabilir’’

  22. Bugünkü makalenin ana fikri, Millet İttifakının seçimi kazanacak söylemleri üretemediği. Seçimi kazanacak söylemleri üretemeyenler, doğal olarak ülkeyi nasıl yöneteceklerini de bilemezler. Allah korusun bir kazansalar var ya. Yandık ki yandık.

  23. ‘Birinci turda kazanacağız’ dediniz tutmadı. ’58’le alırız, Tayyib Bey 42’yle mağlup olur.’ dediniz tutmadı. ‘Parlamento çoğunluğunu alırız.’ dediniz, tutmadı. ‘Birinci parti oluruz.’ dediniz tutmadı. ‘Başbakan oluruz.’ dediniz tutmadı. ‘300’ü geçeriz dediniz.’ tutmadı.’Asla iktidarı devretmeyecekler. Bunlar şımarıklıklarıyla memleketi vermemek için her şeyi yapacaklar.’ dediniz tutmadı. ‘Oy çalacaklar.’ dediniz, ‘Oylarımız çalındı.’ dediniz tutmadı. Seçimlerin nihayete ermesine 2 saat kala, ‘kazandık’ dediniz tutmadı. Şimdi bu kadar dedikleriniz tutmadı.
    14 Mayıs için söylüyorum. Şimdi 28 Mayıs için diyorsunuz ki, ‘Bize güvenir misiniz?’ Yahu, biraz mahcub olur musunuz lütfen? Meselâ, 9 kere yenilmiş bir adamın 10’uncu maçına kimse gitmez. AK Parti’nin açık ara alacağına inanıyorum, Cumhur İttifakı’nın açık ara alacağına inanıyorum. İkinci turda, Tayyib Bey’in alacağını düşünüyorum.’

  24. Sn koru çok yanlı yazıyorsunuz .Adam yedi duveli arkasina almış saldırıyor da saldırıyor, yalanın bini bin para halen adama güçsüz diyorsunuz.
    Son itiraflara bakın adam hiçbir kamuoyu yoklamasında önde değildik dıyor itiraf ediyor,
    peki seçim öncesi ne dediler nasıl bir algı operasyonu yaptılar.Bu yalanları ayaklarına dolandı.Feto ile ,PKK ile işbirliği yaptılar onlara terörist diyemediler ne oldu ters tepti, adam itiraf etti bu isbirlik yaramadı diye.Velhasil düğmeyi yanlış iliklediler halen yanlış gidiyor.

  25. seçimler öncesi ve sonrası ile bir bütün olması gereken süreçlerken ülkemiz genelinde seçim olduktan sonra ki 4 yıl yetkiyi alanın her istediğini keyfi yapıp, seçime yakın son 1 yılda ise seçmenin ve teşkilatının istediklerine kulak kabartan bir yaklaşım içinde olduğu döngüsel süreçlerdir. şimdilerde birbiri peşi sıra iktidarın maaşlara zam haberleri, darphanenin sürekli çalıştığı bu günlerde sanki son 2-3 yıldır toplumun maaşlı alt kesimleri zorluk çekmiyormuş gibi son 3 ayda yapılan emekli, işçi, asgari ücret zamları ile bu toplum kesimlerinin sorunlarına birden önemsenerek, eğiliniyor. halbuki daha çok değil 2 yıldır tuyık verileri manipüle edilerek aynı iktidar tarafından hayat pahalılığı ve enflasyona ezdirilmiş olan ücretli kesim o günlerde enflasyon değil hayat pahalılığı var denilerek algıya maruz bırakılmış, biz soğan ekmek yeriz ama milli değerlerimizden ödün vermeyize kadar iş hamasete dönüştürülmüş ve son olarak soğan pahalanıp el yakınca soğan kafalı diye iş istiskale ve dalga geçmeye kadar vardırılmıştı. şimdi ise akıl almaz finansal aymazlıklara devam sözü veren iktidar, bir yandan her kesim ile gizli, açık pazarlık yapabilme serbestisine sahip ancak benzer açılım ve girişimleri yapmaya yeltenen muhalefeti ise on parmağında, on kara olduğu halde en hafifi törörist olmak üzere her türlü hakaret ile toplumsal algı ve uzun dönemde kutuplaştırıcı dili kullanabilmekte özgür olduklarını göstermektedir. biz de meşhur bir söz vardır ” imam aşikar yellenirse, cemaatin ne halt edeceği bilinmez” Teemmel

    • Sorun, iktidarın yapıp yapamadıkları değil. Muhalefetin hiçbir zaman iktidar olmayı istememesi. Hala da istemiyor. İyi ki muhalefet seçmeni değilim.

      • 25 yıl önceki Erdoğan ve partisine düşman 28 şubatçılar şu an Sarayda.
        Yıl 1997 Temmuz ayında bir gazetede ayni gün iki haber
        Biri Ben ve 3 iş arkadaşin sürgün ve işten atılma nedenlei. ikinci Erdoğanin büyük bir Kahraman edali fotoğrafi ve mağduriyet haberi
        Ayni Gazetede 28 Şubatın cellatlarından Perinçek ve bizim müdür olan Albayin iş yerinde MHP ile MSP yi destekleyen dindar ve milliyetçi kesime yaptıklati zülm hırsızlık ve yolsuzluk haberleri, yazan gazetede dahil
        Şu an Saray ve Erdoğana destek veren Perinçek ekibindeki 125 emekli üst düzey komutanlar Perinçek ile birlikte sık sık erdoğani desteklediklerini açıkliyorlar.
        Geçen gün
        O Gazetenin bahs ettiğim sayfalarını Saadet partili bir arkadaşa gönderdim. Sadece erdoğan hariç biz mağdurların ismimizi kapatip (not:korkudan değil diyer 3 bayan ile ayni iş yerinde çalışmak haricinde hiç bir bağlantim olmadığı için)
        SPli arkadaş korktuğu içinmi yoksa başka sebeplerden dolayımı nedenini söylemedi. Yalnız hiç bir şey gözüktüğü gibi olmadığını söylemekle yetindi. O zaman bizim haberi yapan muhabir şu an başka bir yerde yönetici. Albay ve Perinçek Erdoğanın sağ kolu.
        Bizde gazetecilik öldüğü için Havuz nalınada vuruyor mihinada.
        Benim elimdeki bu gazete ve TC deki durum 3.dünya ülkelerinde olsaydı dahi deprem etkisi yapardı. O zamanın mağdurlari MHP ve MSP nin kimlerden yana olduğu ortada. N Erbaknın oğlu erdoğanın yolunda, Bahçelide erdoğan ve perinçekin kolunda.
        28 Şubatin baş mağdurlari baş aktörleriymişler.

        28 Şubatdada şımdide iki dönmde magdur etmek için uğraştılar Fakat deyil mağdur olmak evvel Allahın izni ile maddi manevi hayel dahi edemiyecek kadar galip oldum.Çok şükür.

      • Muhalefet elbette yönetime gelmek istiyor. Binlerce maddelik eylem planı açıklamış her alanda. İktidar bile kopya çekiyor sürekli. Siz A Haber’den başınızı kaldırırsanız bunları da görebilirsiniz. Muhalefet sesini duyuramıyor. Çünkü iktidar medya çetesi kurmuş. Devlet kanalları ise %99 iktidar propogandası yapıyor. Valiler iktidara çalışıyor. Adil bir seçim yok elbette. Oy sayımında ne çevirdiklerini ise bilmiyoruz. Hala sandıkları açıklamadılar.

Yoruma kapalı.