Mahalleden biri önümü kesip sordu: “Ukrayna’yı mı, Rusya’yı mı tutmalıyız?
Karşımdakini iyi tanımadığım için kaçamak cevap verdim: “Biz Türkiye’yi tutmalıyız.”
Sorduğu soruyu bu kez kendisi cevapladı muhatabım: “Ukrayna’yı tutmalıyız. Biz her zaman mazlumların yanında olduk.”
Farklı düşünenler, Ukrayna’ya işgal için asker gönderilmesini ‘Amerikan emperyalizmi ile hesaplaşma’ olarak değerlendirip Rusya’nın gezegenimizi ‘Üçüncü Dünya Savaşı’ tehdidi altına sokmasını kabul edilebilir -hatta desteklenmesi gereken- bir girişim olarak görenlerimiz de var; ancak ülkemiz vatandaşlarının önemli bir bölümünün bizim komşu gibi düşündüğüne eminim.
Önünü arkasını düşünerek mi böyle bir tavır alıyor bizim insanlarımız? Sanmıyorum. Günün sonunda ağır bir faturanın ülkemize çıkartılacağını hissedip daha çok içgüdüsel olarak Ukrayna’yı tutuyorlar.
Doktrinler ve Putin Doktrini
Diplomasi ve savunma alanlarında kullanılan bir kavramdır ‘doktrin’… Politik tavrı önemli bir devletin yöneticisi konumundaki bir liderin, ülkesi adına, kendisinden önceki ülke liderlerinden farklı belirlediği, başka ülkeleri ilgilendiren politik tavra ‘doktrin’ deniliyor.
ABD’de 1823’te James Monroe ile başlayıp Truman, Eisenhower, Kennedy, Johnson, Nixon, Carter, Reagan, Clinton, Bush, Obama, Trump ile devam ederek şu anda aynı görevi sürdüren Joe Biden’e kadar gelip geçen başkanların hepsinin kendi adlarıyla anılan birer doktrini var.
Çoğu ABD’nin yakın-uzak komşularıyla ilgili -bazısı Türkiye’yi de ilgilendiren- politik tavırları hakkında bu doktrinlerin…
Harry S. Truman’ın İkinci Dünya Savaşı sonrasında, 12 Mart 1947 tarihinde, ülkesi adına Kongre’de açıkladığı ‘doktrin’in en önemli unsuru Türkiye’nin Boğazlar rejimiyle ilgiliydi.
Yalta’da ABD ve İngiltere ile Avrupa’yı aralarında paylaşma amacıyla aynı masaya oturan Sovyetler Birliği, Yalta’dan iki yıl sonra Türkiye’nin egemenlik alanını tartışmaya açmıştı. Moskova Montrö Antlaşması ile Türkiye’nin egemenlik alanı haline getirilmiş Boğazlar üzerinde söz hakkı istiyordu.
‘Truman doktrini’ bir yönüyle Moskova’ya “Bunu yapamazsın” mesajıydı.
Kaynaklar Rusya’nın da değişik dönemlerde yönetiminde bulunmuş liderlerinin adıyla anılmayı hak eden ‘doktrinleri’ olduğunu belirtiyor.
En önemlisi, 2014 yılı Aralık ayında devlet başkanı Vladimir Putin tarafından belirlenmiş askeri doktrindir.
Rusya, o doktrin metninde öngörülen kapsam içerisinde, işgalle veya dost bir yönetime geçişi sağlamak amacıyla, Ukrayna’yı dize getirme seferi başlatmış görünüyor.
Bugüne kadar Rusya tarafından girişilmiş askeri operasyonlara yakından bakıldığında, her birinde ortak yönler fark edilebiliyor.
Moskova’nın Gürcistan’a, Ukrayna, Suriye ve Libya’ya dönük operasyonlarında benzer bir yön var.
Hedef seçilen ülkelerde ‘azınlık’ konumunda olan gruplarla ayrılıkçı politik bir çizgi için işbirliği yapılıyor. Önce, ayrılıkçı azınlıktan yararlanılarak bir bölgeyi ana gövdeden koparma sonucu getirecek bir hareketlenme tetikleniyor. Bunun için ayrılıkçılara askeri destek de sağlanıyor. Sonrasında, hareketlenen grubun oluşturduğu bölgede egemen hale gelmesini ‘ayrı devlet’ olarak resmen tanıyor Moskova.
Gürcistan’da (2008 Ağustos) Güney Osetya ile Abhazya’da izlediği politika buydu. Ayrılıkçı gruplar desteklendi. Tek yanlı bağımsızlıklarını ilan eden o iki bölgenin Gürcistan’dan kopması sağlandı. O iki bölgenin bağımsızlığını tanıyan tek ülke Rusya.
Kırım’da Rusya yine aynı yolu izledi. Ukrayna’nın bir parçası olan Kırım’da ayrılıkçı gruplar desteklendi. İç karışıklık çıkınca Ukrayna’nın itirazlarına rağmen referanduma gidildi ve onun Rusya’ya bağlanma yönünde sonuç vermesi sağlandı. BM’nin yasal olmadığına dair kararına rağmen, referandum sonucu kullanılarak, Kırım Rusya’ya ilhak edildi.
Ukrayna’da da olan bu değil mi?
Donetsk ve Luhansk’ta ayrılıkçı güçler kışkırtılarak Kiev’den kopmayı getirecek süreç Moskova tarafından başlatıldı. Bu iki bölgede ayrılıkçı gruplar bağımsızlıklarını ilan eder etmez Moskova onları derhal tanıdı.
Libya’da da aynı çizgi izleniyor. Başkent Trablus’ta uluslararası tanınırlığa sahip bir hükümet ve Meclis var; buna karşılık, ülkenin ikinci büyük merkezi Bingazi’de kendisini ‘mareşal’ ilan etmiş ve iç savaş çıkartmış Khalifa Haftar kendi hükümetini oluşturmuş durumda. 24 Aralık 2021 tarihinde ülke çapında yapılacak başkanlık seçiminde Haftar da adaydı ve bu yolla ülkenin başına gelmeyi bekliyordu. Ülkenin seçim kurulu, aday listesindeki belirsizlikleri ileri sürerek seçimi erteletmeseydi, Rusya destekli Haftar belki de seçim yoluyla ülke yönetimini ele geçirebilecekti.
Suriye’de ise bir yandan bir azınlığa dayalı Şam hükümetini desteklerken diğer yandan da ülkenin kuzeyindeki ayrılıkçı gruplara desteğini eksik etmiyor Rusya. Ayrılıkçı YPG/PYD güçlerinin Moskova’da ofisleri var. Örgüt temsilcileri sıkça gittikleri Moskova’da kırmızı halı muamelesi görüyorlar.
İki ülkede, Rusya, daha önce Gürcistan ve Ukrayna’da izleyip başarıyla sonuçlandırdığı taktikleri devreye sokmak için gün sayıyor.
Ordusuna Ukrayna’yı işgal emrini vermesinden bir gün önce Putin’in yaptığı konuşmada verdiği mesajlar, üstü pek az örtülü bir biçimde, Ukrayna’da meydana gelecek değişimle sınırlı kalınmayacağının işaretleriyle dolu.
Konuşmada en fazla dikkat çeken şu bölüm ülkemizi de ilgilendiriyor:
“Geçmişte, 18. yüzyılda, Karadeniz kıyıları Türkiye ve Osmanlı’ya karşı mücadele alanı olarak kullanılmıştı. Şimdi bu ismi yok etmek istiyorlar. Ünlü komutanların çalışmalarını yok etmek istiyorlar. Karadeniz’e erişimimizi yok etmek istiyorlar.”
Çarlık döneminden başlayarak, Sovyetler’in 1947 dolayımında da tekrarladığı Boğazlar üzerinde söz hakkı talebi Putin’in hiç yabancısı değil.
Doktrininin açık edilmemiş bir parçası da bu.
“Ukrayna’da Amerikan emperyalizmi durdurulmak isteniyor” diye işgale olumlu yaklaşanlar, o konuşmadan habersiz olabilirler mi?
Emperyalizmler arasında komşumuz olanı (Rusya’yı) uzaktakine (ABD’ye) tercih mi etmeliyiz?
Bereket Türkiye’de halk sağduyusuyla komşumuzun benimsediği tavrı aldı.
ΩΩΩΩ
Ve nihayet Rus’ların mecali tükenmeye başladı !
Rus ayısı ,herhalde Ukrayna’nın bu derece güçlü ve inatçı bir direniş göstereceğini düşünmemişti veya düşünememişti ; büyük bir hayal kırıklığı yaşadıkları belli olmaya başladı !
Hiç bir zaman , savaş meydanında işleri yolunda giden taraf , ateşkes/barış görüşmelerini düşünmez ve yanaşmaz , bu eşyanın tabiatına aykırıdır .
Bu arada bir son dakika sürpriz gelişmesine göre ; NATO’nun , Ukrayna’ya tanksavar ve uçaksavar savunma desteğini arttıracağını beyan etmesi üzerine Putin ,elindeki son koz olan nükleer tehdidi dillendirmeye başladı !
Eğer batı dünyası (ABD,AB,NATO ) , şimdiye kadar olduğu gibi bu blöfü de gör(e)mezse bana göre , Putin’in önünde hiç bir engel kalmamış olur , meydan tamamen ona kalacaktır .
Batı dünyası kesinlikle bu blöfü görmelidir , görmek zorundadır ; zira bu son şanstır !
Deli, deliyi görünce elindeki sopayı saklar !
İyi geceler
MİRAÇ MÜNASEBETİYLE
Miraç kandili münasebetiyle, Ukrayna Büyükelçiliği tarafından Garanti Bankasına açılmış bulunan TL hesabına karınca kararınca TL havale ettim.
IBAN numarası internette var.
TR65…..63
TÜRKİYE’YE DUGİN ANLATMADI MI?
Hem de ayan beyan.
Hem de “projeli”
Anlayana sivrisinek saz,
anlamayana sazı versen az.
Bağımsızlıkçılık rollerini oynamak hoş elbette. Ancak öyle bir dünya hiç bir zaman olmadı. Bizdeki iktidar Türkiye’nin uzun zamandır yer aldığı batıya karşı tavır aldı ve doğudaki diktatörlere yanaştı. Bunu da demokratik düzenden haz almadığı, liberal ekonomiye karşı olduğu, yolsuzluklara boğulduğu ve çıkışı kalmadığı için yaptı. Yoksa herhangi bir ülküsü, ideolojisi yok. O işin satış reklamı tarafı. Boş halka yutturulacak bir hikaye. Türkiye diktatörlüğe toptan kayar mı? İmkansız değil ama zor. Bunu toptan yiyecek bir halk da yok. Bu yolsuzları elbette defedecek yakında ve tekrar demokratik bir düzene kavuşacağız. Yarın iyi bir başlangıç olacak 28 Şubat yuldönümünde yeni bir demokrasi manifestosu ile. Önemli olan ders almak ve bir daha bu türden otokrat, diktatör, darbesever yolsuzları iş başına getirmeyecek bir sistem kurabilmek. Yoksa ağı aksak Osmanlı gibi iki ileri bir geri dünyanın çok gerisinde kalıyoruz.
ABD nin papaz trolleri Rus ayısının yaptığı katliamları öne çıkarark ABD ve Batı nın Ukranya ya nasıl ortada bıraktığını,nasıl ikiüzlü olduklarını ,çıkarları olduğunda hiçbir kimseye acımıyacakları,Rusya nın yaptığının aynısını ortadoğu da yaptığı gibi ortada olan gerçekleri , kısaca aynı pislik olduklarını ısrarla gözden kaçırmaya çalışıyorlar.
Türkiye tamda ortada durarak ne Rusya ne ABD ye biat etmediği için ABD den oturan papazın emri ile saldırıp duruyorlar
Anladık ABD için çalışıyorsunuz. da
Zelensky bile “Nato dürütst olsun bizi ortada bıraktı ,Türkiye ye teşekkürler “derken bunlar “Yok zelensky yalan söylüyor ;kendisi RTE nin adamıdır ,aha da yanyana resimleri ” derlerse şaşırmam
Türkiye iki emperyalistten birini tercih etme durumuuna düşmemek için .
Tam bağımsızlık hedefleyen politikalar geliştirmeli.ukraynadan ibret alarak
NATOya güvenmemeli.kendi hava savunma sistemini geliştirmeli.
Nükleer silahlarıda envanterine katmalıdır.
Dünyada yeterince nükleer silah var. Bir deliye daha nükleer verilmemeli. Ülkemiz gibi istikrarsız ülkelere hiç verilmemeli. Bu silahlar yavaş yavaş imha edilmeli. İnsanlık artık bu tehditleri bitirmeli.
Derdine putin ve biden e anlat
Sadece israilde ,rusyada,abd ve haçlılarda
Olmalı .
Sadece Türkiyede olmamalı.
Sen kimin hesabına çalışıyorsun?????
Ukrayna savaşı ülkemizde turnusol gibi
Kimlerin rus kimlerin abd devşirmesi olduğunu ortaya çıkardı.mevlananın fil hikayesinde
Olduğu gibi resmin tamamını halkımıza göstermeliyiz.iki emperyalistten birini tercih etmek durumunda değiliz olaylara türkiyenin ve
Hakklının ve mazlumun açisından bakmalıyız abd ve rus batılın iki yüzüdür
Sonunda yenilmeye mahkumdur
“Putin ve İçimizdekiler
27 Şubat 2022 At 07:33
Putin için hukuk herhangi bir anlam ifade etmiyor. İnsan hayatına da saygısı yok.”
NİYEYMİŞ O?
BİLADER DAHA GEÇEN GÜN BİZİM ENDER ARKADAŞ YENİ AÇIKLANAN BİLMEM NE RAPORUNDA “RUSYA BİLE HUKUKUN UYGULANMASINDA BİZDEN DAHA ÜST SIRALARDA!” DİYE BURDA ZİL TAKMIŞ GÖBEK ATIYORDU!
TÜRKİYE ZAMBİYADAN GERİDE MİYMİŞ NEYMİŞ, TÖVBE TÖVBE:))))
ŞİMDİ SEN DE GELMİŞSİN PUTİN BEY ŞÖYLE BÖYLE DİYORSUN…
Recebim
“Ukranya NATO Ülkesi değildir.
NATO ‘nun Ukranyaya karşı sorumluluğu yoktur.”
diyorsun ama
daha önce nato afganistana, bosnaya, ıraka müdahale edebilmişti, ukraynaya niye edemiyor ki?
Bu saydığım ülkeler de nato üyesi değildi noolmuş?!
BİLİP BİLMEDEN UYDURMASAK NASIL OLUR?
HAYDUTLAR VE ALMANYA
Almanya’nın Ukrayna’ya tanksavar ve Stinger uçaksavar füzesi gönderme kararı neredeyse bir U dönüşü.
Baktılar ki, haydutlara ekonomik kaygılarla verilecek taviz anahtar teslimiyle sonuçlanacak, daha fazla taviz verdikçe geri dönmek te imkansız olacak, bu durumda en mantıklısı çark etmek.
Bir de karanlıklar meleği Merkel faktörü de etkili oldu sanırım.
Her ne kadar şimdiki başbakan Scholz 2018 den itibaren Merkele yardımcılık yapmış olsa da şu an Merkel olsa bu kararın alınmayacağını düşünüyorum.
SAYIN YK, ALMAN U DÖNÜŞÜ YAPMAZ, DÜZ YOLUNDA GİDER, SEN DÖNÜYOR SANIRSIN, O HALA AYNI YOLUNDA GİDİYORDUR, KURUNTUNUN GEREĞİ YOK YANİ…
30 devletin, Rusyaya karşı beraber hareket edecek yapılanma NATO’dur.
Ukranya NATO Ülkesi değildir.
NATO ‘nun Ukranyaya karşı sorumluluğu yoktur.
NATO’nun 5. Maddesi “Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için”
Yani Rusya Türkiyeye saldırsa NATO Hemen hareket ederdi Çünkü Türkiye NATO üyesi.
2011-2013 Yıllarında Hataya Suriyeden Bombalar geliyordu Türkiye NATO’ya başvurarak bizim hava savunma sistemimiz yok bizi koruyun dedik Onlarda Alman ve Hollandanın Patriot sistemini göndererek bizi korudular.
Siyasiler çıkarları yüzünden yapılan hata,
Siyasiler ve perinçek grubu ABD ve AB ülkelerini bizim düşmanımız gibi göstermek çok yanlıştır.
AKP söylediklerinde samimi isen İncirlik ve Kürecik gibi NATO hava sahasını kapat ve NATO üyeliğinden çık seni zorla tutmuyorlar.
Birde Çini düşünün, Uygur Türklerine ne yaptıklarını aklınıza getirin.
İran, suriye ve ırak devletleri Rusun stratejik ortakları Müslümanlığı karıştırmayın.
ABD ve AB Devletleri din konusunu aşmışlar yani bunlar Türkiyeye girelimde fatihleri, serdarları, HD’leri Hiristiyan yapalım derdinde değiller.
ABD Komoyu yoklamalarında Halkın %52’si Ukranyada ne işimiz var diyor. NATO buraya girse uçaklarla ülkelerine cenaze gelse halka açıklama yapamaz ve koltuklarından olurlar. Bizdeki gibi liderlerine Tapmazlar.
Ama Türkiye gibi bir ülke olsa Halkına bu NATO üyesi ve antlaşmamız var diye Halka gerekçeli açıklama yapardı.
Şu an Ruslar en eski silahlarını kullanıyor, Yeni Teknolojilerini daha Kullanmıyor.
Savaşda en önemli şey bu masrafları karşılamayınca saldıran devleti geri çekersiniz.
NATO ekonomik olarak en büyük yaptırımları yapmalı.
Nato Ukranyayı destekleyecektir. şartlar oluşunca müdahale edecektir.
2. Dünya savaşında Hitler Nerdeyse Moskova yönetimini ele gçirmişti. Hitler soğuk ortama kalınca ordusu yıkılmıştı.
https://www.youtube.com/watch?v=wPsBCwy8xJs
Bizdeki en büyük yanlış Milletine tarihinde imparatorluk kurmuş mükemmel bir milletiz diye anlatılma.
Diğer devletlerde Tarihde imparatorluk kurmuşlar.
Bizi koruyacaklar emin misiniz.
Hollanda dan gelen partoitler daha gözün üsütünde kaşın var deyip gitti.
Sonra ise bize saldıran PKK ya bize vermedikleri silahları verdiler.
emrinden çıkan olursa da 10 yılda bir ABD darbesi yaptılar.
silah geliştirmey kalkınca ambargo uyguladılar.İnsan müttefiğine ambargo uygularmı
Yani Nato çoktan beyin ölümü gerçekleşti.Bunu Avrupa da bildiğinden sesleri çıkmıyor.
zelensky onlarca defa bizi yalnız boraktılar deyip durdu.Verdiler gazı ve sonunda baş başa kaldı.
ancak Nato nun gerçek bir müttefikliğe dönüşmesine ve Türkiye ,Polonya ,Macaristan ,Almanya gibi ön safta olan ülkelere güven verecek adımlar atmalı .
PKK devletini kurmaktan vazgeçmeli.FETÖ gibi türkiye içlerinde yapılanmlarını sonlandırmalı ve Doğu akdenizdeki Türkiye egemenlşk alanlarına saygı göstermeli, bir savaş anında Türkiye nin yanında olacağının güvenini vermelidir.
yoksa Rus ayısı ukranya da başarılı olursa Önce kazagistan ,Azerbeycan gibi ülkelere sonra da Türkiye den talepleri olacaktır.
“silah geliştirmey kalkınca ambargo uyguladılar.İnsan müttefiğine ambargo uygularmı
Bu kafa ile bu millet adam olmaz.
Hadi MKE NATO çalıştırmaya diyelim.
Pekala aselsan nasıl çalışıyor bana bunu anlat.
İHA ve siha NATO’ya göstermeden nasıl üretiyorsun bana bunu anlat.
Onları binbir güçlükle RTE sayesinde yaptın.
IHA nın motoru için 6 yıl kapılarda dilendik.
SIHA nın kamerasını kanada vermedi.
Bak tanklar normalde geçen yıl seri üretime gşrecekti.son anda motorunu vermediler şimdi kırk takla motor üretiyoruz.
O yüzden RTE yi sevmiyorlar %15 lerden %70 lere millilik oranı yükseltmek için uğraşıyor ve müttefik ülkelerin ambargo uyguluyor bize.
Bunu dahi haa bilmior veya bilmiyor numarası yapıyorsan ne anlatayım ben sana
Eğer darbe kalkışması başarılı olsaydı bizim ülkemizde Ukrayna gibi olacaktı. Hdp ve dolayısıyla pkk ile gizli ortak olan millet ittifakı 2023 seçimini kazanırsa işte şu Ukraynanin durumu Allah korusun Türkiye nin de başına gelebilir. Çünkü bu altılı masa hiç milli bir duruş göstermiyorlar. Abdülhamiti devirdikten sonra Osmanlı devletini 1. Dünya savaşına sebepsizce sokan ve Osmanlı’nın yıkılmasına neden olan İttihat ve Terakki fırkasi ile ayni duruş içindeler.
Güzel yorum, katılıyorum serhat beye.
Dünya bir tarafa Ekrem bi tarafa. Kılıçtaroğluna gol atacam diye (fox tv ye göre) bugün veya yarın Vatikan Papa sının elini öpecekmiş.
https://youtu.be/sQdwbt7PZKI
Meral Hanım senin Fatih Sultan Mehmet e ne oluyor böyle. Söyle hemen Avrupayı bırakıp İstanbula gelsin. Miraç gecesi olur mu böyle. Yarın zaten 28 şubat. Rabbi Yesiri yüzüne gözüne bulaştırdı iyice.
Metrobüste her gün Suriyeli çocuk tokatlayanlar Ukraynalı çocuklara duyar kasıyor. Ukraynalı mültecilerin Türkiyeye gelmesini yüksek sesle konuşuyorlar utanmadan.Niye gelmelerini istediğini sırıtarak belli ediyor zaten. Bu kadar alçalmışlık olur.
Barış savunan Amerika kadar samimi olduğunuza yürekten inanıyorum.
Tabiki Ukraynalı mültecilere de Türkiye yer ayarlamalıdır. Türkiye devletinin insanı yardım konusunda herkese eşit duyarlılıkta olduğunu tüm dünya biliyor.
Şu anda Avrupanın iki yüzünü mültecilerde hissediyor. Suriyeli ve Afrikalı mültecilere bütün sınırlarını kapatan Avrupa birliği ülkeleri Ukrayna dan gelecek mülteciler için sınırlarda okullar bile ayarlanmış durumda. İsteyince oluyormuş. Avrupa insani yardımda bile ayrımcılıkta bir numara.
Fatih bey “Metrobüste her gün Suriyeli çocuk tokatlayanlar Ukraynalı çocuklara duyar kasıyor.” demişsiniz de sadece onlar mı;
daha düne kadar belarus sınırından avrupaya geçmeye çalışan ıraklı sığınmacılara karkış demeyip elektrikli telörgü ve k9 köpekleriyle müdahale eden ab, şimdilerde ukraynadan polonyaya geçen hoholları(ukrayna köylüsü) ağırlamakla meşguller, diğer ırklardan olan yabancılarsa kabul edilmiyor!
Bir tek ukraynadan gelen türkleri şengen sınırından içeri kabul ettiler, çünkü tc vatandaşını kimse geri çeviremez, hiç kimse!!!!
Artık her şey netleşmeye başlıyor. Doğu Blokunun üstünlüğü, Abd nin ve batının acizliği ve çaresizliği net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Rusya istediğini almadan asla pes etmez. Bizim için değişen ne olur, önceki durumdan daha iyi olacağı söylenmez. Biz ülke olarak sadece şiddete karşı çıkmalıyız asla ve asla taraf olmamalıyız. Gördük ki Batı bloku da doğu bloku da bize karşı düşünceleri hep aynı, Bizim yapacağımız safları sıkı tutmaktan başka çare yok.
Yöntemleri yani uygulama şekilleri birbirinden farklı olsa da ABD emperyalizmi ile Rusya’nın emperyalizmi arasında hiç bir fark yoktur ; biri ayı ise öbürü de domuzun taa kendisidir !
Fehmi Beyin yazısında ve bazı arkadaşların dünkü yorumlarında genel hatlarıyla da olsa bu konuda zaten yeterli açıklamalar yapılmış .
Ne yazık ki üç günden beri içimiz adeta kan ağlayarak bir korku filmi seyrediyormuş gibi tv. ekranlarından Ukrayna’daki savaşla ilgili gelişmeleri takibediyoruz.
Bütün dünya da özellikle kendilerinden bir şeyler yapmasını istediğimiz ABD,AB,NATO,ve nihayet BM ise elikolu bağlı bir şekilde , ipesapa gelmez , bir şeye yaramaz yaptırım sözleriyle hem bizleri hem kendilerini avutuyorlar , kandırıyorlar ; tümüne yazıklar olsun !
Nihayet dün akşam itibarıyla bir tek Almanya ve Hollanda ‘dan bir hayli gecikmiş de olsa somut ve yürekli , mertçe , insanlığa yaraşır , çok değerli bir adım atıldı ;ben şahsen insanlık adına teşekkür ederim !
Doğalgaz konusunda büyük ölçüde Rusya’ya bağımlı olan ve bu yüzden daha önce çok komik ve trajik bir şekilde miğfer teklifi yapan Almanya’dan böylesine yürekli bir çıkış gerçekten bu şartlar içinde çok kıymetlidir .
Almanya ve Hollanda’nın verecekleri toplam olarak 1400 antitank ve 500 adet uçaksavar füzeleri gerçekten savaşın seyrini değiştirebilecek derecede çok çok etkili silahlardır.
Ukrayna’nın bunları en iyi ve en etkili bir şekilde kullanmasını canı gönülden diliyorum!
Allah Ukrayna’ya yardım ve merhamet etsin !
“Bereket Türkiye’de halk sağduyusuyla komşumuzun benimsediği tavrı aldı.” Yazarımızın bu son cümlesinde ne demek istediğini tam anlayamadım. Anlayanlardan veya ne anlamamız gerektiği konusunda fikri olanlardan rica ediyorum; açıklasınlar.
Dönüp dolaşıp aynı noktaya geliyoruz. Geçmişte at üstünde uyumakla övündüğümüz atalarımızın yaptıklarını şimdilerde (daha doğrusu son üç yüzyılda) ABD, AB, (kısaca Batı dediğimiz medeniyet mensupları) yapıyorlar. Kimsenin aklına Orta Asya’da güzel güzel yaşarken taaa Avrupa’nın içlerine kadar girip ortalığı talan etmek doğru muydu demek gelmiyor. Bin yıldan fazla Hristiyan mabedi olarak kullanılan binayı camiye çevirmek doğru muydu demek gelmiyor. O zamanlar öyleydi demek yetmiyor. Doğada güçlü olanların ayakta kaldığını, soyunu sürdürdüğünü biliyoruz artık. Afrika’yı, uzak doğuyu geçmişte talan edenler, Arap Baharı diye Irak’ı, Libya’yı, Suriye’yi harabeye çevirenlerle şu günlerde üstelik aynı dili konuştuğu Ukrayna’ya Rusya’nın yaptıklarının farkı yoktur. Siz hiç İngiltere başbakanının bizimkilerin Osmanlı övünmeleri gibi övündüğünü duydunuz mu? Duyamazsınız. Çünkü geçmişte de günümüzde de güçlüler bok yemişler, yemektedirler. (İngiltere ki gelmiş geçmiş en büyük imparatorluktur, günümüzde de-ABD,Yeni Zelanda,Avusturalya hatta Hindistan) Yedikleri nanelerle övünmezler. Üstelik Osmanlı gibi tarih sahnesinden de silinmemişlerdir. Saddam gibi, Kaddafi gibi kendini güçlü sanan diktatörlerin sonundan ders almayan komedyen, diktatör olmasa bile başkalarının gücünü kendi gücü sanıp ülkesini ve halkını üzüntüye boğmuştur. Burada bir kaç kez yazdığım gibi höt denilince sus pus olmak yerine çok öne çıkmadan, susturulmadan, susarak bu savaştan uzak durmalıyız. Ve de acilen mafya babasını serbest bıraktığımız gibi Montrö’nün önemini vurguladıkları için hapse atılmak istenilenlerin davalarını düşürmeliyiz.
“Bereket Türkiye’de halk sağduyusuyla komşumuzun benimsediği tavrı aldı.” cümlesinden ben, -Rusya namına bereket- “Emperyalizmler arasında komşumuz olanı (Rusya’yı) uzaktakine (ABD’ye) tercih mi etmeliyiz” sorusuna cevap, evet; halkımız sağduyusuyla(!) Rusya’dan yana tavır almıştır ve Putin’in istediği de bu “gafil sağduyudur” gibi anladım.
Hasan bey olup bitenlerden anladığınız buysa işimiz var yani, bana kalırsa tc nin tavrı tam bağımsız büyük türkiyenin müjdecisidir!
Yahya efendi
“Yazarımızın bu son cümlesinde ne demek istediğini tam anlayamadım. Anlayanlardan veya ne anlamamız gerektiği konusunda fikri olanlardan rica ediyorum; açıklasınlar.”
demiş, hayhay:
“MATRAKÇI
26 Şubat 2022 At 21:45
“…her şeyi size izah etmek mi gerekiyor , biraz da kendiniz anlayın !”
BU METNİN SON CÜMLESİNE HERKES İYİ BAKSIN VE VEFALI TÜRKÜ SELAMLASIN:
“Ukrayna Savunma Bakanlığı: Rus ordusuna ait çok sayıda hava aracı düşürüldü
Ukrayna Savunma Bakanlığı, Rusya’ya ait çok sayıda hava aracının yanı sıra yakıt ve yağ taşıyan bir yük treninin imha edildiğini bildirdi.
Savunma Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Rus ordusunun gün boyunca üç Su-30 ve iki Su-25 savaş uçağı, 11 helikopter ve iki İl-76 nakliye uçağı kaybettiği belirtildi.
Rus ordusuna ait hava araçlarının, Su-27’lerin yanı sıra S-300 ve Buk M-1 hava savunma sistemleri ile imha edildiği vurgulanan açıklamada, akaryakıt taşıyan bir yük treninin ise Bayraktar TB2 SİHA ekibinin başarılı çalışmasıyla imha edildiği kaydedildi.”
Doktrin yada vitamin her ne olursa olsun sorarım, iki komşu ülke hep aynı yöne bakmak, aynı işleri yapmak zorunda mıdır?
Aynı şeyi düşünüp yapacaklardı ise niye iki ayrı devlet!? Olmuşlar? Farkları neymiş acaba? Belliki bir fark var!
Yada arada bir tampon geçiş bölgesi olsun mu istenmiş? İstenmişse zaten yıkıyor bu doctoru döverek (pardon o hastanede oluyordu?) Putin.
Her fikir ayrılığında koca ülkeler bölünmelimidir?
Nükleer sahibi olunca istediğini yapalirmi ki herkes?
Öyleyse yandığımızın resmidir. Bugün sana yarın bana olması hiçte uzak bir ihtimal değil.
Onünçün, yakında da olsa uzaktada, doğru olanı savunmak gerek herdaim.
Kurallar daha netleşmeli, birlikler (moto toto anato sadabat birleşik ülkeler altılı çeteler ismi her ne olursa) kesin kurallar koymalıdır ki,
Enerji gıda sağlık ulaşım en önemlisi hayatta kalabilme!
Bunlar biraz olsun kendimizi güvende hissedelim?
Afgan mültecilerin Amerika’nın teşvikiyle kabul edilmesinin de sebebi Amerika’nın bu savaş ićin yaptığı hazırlıklar kapsamında olabilir.
Ne yazık ki Suriye’de olduğu bu savaşta da Türkiye savaşçı transfer merkezine dönecek gibi duruyor.
Umarım işler daha şiddetlenmeden suhuletle çözülür.
Türkiye bu yönetimle, bu konjektüre ekonomik ve politik olarak gerçekten gafil yakalandı diyebiliriz.
KANALİSTANBUL PROJESİ SÜRATLENDİRİLMELİDİR.
Bu proje Türkiye’nin yapacağı en büyük hatadır.bunu böyle bil
Fehmi Koru, Yılmaz Özdil, Melih Altınok, Taha Akyol, Abdurrahman Dilipak, Fatih Altaylı, Mehmet Barlas, Ali Karahasanoğlu, Engin Ardıç, Ahmet Hakan, Ersoy Dede… Tüm bu saydığım ve sayamadığım köşe sahipleri filin gözünü, kuyruğunu, bacaklarını gördükleri kadar açıklamaya çalışıyorlar. Hem kör, hem sağır, hem ilkokul mezunu sen ne anlatıyorsun?
Sizin komşular bile anladılar Rusya’nın niyetini ama bizim buradaki Akp’nin yan çarkçıları hala bir şey anlamadılar. NATO’ya ABD’ye AB’ye sayıp döküyorlar. İktidar, AB yapsın NATO yapsın diye sürekli yan çiziyor. Dostları Putin Türkiye’nin tüm çevresini sardı, bunlar ortada göbek atıyorlar, NATO’nun ne faydasını gördük ki diye de bön bön sorular soruyorlar.
Filler tepisirken Ukraynalılar ezildi.İsteseydi ABD çatışmayı onleyemezmiydi.Rusyanin saldiracagini sokaktaki çocuk bile söylüyordu.Abd F35 ler ile Ukrayna hava sahasında uçup çok rahat saldırıyı onleyebilirdi fakat yapmadı.hem güvenilmez bir ortak olduğunu gösterdi hem Rusya’yı bir bataklığa çekti.Ama bu harekat dünyanın başka bölgelerinde birçok işgali tetikleyecek.Yakin bir zamanda Çin Tayvani işgal edecek nasıl olsa ABD seyirci kalacak.
Dünya düzeni yeniden kurgulaniyor.Biz tamamen tarafsız kalarak İsmet İnönü taktiği uygulamalıyız.
Ahmet bey “Biz tamamen tarafsız kalarak İsmet İnönü taktiği uygulamalıyız.” diyorsun da; savaşın sonunda tutup sırf abd ye yaranabilmek için zaten yenilmiş olan japonyaya savaş ilan eden kimdi acaba?
Taktiğini seveyim…
Hala o bkyedibaşının pisliğini temizlemekle uğraşıyoruz, tabii senin gibilere hava hoş, saçını başını taramaya devam!!!!
savaşın kaderinin belli olduğu 1944 yazında Müttefiklerle anlaşmaya yönelerek, Almanya ve Japonya ile tüm diplomatik ve ekonomik ilişkilerini kesme kararı aldı. Ardından da, yeni kurulacak Birleşmiş Milletler’e yalnızca 1 Mart 1945 tarihine kadar Almanya’ya savaş açmış ülkelerin katılacağının kararlaştırılması üzerine, 23 Şubat 1945’te Almanya’ya savaş ilan etti.
Bundan yaklaşık iki ay sonra da II. Dünya Savaşı sona erdi.
Neden savaş ilan ettiğini anladınız mı?
Hangi pisliği temizliyoruz onu da bu aciverin lütfen!!
Ahmet bey kardeşim, katranı pişirsen olur mu şeker, cinsine ettiğim cinsine çeker derdi rahmetli babam. Eşşeğe altın semer vursan yine eşşektir diye bir deyimimiz vardır. “Eşek hoşaftan ne anlar; suyunu içer, tanesini bırakır.”. Tahtadan maşa aptaldan paşa olmaz. Bu yüzden akıntıya kürek çekmeyip muhatabınızın “Beni benimle bırak…” şarkısını söylemesine izin veriniz.
“Yahya Özal
27 Şubat 2022 At 15:50
Fehmi Koru, Yılmaz Özdil, Melih Altınok, Taha Akyol, Abdurrahman Dilipak, Fatih Altaylı, Mehmet Barlas, Ali Karahasanoğlu, Engin Ardıç, Ahmet Hakan, Ersoy Dede” Tüm bu saydığınız yazar taslaklarını toplasanız bir fk etmezler, ok?
Atasözlerimizi doğru kullanalım:
“tahtadan maşa, araptan paşa olmaz!”
Trollere zam gelmiş. Televizyondan alıntılanmış bir vidyoda 2 emekli paşa, bir profesörün önünde harita başında ahkam kesen güvenlik ve strateji uzmanı ismi lazım değil efendiyi seyredince stratejik sığlık için iskandil almak istedim ancak büyük kayaya çarptım vazgeçtim. Meğer adam pek revaçta bir derin trolmüş ki gittiği her yerde iktidar yanlısı kerameti kendinden menkul tezleri ile saç baş yoldurtan cinsinden sanıyorum tabileri de buraya uylamışlar ki bazen yorum mu? fıkra mı? yazdıklarını anlamakta güçlük çekiyorum. Bu memleketin emperyal hikayesi Rusya ve Amarikadan eskidir lakin şimdi idari doktriner yapısı Turgut Özal’ın merhuma sehven ithaf edilen 1 koyup 3 alacağız şeklindeki söz ile kendini sınırlandırmış bir politikadır. Genelde 3 koyup 1 bile alamadığımız bu doktrin şimdilerde iki payitaht, bir ertorul finali seyretmişlerin, tarihi analiz duayeni ve zamanda emperyal dogtrin bükücü olduğu günümüzde merhum ecdadın dahiyane bir şekilde yönettiği topraklara kendilerini mütevaris zan etmeleri sonucunu doğurmuştur. Teemmel
Putin için hukuk herhangi bir anlam ifade etmiyor. İnsan hayatına da saygısı yok. Tüm dünyanın gözünün içine baka baka yalan da söyledi. Yani dünyayı kandırdı.
Olayın bize bakan yönü de çok dramatik. Rus uçağının düşürüldüğünün ertesi günü sınırımızda bombalanan Türk nakliye konvoyunda onlarca kişi ölmesine rağmen hiç gündeme getirmedik. Aynı şekilde İdlib’de Türk birliğine Rus uçakları tarafından yapılan saldırıda 35-130 arasında askerimizi kaybetmemizi de sorun etmedik.
İlginç olan ise ülke içinde bazı kesimlerin saldırgana yani tecavüzcüye olan empatileri. Onu anlamaya çalışmaları ve bin dereden su getirip haklı çıkarmaya çalışmaları. Herhalde Putin Türkiye’ye saldırsa yine onu bizim NATO üyesi olmamızı gerekçe göstererek maruz görecekler. Bu nasıl bir ideoloji nasıl bir körlük anlamak mümkün değil. Onlar adına çalışıyorlar deseniz yanlış olmaz herhalde.
Putin’in pervasızlığının arkasında nükleer silahlara sahip olması yatıyor. Yani bize bir şey yapamazlar yapmaya kalkarlarsa dünyayı yakarım anlayışı var. Doğalgaz ve petrol bağımlılığı da işin cabası.
Aslında Sovyetler yıkıldığında Ukrayna da nükleer silahlara sahipti. Ukrayna bunları kendisine korunma garantisi verilmesi sonucunda Rusya Federasyonuna devretti.
Mustafa Erdoğan’ın belirttiğine göre Ukrayna’nın 1994 tarihli Budapeşte Memorandumu uyarınca Rusya’ya karşı Batı’dan korunma talebinde bulunmaya hakkı var. Bu anlaşmalar uyarınca Ukrayna sahip olduğu nükleer güçlerden vazgeçme karşılığında toprak bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına yönelik tehditler veya saldırılara karşı ABD ve İngiltere’den güvenlik garantisi aldı. Şimdi o garantileri hatırlatma zamanı.
İkinci Dünya Savaşı da benzer gerekçelerle çıkmıştı. Yani Hitler Almanya’sının komşu ülkelerde bulunan Alman azınlıkların bulundukları yerleri ele geçirmesiyle başladı savaş. Şimdi Putin de benzer şekilde davranıp anlayış talep ediyor.
Aynı suda iki kez yıkanılmaz.
Yoruma kapalı.