Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı adına konuşanlar “Seçimi biz kazanacağız” diyorlar.. Ben ne diyorum?

29
Reklam

Bir dostum, dünkü yazımdan, seçimi AK Parti’nin kazanamayacağı, Cumhur İttifakı adayının cumhurbaşkanı olamayacağı öngörüsünde bulunduğum ve bu yüzden de bürokratların iktidar partilerinden adaylıklarını koymada tereddüt edeceklerini düşündüğüm sonucunu çıkarmış. 

Dostum yanıldığım görüşünde.

AK Parti kazanamayacak, öteki ittifakın adayı cumhurbaşkanı seçilecek beklentisi, ona göre, bu dönemin bürokratlarını milletvekili seçilip Meclis’e girmeye özellikle teşvik edermiş…

“Milletvekili olan dokunulmazlık kazanır, unutma” uyarısında bulundu dostum.

Tezimin doğru anlaşıldığından pek emin değilim.

Önce bir yanlış kabulü düzelteyim: Seçimin sonucunun ne olacağı konusunda iddia olarak bile ortaya süreceğim bir tahminim yok. Seçmenden sezilen hava, bir gün bu taraftan yana oluyor, ertesi gün öbür taraftan yana… 

Şu anda ülkemizin baş başa kaldığı, hemen herkesi olumsuz etkileyen, ekonomik sıkıntılar, dış politikaya ait sorunlar, deprem ve sel felaketleri gibi olağanüstülük arzeden gelişmeler var. Bizde yaşanan sıkıntılar ve sorunların biri bile başka ülkelerde iktidar götürür. 

Ekonomik sıkıntı bizde de geçmişte iktidarları seçim yenilgisine uğratmaya yetmişti. 

Reklam

AK Parti’den önce ülkeyi yöneten MHP’nin de içinde yer aldığı üçlü koalisyonu hatırlayın. 2001 ekonomik krizi o hükümeti sarsmıştı ama, 1999 depreminde sergilenen başarısızlık görüntüsü de henüz gündemdeki yerini korumaktaydı.

İktidardaki üç partinin üçü de 2002 seçiminde %10 barajını aşamadı.

Onun için olmalı ki, bazıları -bu bazıları içerisinde yabancı medya da var- bu yüzden, AK Parti için, “Deprem iktidara getirdi, deprem iktidardan götürecek” beklentisini seslendirmekte.

Bu tür değerlendirmelere bakılarak “AK Parti bu seçimde kaybeder” sonucu çıkarmak mümkün.

Madalyonun bir yüzü daha var ama.

AK Parti 2002’den bu yana yapılan seçimlerin neredeyse hepsinden başarıyla çıktı. Tökezlediği 7 Haziran 2015 seçiminden sonra, bir-iki vücut çalımıyla üstelik oyunu da artırarak, iktidarda kalmayı bildi.

Rakibi CHP ise çok partili hayata geçildikten sonra yapılan ikinci seçimden -14 Mayıs 1950- bu yana, çok kısa sürmüş bir dönem hariç, tek başına iktidar olamadı. 

CHP’nin son genel başkanı şimdi cumhurbaşkanı adayı…

Reklam

Madalyonun bu yüzüne bakıldığında, “AK Parti yeniden kazanır” sonucunu çıkarmak da mümkün.

Hangisi olur?

Sandık sonucu alınana kadar bu soruya güçlü bir cevap veremem; ancak tahminde bulunabilirim.

Tahminde bulunanlar da iddialı konuşamaz ve yazamazlar.

Zaten ben de o sebeple, benden tahminde bulunmamı isteyenlere, “Sizler bunu daha iyi bilirsiniz; bu seçimde daha önceki gibi mi davranacaksınız, yoksa başka bir partiye mi oy vereceksiniz?” karşı sorusunu yöneltiyorum. 

Kamuoyu yoklamaları?

Elime geçen güvenilir kurumların bulgularından da seçmenin henüz karar vermekte zorlandıkları sonucunu çıkarıyorum.

AK Parti’nin geleneksel seçmenlerinden hatırı sayılır bir grubun tatminsizlik içerisinde bulunduğu, buna rağmen partisini terk etmede zorlandığı ortada. Başka partilere de oy verebilecek haldeler ve bekliyorlar…

Bekledikleri, AK Parti genel başkanı da olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın var olmayan şapkasından var olduğuna inanılan yeni ne tavşanlar çıkaracağı…

Kamuoyu yoklamalarına baktığımda o tereddüdü görüyorum ben.

Sanıyorum seçime az kala siyasetin iki tarafı da bu tabloyu görüyor.

Temel Karamollaoğlu siyasi hayatta en kıdemli lider. Dün akşam katıldığı bir televizyon programında, “Artık bürokratlar da görüyor ki, bu hükümet gidici. Onun için kendilerini riske atamazlar. Bürokratlar eskisi kadar rahat olmaz. Bir emir gelse de bunu uygulamazlar gibi geliyor bana. Çünkü hesabını başka bir hükümete verecekler” dedikten sonra seçim sonucu ile ilgili şöyle bir tahminde bulunmuş Saadet lideri: “Seçim kanaatimce kazanılır. Millet İttifakı lehine yüzde 45-55 civarı oran alabileceğimizi düşünüyorum.”

Bu, “Kazanabiliriz de kaybedebiliriz de” anlamına mı geliyor?

Yoksa Cumhur İttifakı %45, Millet İttifakı %55 anlamına mı?

Galiba ikincisi.

Saadet Partisi’nin de içerisinde yer aldığı Millet İttifakı, çekirdekteki altı partiye yenilerini katma, hiç değilse başka partilerin de işbirliğini sağlayıp seçime gitme çabasında.

Vaktiyle bir araştırma kurumunda yöneticilik yapmış, şimdilerde Külliye’de sözü dinlenen bir danışman ve AK Parti’de de genel başkan yardımcısı unvanı bulunan Mustafa Şen ise, bir başka TV programında, kamuoyuyla paylaşılmış anketlerin gösterdiğinden farklı bir tabloyu aktarmış.

Kendileri her hafta yeni bir anket çalışması yapıyorlarmış. Her ilde ayrı ayrı. Ellerindeki anket sonuçlarına göre, AK Parti’nin oyu %41, Cumhur İttifakı’nın oyu %51, Tayyip Erdoğan’a oy vereceğini söyleyenlerin oranı da %53 imiş…

Olabilir mi?

Elbette olabilir de, aklıma bir soru gelmiyor da değil: Seçim sonucundan bu kadar emin bir parti, neden önceki seçimlerde fazla bir varlık göstermemiş partileri yanına çekmeye çalışıyor?

HÜDA-PAR’ı.. Yeniden Refah Partisi’ni… 

“AK Parti + MHP + BBP + Vatan Partisi + HÜDA-PAR + YRP” olarak oluşacak ‘6’lı’ bir tablo, karşı ittifakı eleştirmede işe yaradığı görülen çoklu görüntüyü artık eleştirilemez hale getirmez mi?

AK Parti genel başkan yardımcısının paylaştığı yüksek oranların benzerini CHP’nin sözcüleri de yapıyor ve onlar da sandıktan Millet İttifakı’nın hayli önde çıkacağını ileri sürüyorlar.

Siyasiler -sağı da solu da- seçime gidilirken kendilerini önde göstermek için her şeyi yapar mı diyeceğiz?

Galiba öyle diyeceğiz.

Ülkemizin öndegelen ekonomistlerinden Prof. Ercan Uygur da, bugün, 1973 ile 2023’ü karşılaştırdığı T24’teki yazısıyla, kendi tahminini paylaşmış. Ona göre, anketlerde %25 oranının altına çakılıp kalmış görünen CHP’nin oyu, önümüzdeki seçimde artabilir.

Şöyle diyor: “Burada 1973 sonuçlarına da bakarak, çok cesur bir öngörüde bulunayım; CHP ve Kılıçdaroğlu’nun Ecevit gibi bir sonuç alabileceğini, oy oranının yüzde 33 veya biraz üzerine çıkabileceğini tahmin ediyorum.”

Öngörüsü tutarsa, Millet İttifakı, bu seçimi sürpriz yükseklikte bir oranla kazanabilir.

Benim şimdilik rakama dökebileceğim bir öngörüm yok.

Son bir not: İngiliz Daily Mail gazetesi, Türkiye’de Tayyip Erdoğan‘ın cumhurbaşkanlığı yarışında rakibinden 10 puan geride olduğuna dair bir haberle çıktı bugün. Gazete haberin başlığından “Erdoğan’ın sonu geldi mi?” diye soruyor.

Bir düzeltme (saat: 11.20): Bu yazının ilk halinde Temel Karamollaoğlu‘nun açıklamasına farklı bir yorumum vardı; uyarılınca, şimdiki haliyle düzelttim. FK

ΩΩΩΩ

Reklam

29 YORUMLAR

  1. Sayın yazar “Elbette olabilir de, aklıma bir soru gelmiyor da değil: Seçim sonucundan bu kadar emin bir parti, neden önceki seçimlerde fazla bir varlık göstermemiş partileri yanına çekmeye çalışıyor?” diye soruyor;
    beyaztoroslu madam maral, müteveffa h.başın oğlu ve partisini zillet ittifakına sokuşturmaya çalışmıştı ama ittifakın diğer küçük evlatları takoz olmuştu, istemez kalsın diye…
    Cumhurittifakı herkese açık ama zillete kapalıdır!

    • Şu nefret dili kadar Ak Parti’ye zarar veren hiçbir şey olmadı, olmayacak. Karşındakileri hain, zillet, terörist gören cehalet yüzünden büyük sıkıntıya girecek seçim bu büyük dava.

  2. 4.159 OKUL, 616 HASTANE
    Yanlış okumadınız.
    Dört bin yüz elli dokuz okul,
    Altı yüz on altı hastane binasının depreme dayanıksız olduğu, deprem anında yıkılma riski taşıdığı tespit edilmiş.
    Ciddi sayıda yüksek risk taşıyanlar da var.
    Jeoloji Mühendisleri Odasının raporu ile belgeli.
    İnanılmaz bir rakam.

  3. Seçimi kimin kazanıp kazanmayacağı ile ilgili değerlendirmeler yapılabilir ama tutmaları da tutmamaları da tamamen şans . Çünkü ülkemizde neredeyse her gün sürpriz bir gündem olulşabilmekte. ve uluslararası gelişmleri de unutmamalıyız. Bu sebeble kimin kazanıp kazanmayacagdan çok kimin niçin kazanması gerektiği kimin neden kazanmaması gerektiği konuşulmalı. mantıklı olan da ahlaki olan da zorunlu olan da bu değil mi… hadi ayyuka çıkmış bir yığın rezilliklkeri geçelim, ama deprem ve sel bunu ( kimin niçin kazanması gerektiği kimin neden kazanmaması gerektiği konuşulmalı ) bize göstermedi mi…

    • Kimsenin başarısız olmasını isteme hakkımız yok ama, birilerinin başarılı olup isteğimiz doğrultuda hareket edeceklerinden de eminsek!.. MV sayısıyla da gerekirse CB makamında başarılı olmalarını ümit edebiliriz. Bu hakkımız!
      -Ekonomik düzelme mi isteriz önce? IMF ye ellieini kaptırsınlarmı mesela??
      -hak hukuk adalet mi önceliğimiz?
      -Yüzyıl önceki gibi yani ATATÜRK gibi, herşeyi fabrikadan bacadan tüten dumandan mı başlasak???
      -geleceğimizi çoluk-çocukların ümitlerini mi düşünmek lazım acaba?
      Not:cameraman microfonuna bunları üflesek???
      yol yaptı uzaya çıkıyoz kıskanıyor bu sümsük kılçtaroğlu (öbürü ne derse desin isterse kattrilyon zaten dinlemiyor hatta duymuyor).
      şu geçilemeyen geçitleri kim eksik yada hatalı yapmışsa,
      yada hata bende değil şunda! diyorsa onu bir bilmek istesek!

  4. Dün de yazdım. bürokratlar adaylık için istifa ediyor ve istifa patlaması yaşanıyorsa iktidar gidicidir. kokuyu en iyi onlar alır.erdoğanın tavşan çiftliği olsa faydası yok artık. mit başkanı ile savunma bakanı akarı cb yardımcısı yapacakmış. bulabildiğim tavşanlar bunlarmış. tavşan derseniz…

  5. Çocuğunuz Ya Da Yakınlarınız Deprem Enkazında Olsa Bu Kadar Kolay Seçimi Öne Alır Mıydınız?

    12 Mart 2023 gününe ait yayınlanan “Malatya İl Geneli Deprem Durum Çizelgesi”ne göre Malatya genelinde “Toplam Acil-Ağır-Yıkık Bina” sayısı 32.195. Buna karşına “Yıkılan/Kaldırılan Yapı Sayısı” toplamı 473.

    Yani daha binlerce binada vefat etmiş insanlara ulaşılamamış anlamına geliyor. Enkaz kaldırılmadan da ulaşma imkanı yok. Şimdiye kadar enkazı kaldırılan bina sayısı Malatya genelinde ancak yüzde 10 olduğuna göre hala yüzde 90’a yakın enkaz olduğu gibi duruyor. Tabii içinde vefat etmiş insanları ile.

    Dün yani 15 Mart tarihinde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Konut olarak baktığınızda 653 bin konut acil, ağır, yıkık veya orta hasarlı olarak tespit edilmiştir. Enkazların ise yüzde 20’sini kaldırmış durumdayız.” dedi. Onun dediği bile esas alınsa durum felaket.

    Acılar içinde boğulan insanların olduğu bir ortamda onları unutmak anlamına gelecek seçimleri ilan etmek çok büyük duyarsızlık. Daha ağır kelimeler de kullanılabilir. Hiç olmazsa seçimlerin zamanında olması sağlansa en azından depremzedelerin sorunları bir ay daha gündemin ön sıralarında yer alabilirdi.

    Çocuğunuz ya da yakınlarınız deprem enkazında olsa bu kadar kolay seçimi öne alır mıydınız?

    • Depremden hemen sonra seçimin normal zamanında yani 18 Haziran’da yapılması mümkün olmadığından bir(1) yıl ertelenmesini isteyip, daha sonra yaklaşık bir(1) ay öne almak.
      Vallahi de billahi de muhalefet beni iktidarın içine ajan olarak gönderse, bu kadar rezilliği yaptıramam.
      Tıpkı deprem anında çadır satmak ve yakınları enkaz altında olanlara vinç kiralamak rezillikleri gibi.

      • Seçimin bir yıl ertelenmesini depremden sonra muhalefet istedi. Seçimin 14 Mayıs’ta yapılması ise depremden önce iktidar tarafından konuşuldu. CHP genel merkezine “Yeter! Söz Milletin” afiş asıldı. Ne çabuk unuttun!

  6. sayın erdoğan en güçlü olduğu seçimde % 52,59 oy almıştı.
    o seçim döneminde ekonomi çökmüş değildi hatta ekonomistlerin değilse de halkın hissettiği büyük bir problem yoktu. kurumlarda sıkıntı yoktu. her gün bir skandal, yolsuzluk haberi yoktu. hepsinde gerilediğimiz endeksler yoktu. gri listelerde yer almışlığımız yoktu. borç bulmakta sorun yaşadığımız yoktu. cds düşük sayılırdı.
    organize olmakta büyük güçlükler yaşanan deprem,
    yeni yapılmış alt geçitleri su basan seller yoktu
    karşısında bir araya gelmiş güçlü bir muhalefet yoktu,
    şimdi böyle bir zamanda bile oyu % 53 olamamış sayın erdoğanın oyları böylesi ekonomik enkazlardan, kurumların enkazından, şehirlere kadar yaşanan bunca enkaza rağmen, her gün çıkan rezalet ve skandallara rağmen % 53 olacağını söylemek ne kadar isabetli bir görüştür?
    görüşün sahibi kim?
    ankette herhalde optimar anketidir.
    bu veriler nedeniyle mi kendileri 20-30 şart koşacak partilerin kapısını aşındırıyorlar ya da hizbullahçı, dinci hüdaparla ittifak yapmaya çalışıyorlar ya da sol partilere kadar yanaşıyorlar? yeniden refah partisinin iktidara yolsuzluk, liyakatsizlik, israf konularında çok ağır eleştirileri var,
    liyakat demişken,
    dün biz yine ve yeniden içi boşaltılan kadroların çok acı sonuçlarını bir kez daha yaşadık
    ve sarsıldık.
    insanların evleri doğru yere yapılmadığı için, bir de üstüne sağlam yapılmadığı için ve kontrol edilmediği için yıkılmasından dolayı depremzedeler çadırda kalıyordu bu kez çadırlar-çadır kent- doğru yere kurulmadığı için günlerdir gelmesi beklenen aşırı yağışlar nedeniyle su içinde kaldı. çadır zaten yetersizdi, yeniden çadır ihtiyacı ortaya çıktı, olanlarında taşınması gerekecek.
    urfada abide alt geçidi, daha 3-4 ay önce açılmıştı,
    sele karşı boşaltma mekanizmaları olmadığını gördük,
    motorpompalar gelmedi ve büyük bir felaket yaşandı.
    insanlar sadece mallarıyla değil, canlarıyla ödüyorlar bu yanlışların bedelini.
    sonra da bazıları ekranlara bazıları klavye başına geçip felaketleri siyasete alet etmeyin diyorlar.
    liyakata önem verilmeyen, kurumlara eş, ahbap, dost, partili doldurulan ülkede felaketler siyaseti ister istemez gündeme getiriyor değil mi?
    kızılay rezaletini hep beraber yaşamadık mı?
    sistem iflas etmiş durumda, her yerinden error veriyor.
    2015 te olduğundan çok farklı bir resim var bugün ülkede,
    herkesin aklını başına alması gereken bir resim var bence.

    • şimdi dinlediğim haberlerden anladığım kadarıyla,
      2021 de afad ve valilik 2021 il afet risk azaltma Planı (IRAP) raporu, cavşak, karakoyun, akpınar derelerinin taşma tehlikesinden ve ıslah çalışması yapılmasının gerekliliğinden bahsediyor.
      dün yaşanan elim olayda, cavşak, karakoyun ve akpınar dereleri taştı.
      finans sorunları japonya ile bir ek kaynak aramasına gidilmiş ve 3,5 milyon japon yeni uygun ödeme koşulları ile alınmış.
      rapor var, para var.
      ama ıslah yapılmamış.

      “Yer teslimi yapılmayan yerlerde ıslah çalışması yapılamamış. Hatta yapım ihalesi yapıldığı halde yer teslimi yapılmadığından ihaleler iptal edilmiş!
      Büyük projelerin finanse edilmesindeki sorunlar, ödenek yetersizliği, yağmur ve kanalizasyon sistemlerinin geliştirilmemesi, taşkın olacak yerlerin imara açılmış olması, derelerin temizliğinin yapılmaması gibi sebepler var.

      kadere bakar mısınız???
      14 kişi öldü, kayıplar var, maddi zarar var.
      kedere bakar mısınız???

      japonyadan gelen paranın
      il meclis toplantısında afganistana ayni yardım parası gönderilmesi konuşulmuş ve muhtarlık işleri daire başkanlığına yetki verilmiş, belediye meclisinde akp oyları ile alınan karara göre bir yardım kuruluşu üzerinden talibanistana pardon afganistana 600.000 tl yardım gönderilmesi iddiası var.
      ülkede böyle büyük bir kriz, yardıma muhtaç, temel gıda bile alamayacak halde insanlarımız varken afganistana yardım yapılıyorsa bu ne demek oluyor?
      ıslah çalışmasına harcanmayan para nereye harcanıyor???
      bu soruları sadece akp belediyelerine değil,
      bütün belediyelere sormalıyız.
      akp belediyelerine doğanın bir garezi olabilir ama bizim yok.
      bütün belediyeler için talepkar olmamız gerekiyor.
      sonuçta yıllardır bilim adamları iklim değişiklikleri olacağı, büyük tabii felaketlerin yaşanacağı konusunda hepimizi uyarmadılar mı?
      hiç sorumluluk sahibi, vicdanlı, ahlaklı birileri olmayacak mı?

      • Didem hanım “bir yardım kuruluşu üzerinden talibanistana pardon afganistana 600.000 tl yardım gönderilmesi iddiası var.” buyurmuşsunuz da; afganistan halkı ağaçkökü mü yesin?

  7. Sayın Bernar beyin tahminimce tahmini:seçimleri millet ittifakı kazanır.

    Bu da benim tahminim: “Allah gücü bir zalimden alır, başka bir zalime verir. Onunla diğer zalimi cezalandırır.”

    “Allah akledip öğrenmeyenlere cebren öğretir, öğrenme tamamlanana kadar cebir devam eder”

    Öğreniyor muyuz, evet, bence öğreniyoruz, ama çok yavaş. “Toplumsal öğrenmenin hızı çok yavaştır”

    Hatay’daki selde boğulup su üstünde yüzen cesetleri görmüyor çoğunluk!

    Şimdi sen söyle değişim ne zaman?

    Bernar beyin kafası böyle işlemez! O acelecidir, neticeyi hemen bekler.

    Deprem enkazlarından kurtulanların yağmur sularında boğulmaları öğrendiğimizi mi gösterir?

  8. ” Bir bilmecem var çocuklar ,
    Haydi sor, sor !
    Çayda kahvaltıda yenir ,
    Acaba nedir, nedir….”
    Ben onu bunu bilmem de ; dün Almanyalı arkadaş bu köşede , bizim siyasi partilerin aldıkları ve dudak uçuklatan yardım miktarlarını yazmıştı .
    Bunlar neden acaba bu paranın bir kısmını deprem yardımı olarak bağışlamazlar , babalarının malı sanki !
    Ben şahsen bunlara hakkımı helal etmiyorum, öbür dünyada iki elim mutlak yakalarındadır !
    Ha bu arada , Hatay valisi 5 yıldan beri bulunduğu valilik görevinden vekil adaylığı için ayrılıyormuş ; bence bu onur timsali bir davranıştır , selam duruyorum !

    • Mucib bey ben de burda seçimler 1yıl ertelensin, seçim yardımları da depremzedeler için harcansın diye yazmıştım;
      “bu onur timsali bir davranıştır , selam duruyorum !” dediğinizi duyamadık, ne iş????

      • Yardımlar konusunda hemfikiriz , orası tamam .
        Ama diğer konular hakkında kararsızım , bilemiyorum .

  9. Seçmen havası Anadolu’da çiftetelli gibi algılanır adeta. Kimilerine göre üç aylık bir bayram havası!
    Bürokrat kendi hevesinden değil, sorgu sualden!… atmak isteyebilir kendini meclise belkide, bilemeyiz.
    Değerli kendini yetiştirmiş sadece “hemşeri kadrosundan” olmayan onlarca insan var devlette lakin, öyle olmuyor işte herzaman.
    Bunlara dikkat edilse:
    Koca bir ili su basar mı?
    Ükenin yarısının evi beton tabuta dönermi?
    Maydanoz 1000 km uzaktan şehre inermi?
    Kars-Van-hakkari’den İstanbul’a insanlar iş için maaile taşınmak zorunda kalırmı?
    Çocuğunu işe girdiremeyen, evlendiremeyen aile, fabrika vardıda keyfindenmi göndermiş acaba dağlara ölümün kıyısına!😡?
    İnternet bedavaydı da öğrencilere, her eve bir tane, çocuklar yaramaz mı ki sabahtan akşama sosyal MEDYADA???
    Görünen köy klavuz istemez derler. Seçim tarihine yaklaşamadık henüz, köy hayli uzakta.

    • Geçmişte üçlü koalisyonun yanlışını bedelini en ağır Mhp ödedi. diğerleri zaten haketmişti;
      “birleşemeyen, beceremeyen gider!”
      -Cumhurun işte bu cümleyi damardan (damattan değil) anladığını görüyorum 😊
      -Milletin başarısı sağ siyaseti yükseltirken, sol siyaset korkarımki takılıp kalınan %25’leri bile yeniden bulabilmeleri için bir eeellii yıl daha beklemek zorunda kalacaklar!
      Bir işçi partisini bir radikal sol partiyi masanın kenarına iliştiremezse KK,
      “boğacak milleti de Türk siyasetini de bu ETNİSİTE!”

  10. kim kazanırsa kazansın vatandaş perişan olacak gibi görünüyor seçimden sonra zamlar zamlar zamlar geçim derdi her zaman devam edecek.

  11. “Tökezlediği 7 Haziran 2015 seçiminden sonra, bir-iki vücut çalımıyla üstelik oyunu da…”
    Neredeyse 90’larin bir provasinin yasandigi, sayisiz bombali katliamin oldugu bir 5 ayda(haziran-kasim arasi) gerceklesenler 1-2 vucut calimi olarak nasil aciklanabilir? Istiksafi gorusme zirvaliginin kastedildigi asikar bu tasvirle, ama o sayede degil, bombalar neticesinde kazandi iktidar. Cok hassas bir konuda dusuncesizce bir benzetme olmus.

    Ayrica son yerel secim de iktidarin tattigi 2. yenilgidir.

    Bu seferki yenilgi en agiri olacak, tarihe gomulecek bu iltidar benim gorusume gore.

  12. Eminim ki; Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da Ak Parti oyları patlama yapar.
    Yaraları kanatılmayan Kürtlerin siyasi adresi, misyonu ve vizyonuyla, kurucu unsurları ve kadrolarıyla, yaptıkları ve yapacakları ile Ak Parti’dir.
    İnanmayan 70’li yıllarda Milli Görüş’ün bölgeden aldığı oylara bakabilir.

    • Muzaffer bey akp zaten “Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da” birinci partidir…

  13. Basıl olsun ki, aktrollerin kendilerini CHP’li gibi tanıtıp “bu güne kadar CHP’ye oy verdim, bundan sonra benden CHP’ye oy moy yok” sert çıkışlarıyla dolu sosyal medya gerçi böyle yapanlar deşifre oluyorlar ama tik tok kullanıcısı yorumlara bakmıyor ki, o sadece izliyor ve etkileniyor.

    Bir de cumhur ittifakı muhaliflerin paylaştıkları içerikleri teknolojik imkanlarla tersine çevirip yeni videolar olarak paylaşıyorlar. Millet İttifakı lehine videoları aleyhine çevirip yayınlıyorlar.

    Bir de bunlar daha hiç bir şey, kim bilir daha neler hazırlamışlardır. Erdoğan diyor ya, “bunların ilerde daha be rezillikleri çıkacak daha”

    Gel de bu şartlarda tahmin yap.

    Seçim derken siyasetçiler seçim kazanacak diye arada karambole gidip boşu boşuna dayak yemek de var. Kendi adıma en iyisi bir kenara çekilip izlemek.

  14. SAYIN BERNAR
    Sayın KORU !
    Tahminde bulunmanız o kadar kolay ki.
    Sitenizi epey takip etmiş sayın Bernar’ın iletişim bilgileri elinizde vardır.
    İş bir mesajınıza bakar.

    • Sayın yk, sn.bernarın önceki tahminleri tutsaydı; iktidar şimdiye kadar en az on ayrı erken seçime gitmiş oluyordu:)

  15. Ingilizden al haberi diyorsunuz yani :). Sayin yazar chpnin oyu Mharrem ince katilmazsa artmaz azalir o zamanda kilicdariglu chp baskanligina veda eder simdiden kendisine gecmis olsun iki koltugun birisi kesin gidecek (istemesede cumhurbaskani parti baskani olmamali istegini yerine getirecek)

Yoruma kapalı.