Bugün seçim günü: Haydi sandıklara…

17
Reklam

Herhalde bir ay olmuştur, belki daha da fazla; önce “Seçime doğru” sonra da “İkinci tura doğru” genel başlıkları altında süreci değerlendiren yazılarla bu sitenin okurları karşısına çıktım. Yarım asra ulaşan deneyimlerime güncel bilgi ve duyumlarımı da katarak değerlendirmelerimi paylaştım.

Demokrasiye ve siyasetin demokrasi içerisinde çözüm üretebileceğine inanırım.

Churchill gibi ben de demokrasinin ‘en mükemmel sistem’ olmadığını bilirim, ama diğerleriyle mukayese edildiğinde yine de en az zararlı sistem olduğunda da onunla hemfikirim.

Sorun çözmede en önemli mekanizması demokrasinin, seçimlerdir.

Bazen seçimlerin de çözüm üretemediği olur, o zaman da yine yeni bir seçimle çözüm zorlanır.

Şu yakınlarda Yunanistan’da yaşandığı gibi…

Yunanistan’da geçen Pazar günü -21 Mayıs’ta- genel seçim yapıldı. Bir partinin tek başına veya birlikte olmayı düşüneceği partilerle birlikte iktidar olabileceği bir ortam ortaya çıkmadı. Orada da yakın zamanda seçim yasasında değişiklikler yapılmıştı ve yasanın yeni hali bu sonucu doğurdu. İktidardaki Yeni Demokrasi Partisi’nin lideri başbakan Kyriakos Mitsotakis sonuçlarına bakıp seçimi yenilemeye karar verdi. Gelecek ay -muhtemelen 25 Haziran’da- seçim yenilenecek. O zamana kadar da ülkeyi genellikle bürokratlardan oluşan geçici bir hükümet yönetecek. Cumhurbaşkanları Katerina Sakellaropoulou geçici hükümeti kurma görevini Sayıştay başkanına verdi.

Ülkemiz ile Yunanistan’ın seçmenleri arasında önemli bir fark var: Bizde seçmenler seçime katılmayı görev biliyorlar ve katılım her seçimde bayağı yüksek oluyor; son seçimde -14 Mayıs- katımın oranı %88.84 oldu bizde. Yunanistan’da ise, bütün partiler kampanyalarında bu son seçimin ‘hayati’ önemde olduğunu hatırlattıkları halde, katılım %60.94’te kaldı.

Reklam

ABD ile mukayese edildiğinde Türkiye seçmenleri daha da fazla takdire şayan.

Genellikle, ABD’de halkın yarısı seçimlere katılıyor, katılanların yarısı kadar oy alabilen aday başkan seçiliyor.  

Başkanların arkasında düşük bir halk desteği oluyor.

En yüksek katılım, iddianın yüksek olması sebebiyle, Donald Trump ile Joe Biden arasında geçen son -2020- seçiminde %62 olarak  gerçekleşti. Önceki seçimlerde katılımın %55’i geçtiği çok nadirdir.

Herhalde bizdeki bugünkü seçimde de katılım dünyanın dört bir tarafında bu seçimi izlemekte olanları şaşırtacak yükseklikte olacaktır.

Olmalıdır da.

Bugün herkes, hiçbir mazeretin arkasına saklanmadan, yeri önceden belirlenmiş sandığa doğru yola çıkmalı ve siyasi tarihimizde ilk kez uygulanan yeni sistemle ikinci tura kalmış seçimde, ülkeyi beş yıl cumhurbaşkanı olarak yönetecek kişiyi belirlemek için oy kullanmalıdır.

Her seçimde olduğu gibi bu seçim de huzur ve güvenlik içerisinde geçmelidir.

Reklam

Geçecektir de.

O halde lafı fazla uzatmaya gerek yok: Haydi sandıklara…

ΩΩΩΩ

Reklam

17 YORUMLAR

  1. Doğuya MERHABA
    Batıya ELVEDA
    Cem’i cemaate GÜLE GÜLE
    Bu günü de yoralım HAYRA
    VESİLE OLSUN TÜM MÜSİBETLER HATALAR YANLIŞLIKLAR İNŞALLAH HAYIRLARA🤗.

    • Yok öyle bir şey! Erdoğanı ilk tebrik eden batılı ülkeler oldu. TRT yorumcuları ve akparti yandaşı yorumcular da
      batı ülkelerine selam çaktı, “Türkiye 400 yılı Osmanlı olmak üzere 5 asırdır batı devlet sisteminin içinde yar alıyor” dediler.

      Türkiye seçimini yaptı, aklı başında insanların artık karamsar konuşmamaları gerekir. Bundan sonra karamsar konuşmalar ancak akpartiye yakışır!

  2. Yenilmez Armada, duayen, ülküdaş, mücahit, militan, Atatürkçü, Seyyit, Hafız,Hacı, Gandi, Solun Kralı K.Kılıçtaroğlunun Chp Genel Başkanlığını yeniden seçilmesini kutluyorum. Adam yine kazandı….

    • Böyle durumlarda fareleri gözlerler siyasiler ve seçmenler.
      Artık trend değişmiş sanırım,
      Kuyruğu kim dik tutabilecek en sonuna kadar? diye de bakıyorlar👀👀😂😂

    • *******
      Armağan olsun da Mustafa Veli!
      Bile bile ladesken iş tevekkeli,
      Kimmiş yeni Fatihler fethedenler?
      Fethedenler bugün hep Suriyeli!

      Kalplerinde hep o muhtemel nefret!
      “Adam Kazandı” diyenleri fethet,
      Fethedilecek tek şey Bilim-Teknik!
      Bunu öğren ve de bununla yönet!
      *******

  3. Türkiye Cumhuriyeti ikinci yüzyıla umutla giriyor. Cumhurbaşkanımız ülkemize hayırlı olsun.

  4. !!!CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, merakla beklenen seçim sonuçlarına ilişkin “13. Cumhurbaşkanımızın Kemal Kılıçdaroğlu olduğunu aldığımız sonuçlardan somut bir şekilde görebiliyoruz” dedi.!!!
    İşte neden kaybettiginiz belli oluyor.

  5. Demokratik ülkelerde ne olur seçimi kaybeden istifa eder bakalım beceriksiz Kilicbeyimiz ne yapacak,Meral hanimimiz kumar masasından iflas ederek kalkacak mı?

  6. Seçimlere ilgi gösteriyoruz, çünkü ülkeyi ve belediyeleri yönetenler bize sadece seçim sürecinde fikir sormuş oluyorlar, ondan sonra 5 sene boyunca seçilenler kendi bildiklerini okuyorlar. Seçimlerin iktidarı belirlemesi sebebiyle ülkemiz nisbi demokrasi sayılıyor, ancak son bir kaç seçimde bu özelliğimizi de sorgulamaya başladık. İstanbul’un kalabalık bir ilçesinde, gelişmiş bir bölgesinde yaşıyorum, on ikişer katlı 3 binadan olan sitemizin bizim bloğumuzdaki bir dairesine 6 seçmen kağıdı geldi, kimse bilmiyor, tanımıyor, orada öyle birileri yaşamıyor. TÜİK Başkanlığı da yapmış nitelikli bir istatistikçi birinci tur seçimde yirmi bini aşkın sandıkta sorun olduğuna dikkat çekti. Özellikle kırsal bölgede sandıkları güvenli tutmak çok zor ama merkezi yerlerde bile mükerrer oy kullanmayı mümkün kılan bir yapı söz konusu. Bir kişi için birden fazla adrese seçmen kağıdı basmanın önündeki engel nedir? Bu kişinin birden fazla oy kullanmasını fark etmek / engellemek mümkün müdür? Seçim sistemi ve sorumlu kurullar / kurumlar bu soruların sorulmasına, bu şüphelerin akla düşmesine engel olacak kadar sağlam, tarafsız, güvenilir ve şeffaf olmalı. Sadece seçim yapılabiliyor olması demokrasi sayılmak için yeterli değil. Hüsnü Mübarek Mısır’ında da, Hafız-Beşar Esed Suriye’sinde de seçimler var, inşallah ülkemiz o yönde bir “gelişme!” göstermiyordur.

  7. ben de Sn erdoganin ‘en mükemmel başkan ’ olmadığını bilirim, ama diğerleriyle mukayese edildiğinde yine de en az zararlı baskan olduğunda da milletimin yarıdan bir fazlasıyla hemfikirim.

  8. MİLLİYETÇİLİK–MÜLTECİLER
    Şöyle bir çelişki Dünyanın neresinde var:
    Milliyetçi söylemlere olumlu yönde aşırı tepki veren seçmen; ülkelerini yol-geçen hanına, sınırları kevgire çevirmiş, mülteci üssü haline getirmiş bir yönetime yöneliyor.

  9. Seçime katılmasının bir etkisi faidesi olmayacağını düşünen bağzı! ülkelerde seçmen gitmez sandığa.
    Çünkü kimin seçilmesinin istendiği, kimin kimin adamı olduğu baştan bellidir.😊
    Bizde ise seçmen KENDİ GÖRÜŞÜNÜN İSTEĞİNİN SANDIĞA YANSIMASINI İSTER
    -Beka güvenlik sığınmacılar vatan kelimeleri MİLLİYETÇİ lik kelimesine götürür seçmeni.
    -Geçmişin çizgileri yüzünden sırtından kollarından gösterir kendini hep.
    -Tuz biber olarak üstüne ekilen terör terörist sosu pis kokusuyla rahatsız eder durmadan;
    Taa ki seçim gününe kadar!
    Rahatlayamaz insan yerinde duramaz,
    SEÇİMDE OYUNU SANDIĞA ATMADAN🤗🤔

    • Bizdeki bu seçim birçok gelişme için ilk olacak.
      Seçimin güvenliği, sağlığı, teknolojik bağı, ve en önemlisi meclise-hükmedenlere yansıması!..
      Bir oyun bile boşa gitmeyip, mecliste temsil şansı bulması.
      büyük bir oy rakamının mecliste temsil edilmeden başka partiye geçmesi vb absürtlüklerin düzenlenmesi.
      Bir partinin gerekirse kanunla içine girip bir grubun partileri eline geçirmesi yada bir kişinin çalıyı dolaşıp yılanla işbirliği..
      Gibi anormalliklerde düzenlenen işlerden olur inşallah.
      Sonuç:
      Kim kazanırsa kazansın. Kimse telaş etmesin. Gelecek dönem bu dönemden daha iyi olacak🙂.

      • Seçmenin iktidarı belirlemek için değilde,
        Muhalefeti derslemek için sandığa gittiğini düşünüyorum.🤔
        Sunuçta muhalefet olacak önce tarumar, sonra çıkacak kerevete yeni yüzler yeni umutlar🤗.

  10. Yazıyı okuduktan sonra aklıma bir cinfikir geldi ;seçime yüksek katılım sağlamak için seçmenlere pek ala belli bir ücret ödemesi yapılabilir, neden olmasın!
    Işte o zaman katılım izdiham derecesinde olur vallahi !
    Çok şükür , bu gün küfür , hakaret , iftira , yalan dolan yok , başımız rahat !
    Yarın ise Allah kerim !

  11. Çarşambanın gelişi Perşembeden bellidir diye bir sözümüz vardır ya, işte öyle de, bu sözü şöyle de tevil edebiliriz: Bir işin başlangıç noktasındaki şartlar ne ise, işte o şartlar büyük oranda sonuca etki eder veya sonucu belli eder…

    Öncelikle seçime katılım oranının bir öncekine (14 Mayıs seçimine) göre bir miktar azalacağını söyleyebilirim. Çünkü, seçim sonuçları açıklandığında kaybeden ittifak yanlılarının bezginliğe, kazanan tarafın ise rehavete kapıldığını, buna parti teşkilat kademelerinde görevli olanlar da dahil olduğunu, bu durum o gün, seçimden hemen sonrası gün kendini belli ettirdi ve bu durum hala devam ediyor.

    İttifaklar arasında gerçekleşen seçim oranlarını aradan geçen onbeş gün içerisinde tersyüz edecek şartlar vaki olmadı. Başlangıç noktasındaki – 14 Mayıs – oy oranlarının üzerine, diskalifiye olan adayların oyları dahil olacak ve her iki aday da oy oranını nispi olarak artırmış olacak ama kazanan aday noktasında sonuç değişmeyecek.

    Batıda seçime katılım oranının düşük olmasının nedeni, o ülkelerde sistemin ve kurumlarının oturmuşluğundan kaynaklı olduğu, değişen hükümetlere göre sistemde köklü değişiklikler olmayacağı ve yürütme organının değişmesiyle insanların yaşamına olumsuz etki edebilecek uygulamaların ortaya çıkmayacağı; sistemin denge-denetim kurumlarının otokontrol gerçekleştireceğine olan güven halkı seçimlere daha az duyarlı kılıyor da ondandır.. ülkemizde ise seçime katılım oranının çok yüksek olmasının nedeni Batı demokrasilerinde olanın belki de tam tersi yaşandığı ile seçmenin ideolojik beslenmelerinden/kamplaşmasından kaynaklıdır denebilir.

    Maşallah!. Seçimlerimiz genelde huzur ve saygı içerisinde gerçekleşiyor, bazı politikacılar ile fanatikleri arasında yaşananlar hariç halkımız seçimler konusundaki olgunluğunu her zaman gösterebiliyor.

    Ne varki seçim sistemi üzerinde sıklıkla yapılan ve genelde iktidarda bulunan partiye seçim arifesinde yarayacağı düşünülen değişiklikler seçmenin güvenini ve seçme yetkisini zaman zaman boşa çıkarıyor, ileriki seçimlere sakatlık atfediyor, sistemi sorunlu kılıyor. Bu huydan vazgeçilmelidir

    Bu seçimin milletimize, ülkemize, vatanımıza hayırlı olmasını, hayır kapıları açmasını temenni ediyorum.

    Haydi sandıklara!

Yoruma kapalı.